Muzaffer Gençdoğan / Ankara
Hükümetin TBMM’ye sunduğu Temel Hak ve Hürriyetlerin Geliştirilmesi Amacıyla Çeşitli Kanunlarda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Tasarısının 12 maddesi, eğitim ve öğretim hakkının engellenmesine verilecek cezaları içeriyor. ODTÜ’deki öğrenci direnişi başta olmak üzere benzer protesto eylemlerinin cezalandırılmasının önünü açacağı belirtilen madde ile “cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla, devletçe kurulan veya kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak yürütülen her türlü eğitim ve öğretim faaliyetleri ile kişinin eğitim ve öğrenim faaliyetinin engellenmesi halinde, fail hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezası” öngörülüyor.
Tasarının 13 maddesi de de kamu hizmetlerinden yararlanma hakkının engellenmesine yönelik cezaları kapsıyor. Doğrudan Gezi Direnişi’ne katılanları hedeflediği algısı yaratan maddeye göre, cebir veya tehdit kullanarak ya da hukuka aykırı başka bir davranışla, bir kamu faaliyetinin yürütülmesine, kamu kurumlarında veya kamu kurumu niteliğindeki meslek kuruluşlarında verilen ya da kamu makamlarının verdiği izne dayalı olarak sunulan hizmetlerden yararlanılmasına engel olunması halinde, fail hakkında 2 yıldan 5 yıla kadar hapis cezasına hükmolunabilecek.
Tasarı’nın 16’ncı maddesiyle, 3294 Sayılı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışmayı Teşvik Kanununun 8’nci maddesinde sayılan “kurban deresi toplamaya yetkili kuruluşlar” ile ilgili fıkra yürürlükten kaldırılıyor. Böylece, THK ve Çocuk Esirgeme Kurumu ile sınırlı kurban deresi toplama işi serbest bırakılıyor. Madde ile tarikat, vakıf ve cemaatlerin de kurban derisi toplamasına olanak sağlanıyor.
Tasarıyla yürürlükten kaldırılan madde şöyle: "Her nevi fitre, zekat, kurban derileri ve bağırsak yardımlarından, (bu bende göre elde edilecek nakdi ve ayni gelirin toplanması ve Türk Hava Kurumu, Türkiye Kızılay Derneği, Sosyal Hizmetler ve Çocuk Esirgeme Kurumu, Diyanet Vakfı ile Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakıfları arasında paylaştırılması usul ve esasları bir yönetmelik ile düzenlenir.)
Kanun Tasarısının 16’ncı maddesiyle, Türk Ceza Kanununun 222’nci maddesindeki “şapka giymeyenlere verilecek ceza” hükümleri yürürlükten kaldırılıyor. Tasarı bu haliyle yasalaşırsa şapka giymeyenlere ceza verilmeyerek, fes, bere, poşu ve benzeri giysilerin kullanılması serbest hale gelecek. Böylece 1925 yılında kabul edilen 671 Sayılı Şapka Devrimi Kanunu da tarihe karışacak.
Kanun Tasarısı ile kaldırılan Türk Ceza Kanununun 222’nci maddesi şöyle: "Şapka ve Türk harfleri (1) 25.11.1925 tarihli ve 671 sayılı Şapka İktisası Hakkında Kanunla, 1.11.1928 tarihli ve 1353 sayılı Türk Harflerinin Kabul ve Tatbiki Hakkında Kanunun koyduğu yasaklara veya yükümlülüklere aykırı hareket edenlere iki aydan altı aya kadar hapis cezası verilir"