Deniz Kültürü Derneği: Müsilaj bitmedi, Marmara can çekişmeye devam ediyor

Deniz Kültürü Derneği: Müsilaj bitmedi, Marmara can çekişmeye devam ediyor

Deniz Kültürü Derneği Başkanı Ayşe Olcay, “Müsilaj bitmedi, biz yüzeyde görmüyoruz ama Marmara can çekişmeye devam ediyor” dedi.

Korkusuz yazarı Barış Terkoğlu'na konuşan Ayşe Olcay, “görünmeyen tehlike”nin denizlerimizi tehdit ettiğini belirterek, “Eğer hızlıca gerekli önlemler alınmazsa özellikle önümüzdeki yaz aylarında bizi bu seneden daha büyük bir felaket bekliyor. Müsilaj, diğer ismiyle deniz salyası konusunda geri dönülemez noktaya gelmek üzereyiz. Lafla peynir gemisi yürümüyor, eylem planının acilen uygulanması gerekiyor” diye konuştu.

Ayşe Olcay şöyle devam etti:

“Ne yazık ki sadece denizin yüzeyinde görünen müsilajın temizleme çalışmaları yapıldı ki bu tamamen yetersiz. 7 Temmuz’da Çevre ve Şehircilik Bakanı Müsilaj Temizleme Seferberliği’nin sona erdiğini açıkladı. Çünkü yüzeyde müsilaj kalmamıştı. Oysa müsilaj denizin dibine oturdu. Müsilaj yapılan yüzey temizliği, artan karışımlar ve deniz yüzey suyu sıcaklığının artmasına bağlı olarak ortaya çıkan aktivite sonucu yüzeyde gözükmez oldu.

Üniversitelerdeki bilim insanları, MAREM (Marmara İzleme Projesi) kapsamında bilim insanları, ODTÜ’nün yürüttüğü çalışmalar bölgelere göre değişmekle birlikte yüzeyden itibaren 5-30 m derinlikler arasında müsilajın devam ettiğini gösteriyor. Diğer taraftan oluştuğu ilk günden itibaren deniz dibine çöken müsilaj dipte süngerler, yumuşak mercanlar, pinalar, midye ve istiridyeleri öldürmeye devam ediyor.”

Çözüm önerileri

Diğer illerden gelen denetçilerin kendi bölgelerine döndüğünü de belirten Ayşe Olcay, çözüm önerilerini ise şöyle sıralıyor:

“Müsilajın üç tetikleyicisinden ikisi yani iklim değişikliğine bağlı yüzey suyu sıcaklığı artışı ve Marmara Denizi’nin durağan yapısını değiştirme şansımız yok. Öyleyse Marmara Denizi’nin atık yükünü azaltmak gerekiyor. Bunu yapmadan müsilajdan kurtulamayız. Burada da başta Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile İstanbul Büyükşehir Belediyesi olmak üzere tüm yerel yönetimlerle ilgili kurumlara görev düşüyor. Denetim, denetim, denetim… Tabii ki yüksek cezalar. Başka Marmara yok… Özellikle kara kaynaklı kirliliği bitirmek zorundayız. Sanayi tesislerinin ileri atık deşarj sistemlerini devreye sokmaları ve çok sıkı denetim ve cezalar gerekiyor.”

İmamoğlu ve Çevre Bakanlığı'na uyarı:  Bu, Marmara’yı lağıma çevirecek

Bu bağlamda İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Çevre ve Şehircilik Bakanı Murat Kurum’a çağrı yapan Ayşe Olcay, üzerinde çok fazla durulmayan başka bir tehlikeye de dikkat çekiyor. Olcay, şunları ifade ediyor:

“Ergene havzasındaki kirliliğin Marmara Denizi’ne boşaltılması uygulamasının başlaması şu anda var olan kirlilik sorununu büyütecek ve müsilaj sorunuyla görünür olan Marmara Denizi ekosistemindeki çöküşü derinleştirecek. Ergene Nehri Derin Deniz Deşarjı Projesi faaliyete geçirildi. Projeyle normalde Meriç Nehri’yle birleşerek Ege Denizi’ne dökülen Ergene Nehri’nin taşıdığı atıklar toplanarak Marmara Denizi’ne deşarj ediliyor. Bu Marmara’yı lağıma çevirecek… “