Demirtaş'tan Erdoğan'a: Sen önce Antep'i IŞİD'den temizle, sonra gel Musul'u temizle

Demirtaş'tan Erdoğan'a: Sen önce Antep'i IŞİD'den temizle, sonra gel Musul'u temizle

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, IŞİD'in elin bulunan Musul'a yönelik dün bağlayan operasyon hakkında "Masada da sahada da olacağız" diyen Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'a sert sözlerle yüklendi. Demirtaş, "'IŞİD ile mücadele ediyorum' diyorsun ama, sen önce Antep’i IŞİD’den temizle de sonra gel Musul’u temizle" diye konuştu.

Partisinin grup toplantısında konuşan Demirtaş'ın açıklamasından satır başları şöyle:

"Türkiye’nin Musul’daki durumu içler acısı"

"En sıcak gündem Musul. Musul’da savaş yaşanıyor. Savaş teknik bir mesele değil, bilgisayar başında oynanan bir oyun değil. İnsanlar ölüyor. Musul tarihinde defalarca kaldığı gibi bir kez daha ölümle, acıyla karşı karşıya. Biz Musul halklarının yanındayız.

"Türkiye tabi ki Suriye ile, Mısır ile, Irak ile, ilgili Rojava ile ilgili politika üretmek zorundadır. Anadolu toprakları kadim bir coğrafya, kadim halkların yaşadığı bir coğrafyadır. Böyle bir devletin Ortadoğu yangın yerine dönmüşken sessiz kalması düşünülemez. HDP olarak AKP hükümetinin bu konuda politika üretmesine karşı değiliz. Bizim karşı olduğumuz, bu 14 yıldır burnunun ucunu göremeyen rezil dış politikadır. Karışmalısın da, böyle ırkçı şovenist bir politika ile olmaz. 14 yıldır bunu anlamadınız. Halen yapılan açıklamalara bakın “Musul bizimdir, Musul Türk’tür” böyle bir politika olur mu? Ortadoğu’da bunlar geçer akçe değildir. Temel hata ırkçılık, milliyetçilik, mezhepçiliktir. Davutoğlu hazretleri AKP’yi 14 yıldır çukurdan çukura soka soka Türkiye’yi denklem dışı bırakan bir hatta çekti. Bu dış politikanın mimarı odur. Ama asıl hatayı yapan da Saray’daki zattır. Bu hatalarından ders çıkardı mı, hayır. Sen “Musul’da sahada da masada da olacağız” derken, ikisini de kaybettiğini itiraf etmekten korkuyorsun aslında. Türkiye gibi istikrarın ve barışın öncüsü olması gereken bir ülkenin Musul operasyonu başladığından bu yana “Biz de olacağız, biz de olacağız” demesi içler acısı bir durum.