Demirören Grubu'nun Ziraat Bankası'ndan aldığı 750 milyon dolarlık kredi Meclis'e taşındı

İyi Parti İzmir Milletvekili Aytun Çıray, organize suç örgütü lideri Sedat Peker’in son videosunda Demirören’in Ziraat Bankası’ndan aldığı ve geri ödemediğini iddia ettiği 750 milyon dolarlık krediye ilişkin, Hazine ve Maliye Bakanı Lütfi Elvan’ın yanıtlaması istemiyle 7 soruluk önerge verdi.

Krediyi ödemesi için İstanbul Kemer Country’de tarla durumunda olan bir arazinin Demirören’in üzerine geçirileceği, sonrasında ise bu arazinin arsa olarak imara açılıp değerinin artırılacağı iddiasının olduğunu belirten Çıray “Eğer bu doğruysa ve bu yöntemi meşrulaştırıp kredi tahsilatı bu şekilde yapılırsa banka yetkilileri de en az borçlu kadar bu suça ortak olacaktır” düşüncesini dile getirdi.

Peker’in son videosunda, Demirören Medya'nın, Türkiye medyasının en büyük grubu olan Doğan Medya Grubu'nun 2018 yılındaki satışında Ziraat Bankası'ndan 750 milyon dolarlık kredi aldığı ve bu krediyi ödemediği iddiasının ve bu zamana kadar ortaya atılan diğer iddiaların 'buz dağının görünen kısmı' olduğunu belirten Çıray, “Tüm bu yaşadıklarımız bir rejim sorunudur. İçinden geçtiğimiz bu otokratik tek insan rejimi yerine kuvvetler ayrılığının olduğu demokratik bir anayasal hukuk devleti olsaydık şu ana kadar yargı çoktan harekete geçmişti. Öğrencimiz, çiftçimiz, esnafımız, işçimiz bankalara ve devlete olan borçlarını geciktirdiğinde telefonları susmazken, evlerine hacizler, banka hesaplarına blokeler gelirken yine vatandaşımızın vergileriyle medyanın nasıl ele geçirildiği, devletin yalnızca zengin ve yandaş iş insanları için çalıştığı apaçık ortadadır" dedi.

"Ziraat Bankası, iktidar medyasının ve yandaş şirketlerin para aklama bankasına dönüşmüş"

"Ziraat Bankası’nın asli görevi tarım sektörünü ve çiftçiyi desteklemek olması gerekirken, iktidar medyasının ve yandaş şirketlerin para aklama bankasına dönüşmüş" diyen Çıray,  geçmişte Virgin Adaları’nda kurulan şirkete verilen krediyi hatırlattı. 2014 yılında Ziraat Bankası’nın Turkcell’in Virgin Adaları’ndaki şirketine 1 milyar 636 milyon 770 bin dolar kredi verdiği fakat krediyi tahsil edemediğinin Sayıştay tarafından raporlandığını belirten Çıray, “O krediyi Turkcell'in çoğunluk hisselerinin sözde Türkiye'de kalması iddiasıyla verildiği açıklanmıştı” yorumunu yaptı. 

Çıray, bu krediyi onaylayan kişi olan zamanın Ziraat Bankası Genel Müdürü Hüseyin Aydın’ın bugün Turkcell yönetim kurulunda olduğunu ve aynı zamanda Ziraat Bankası iştiraklerinden olan Ziraat Katılım Bankası’nın Yönetim Kurulu Başkanı seçildiğini belirterek, sözlerine şöyle devam etti:

“Bu konu gündem olduğunda Turkcell ve Ziraat Bankası birbirinden farklı açıklamalar yapmış ve durumu açıklığa kavuşturmak yerine daha da karanlık hale getirmişlerdi. Bugün Turkcell’in en büyük hissedarı olan Varlık Fonu ise şeffaflıktan ve denetimden uzak bir yolsuzluk organına dönüşmüş durumda.”

"Demirören’in Ziraat Bankası’ndan aldığı ve ödemediği iddia edilen 750 milyon dolarlık krediyi ödeyebilmesi için İstanbul/Kemerburgaz’da bulunan Kemer Country’de tarla durumunda olan bir arazinin Demirören’in üzerine geçirileceği, sonrasında ise bu arazinin arsa olarak imara açılıp değerinin artırılacağı iddia ediliyor. Eğer bu doğruysa ve bu yöntemi meşrulaştırıp kredi tahsilatı bu şekilde yapılırsa banka yetkilileri de en az borçlu kadar bu suça ortak olacaktır” 

12 Haziran 2020’de hiçbir bankacılık eğitimi ve deneyimi olmayan Hamza Yerlikaya’nın Vakıfbank Yönetim Kurulu’na atandığını hatırlatan Çıray “Sormak lazım Halk Bankası, Ziraat Bankası ve Vakıflar Bankası yönetim kurullarında en az on yıl bankacılık ve finans kariyeri bulunmayan, ekonomi ve finans alanlarında bir yüksekokuldan mezun olmamış kaç kişi vardır? Böyle devlet yönetimi olmaz. Türkiye artık bu ucube rejimi, antidemokratik yönetim anlayışını ve hukuksuzlukları daha fazla taşıyamaz. Artık mızrak çuvalı deldi. İlk seçimde iktidardan inecek ve bu millete hesap verecekler” ifadesini kullandı.