Dokunulmazlıkların kaldırılmasına karşı HDP İl Örgütü, Bakırköy Cumartesi Halk Pazarı Meydanı’nda “Darbeye karşı demokratik direniş” mitingi gerçekleştirdi. Mitingde konuşan HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, “HDP Erdoğan'ın kâbusu oldu. Fezlekeleriniz uyduruk. Siyasi talimatla iş yaparak hukuk insanı olma vasfını yitirmişsiniz. Siz bizi yargılayamayacaksınız. Biz sizi yargılayacağız” dedi.
DBP, HDP Bileşenleri, KJA, SKM, SODAP, SYKP, ESP, Kaldıraç, Devrimci Parti, TUAD FED, Demokratik Alevi Derneği, Doğu ve Güneydoğu Dernekler Platformu, Rojava ile Yardımlaşma ve Dayanışma Derneği, On Ekim Barış ve Dayanışma, ÖHD, Tüm Bel Sen temsilcileri ve yöneticileri, EMEP İl Başkanı Güven Gerçek, Barış Anneleri, Cumartesi Anneleri, HDP milletvekilleri Filiz Kerestecioğlu, Garo Paylan, Hüda Kaya, Pervin Buldan, Celal Doğan, Erdal Ataş, Gazeteci Celal Başlangıç, KESK Genel Başkanı Lani Özgen, DİSK Genel Başkanı Kani Beko ve binlerce kişi miting alanını doldurdu.
Evrensel'den Cansu Pişkin'in haberine göre, mitingin gerçekleştiği alana girmek isteyenler Marmara Forum Girişi ve İncirli Metro girişinde bulunan iki ana güvenlik noktası olmak üzere toplam 6 güvenlik noktasından geçti. Bölgede süren operasyonlar ve sokağa çıkma yasaklarında hayatını kaybedenler için yapılan saygı duruşuyla başlayan mitingde, “Vekilime irademe dokunma”, “Teslimiyet ihanete, pasifizm yenilgiye, direniş zafere götürür”, “Onuruma, irademe dokunma”, “Gezi şehitleri ölümsüzdür. Unutursak yüreğimiz kurusun” yazılı pankartları açıldı. “İrademe sahip çıkıyorum, darbeye direniyorum”, “Biz HDP'liyiz emeğin sesiyiz”, “Faşizm çökecek halklar kazanacak”, “Sokakta Mecliste HDP her yerde” dövizleri ise ellerde taşındı.
“Baskılar bizi yıldıramaz”, “Direne direne kazanacağız”, “HDP halktır, halk burada” sloganlarının atıldığı miting MKM sanatçısı Nurcan Değirmenci ve Grup Munzur'un konseriyle başladı. Konserlerin ardından Tertip Komitesi adına açılış konuşması yapan Feramez Erkan konuşmasına, 1 yıl önce bugün HDP'nin Diyarbakır mitinginde gerçekleşen bombalı saldırıda hayatını kaybedenleri anarak başladı. Erkan, miting alanına eğlenmek için değil çözüm çağrısı yapmak için geldiklerini belirtti.
DBP Eş Genel Başkanı Sebahat Tuncel, 'zor ve tarihi bir dönemden geçildiğini' söyleyerek "Bu tarihi süreçten zaferle çıkmanın yolu faşizme karşı direnmektir" dedi. Devamında Tuncel şunları söyledi: “Tayyip Erdoğan başkan olabilsin diye 5 Haziran'dan bugüne binlerce insan yaşamını yitirdi. Diktatörler Sarayda oturabilmek için birilerinin bedel ödemesini ister. Biz bu dayatmalara karşı Kürdistan'da öz yönetim mücadelemizi gerçekleştiriyoruz. 7 Haziran seçimlerini yok sayıp siyasi darbe yaptılar. 1 Kasım'dan beri darbeyle iktidara gelmiş kişilerce yönetiliyoruz. Eskiden asker darbe yapardı şimdi AKP yapıyor. Savaşın nedeni AKP iktidarı Tayyip Erdoğan yönetimidir. Ama yağma yok biz barışı getireceğiz. Gözaltılarla, baskılarla, tutuklamalarla yolumuzdan çeviremezsiniz. Demokrasi ve özgürlük mücadelesinden vazgeçmeyeceğiz. Yoldaşlarımızı diri diri yaktılar, yüzlerce insan yaşamını yitirdi milyonlarca insan yerinden yurdundan oldu. DBP olarak oradaki yaraları birlikte sarabilmek için çağrıda bulundu. Kürt’ün evlerini yıkabilirsin ama Kürt’ün onuru dimdik ayakta ve gelip hesabını soracak bir gün. Önümüzdeki dönem bizim ellerimizle şekillenecek. İşçilere emekçilere kadınlara savaş açmış bir iktidar barış getiremez. Bu iktidarın gitmesi için birlikte mücadele edeceğiz. Kendi kaderimizi tayin etmek için umut sizde HDP'de, DBP'de, kadınlarda. Türkiye’nin geleceği İmralı’da tehdit altındadır.”
HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, 7 Haziran’dan sonra partisine yönelik artan baskılara dikkat çekerek, “AKP kendine has bir din, peygamberlik yarattı yani sapkın bir tarikattan söz ediyoruz. Sadece dinci değil, milliyetçidir aynı zamanda ırkçıdır. Hep birlikte bir araya gelip yenileceklerini anlayıp ülkeye kan kusturuyorlar” diye konuştu. AKP’nin karanlık bir ülke inşa etmek istediğini buna karşı HDP’nin çok dilli çoğulcu, demokrasiyi inşa etmek istediğini ifade ederek bunun da tarihi olduğunu belirten Demirtaş konuşmasının devamında Cumhurbaşkanı Erdoğan’a yönelik şunları söyledi: “Saraydaki zat korku içinde. Çok öfkeli çok kızgın. 20 yıldır hazırlığını yaptığı dikta rejimini durdurduğumuz için çok kızgın. Tedirgin. Anayasayı değiştirecek çoğunluğu yok çünkü HDP var. Çok şükür HDP onun kabusu oldu. İntikam almak için elindeki gücü kullanıyor. Acımasızca kitlelerin üzerine tankı topu sürmesinin, Cizre'de bodrumlarda insanları öldürmesinin nedeni bu korkudur. Halk adım atmasın diye sokağa her çıkana vahşice saldırıyor. Dokunulmazlığın kaldırılmasının da nedeni budur. Dokunulmazlıklar bundan bağımsız ele alınamaz. Seçimlerde durduramadığı HDP'yi diğer iki grubun da desteğiyle yargı yoluyla tasfiye etmeye çalışıyor. Adam yargıyı teslim almış yargı içinde hukuka inananlar sesini çıkarmıyor. Bugün itiraz etmezseniz yarın itiraz edecek zamanınız olmayacak. Biz muhalefet partisiyiz bize dönük saldırısında cevabını veriyoruz ama yargıya onursuz yaklaşmasına ses çıkarmıyorlar. Siyasi emri verip dokunulmazlıkları kaldıran çay toplamaya giden yargı başkanı bizi adil yargılayabilir mi? Fezlekeleriniz uyduruk siyasi talimatla iş yapan hukuk insanı olma vasfını yitirmişsiniz. Biz yargılanmayacağız sizi yargılayacağız.Davalar başladığında bunu göreceksiniz.”
Demirtaş, “Diploman Cumhurbaşkanı olma yeterliliğin var mı diye soruyoruz. Verdiği cevaba bakın. Rektöre 'Diplomamı çıkart' diyor. Diplomanın sende olması lazım. Elinde bu yoksa ortada diploma yok. Olsa şimdiye kadar o diploma büyütülüp dev pankartlarda ülkenin bütün bulvarlarında sallanırdı” diye konuştu.
HDK Eş Sözcüsü Gülistan Kılıç Koçyiğit ise şunları dile getirdi: “Bizleri savaş politikalarıyla yıldıracaklarını düşünüyorlar. Bre gafiller siz bu halkı hiç tanımamışsınız. Bizde size diz çökecek göz var mı? Kendilerini yaşatmak için bütün toplumu bölüyorlar. Maraş'a kurulacak kamplarla yeni bir Dersim'in, Madımak'ın fitilini ateşliyorlar. Savaşı kirli politikaların örtüsü olarak kullanıyorlar. Kıdem tazminatına el koymaya, kadını eve kapatıp çocuk doğurma makinesine dönüştürmeye, Ensar Vakıflarıyla çocukları istismar ediyor toplumu yozlaştırmaya çalışıyorlar. Biz buna müsaade etmeyiz ama onlar hepimiz Ensarız dediler. Biliyoruz hepiniz Ensarsınız."