T24 - BDP’li Selahattin Demirtaş, İmralı’ya gitme konusunda kendilerine engel çıkarılmamasını istedi. Başbakan’ın “tahrik ve tehdit” içeren açıklamalar yaptığını savunan Demirtaş, “O dili kullansam beni idamla yargılarlar” dedi. BDP Grup Başkanı Selahattin Demirtaş, gazetecilere açıklamalarda bulundu. Kendilerine karşı kullanılan dilin tehditkar olduğunu söyleyen Demirtaş, "Bu tuzağa düşmeyeceğiz" dedi.Demirtaş, İmralı'ya gitme önerilerine de engel çıkarılmamasını istedi. Selahattin Demirtaş, özetle şunları söyledi: “Türkiye neyin bayramınını yapacak? Son iki ayda yarısı PKK’lı, yarısı asker toplam 100’e yakın insan öldü. Bize karşı böylesi resmi bir tavır ortaya konulmuşsa biz de gidip zorla bayramlaşacağız tutumu içinde olmayız. Parti olarak teşkilatlarımızda bayramlaşmanın iptal edilmesini de tartışıyoruz. BDP’yle ile bayramlaşmayarak ‘hedef gösterir, intikam alır; kamuoyunun gazını alırız’ gibi bir anlayış var ki, bu çok çirkin, çok ucuz bir yaklaşımdır. 'Bu tezatı herkes görsün' Kimse MHP’yi suçlamıyor. Şiddet önerisi yapan bir partiye herkes neredeyse alkışlayacak. ‘Müzakere edelim, tartışalım’ diye rol almaya çalışıyoruz, bizi şiddet yanlısı ilan ediyorlar. Bu tezatı herkesin görmesi lazım. 'Ortada BDP bırakmadınız ki' İki yıl içerisind BDP’nin 3 bine yakın kadrosunu tutukladınız. Bir parti kapatıldı. Baraj engeli içerisinde seçime girdik. Şu anda istifalardan dolayı BDP yöneticisiz kaldı. Ortada bir BDP bırakmadınız ki... Hangi BDP bu sürece katkı sunacaktı? Kolunu kanadını kırdığınız BDP'den nasıl böyle bir şey beklersiniz? 'İmaralı'ya yoluna engel çıkarılmasın' İmralı’ya gidişle ilgili başvuru yaptık. Hükümet bunu sağduğuyla değerlendirmelidir. Bugüne kadar Türkiye'nin değişik cezaevlerine defalarca gidip tutukluları, hükümlüleri ziyaret ettik. İmralı da resmi olarak F tipi statüsündedir. Dolayısıyla bir milletvekilinin oraya gitmesinin önünde hiçbir hukuki engel yoktur. Umut ediyorum ki, hukuki ya da siyasi hiçbir engel çıkmaz. 'CHP'yle de görüşebiliriz' Görüşme olsa dahi Sayın Cumhurbaşkanı’ndan TBMM Başkanı’na kadar ‘Akil İnsanlar Komisyonu’ oluşması için yazar ve aydınlarla, değişik çevrelerle görüşmelerimizi sürdüreceğiz. CHP’yle de bir araya gelme durumumuz olabilir. 'Elimizde sihirli değnek yok' Bu tür girişimler de destek bulmazsa gerçekten de elimizde sihirli değnek yok. Kaybolan bu diyalog ortamının yeniden tesis edilmesi, kopan iplerin -nereden kopmuşsa- tekrar bağlanması gerekiyor. 'Bu tuzağa düşmeyeceğiz' AKP'nin kullandığı tahrik, tehdit ve hedef gösteren dile rağmen diyalog kanallarını tıkamadık. Sayın Başbakan’ın kulladığı dili üç gün kullansam herhalde beni idamla yargılarlar. Biz bu tuzağa düşmeyecek, tahrike kapılamayacağız.”