Depreme dayanıksız olduğu 2 yıl önce tespit edilen Kadıköy’deki Semiha Şakir İlkokulu, bahçesindeki Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’ne bağlı bina yüzünden yıkılamıyor. İki yıldır bürokratik yazışmalar sürüyor. İki kurum da geri adım atmıyor. İnatlaşma 360 öğrencinin hayatını tehlikeye atıyor. Öğrenci ve veliler “Ya bugün deprem olursa” tedirginliği yaşarken eğitim sendikaları da “Öğrencileri bürokrasiye kurban etmeyin” çağrısı yapıyor.
İstanbul Valiliği’nin kamu binalarının depreme karşı hazır hale getirilmesi için 2 yıl önce yaptığı analiz çalışmasında Kadıköy’deki Semiha Şakir İlkokulu depreme dayanıksız çıktı. Radikal'den Ercan Sarıkaya'nın haberine göre, 1999 yılı öncesinde yapılan okulun İstanbul Sismik Riskin Azaltılması ve Acil Durum Hazırlık Kapasitesinin Arttırılması Projesi kapsamında yıkılıp yeniden yapılmasına karar verildi.
360 öğrencisi olan okul ile ilgili İstanbul Proje Koordinasyon Birimi proje hazırladı. Proje hazırlanırken okul binası ile aynı arazide bulunan Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdürü Kadıköy Aile Danışma Merkezi binasının yıkılıp arazisinin okul alanına katılması hesaplandı. Tam uygulamaya geçileceği sırada Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü karara itiraz etti.
Müdürlük, kendi binalarının bulunduğu alanı vermeyeceklerini, binaya ihtiyaçları olduğunu dile getirdi. İkna çabaları sonuç vermedi.
İki kurum arasında inatlaşma devam ederken yaklaşık 360 öğrenci okulda eğitim görmeye devam etti. Bürokrasi uzadıkça uzadı. 2 yıl süren yazışmalardan bir türlü sonuç alınamadı. Valilik projesini değiştirmemekte direnirken Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü 4 odadan oluşan binanın yıkılmasına izin vermedi. Öğrenci ve veliler ise her gün ‘Ya deprem olursa’ korkusuyla okula gidip geliyor.
Yaşanan bürokrasi Kadıköy Kaymakamlığı’nın bir yazışmasına şöyle yansıdı: “Semiha Şakir İlkokulu binasında İSMEP kapsamında deprem dayanımının incelenmesi amacıyla müşavir firmalarca yapılan tahkikler sonucunda binanın yıkılıp tekrar yapılmasına karar verilmiştir. Ancak okulla aynı parselde bulunan sırada Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü’ne bağlı Kadıköy Aile Danışmanlığı Merkezi binası yıkılacak şekilde projelendirme yapıldığından okul binası yıkılıp yeniden yapılamıyor. Bu iki binanın yıkılıp yeniden yapılması kaymakamlığımca uygundur.” Ancak bu yazışmalardan bir sonuç çıkmadı.
Yaklaşık 1 ay önce Aile Sosyal Politikalar Bakanlığı İstanbul İl Müdürlüğü’nde müdür değişimi yaşandı. İstanbul İl Müdürlüğü’ne Aile ve Sosyal Politikalar Trabzon İl Müdürü Selim Çelenk atandı. Milli Eğitim yetkilileri Çelenk ile görüşüp bir an önce harekete geçmek istiyor.
Ancak telefonla görüştüğümüz Aile ve Sosyal Politikalar İl Müdürlüğü’nden bir yetkili, tartışma konusu olan binaya ihtiyaçları olduğunu ve buna ilişkin yazıları da yazdıklarını belirtti. Yetkili, “Bizim bina olmadan da okulu yıkıp yeniden yapabilirler. Bizim bina bir engel teşkil etmiyor. Bahçe az kalacak endişesi taşıyorlar. Ama bizim binamız yaşlı ve ihtiyaç sahibi insanlara hizmet veriyor. O bina olmaz ise engelli ve yaşlılar Avrupa yakasına gelmek zorunda kalacaklar. Zaten okulun bulunduğu arazi de bizimdi. Ancak haberimiz olmadan planını değiştirip okul yapımının önünü açmışlar” dedi.
Kadıköy İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü’nden yetkililer de yaşananları doğrulayıp şunları söyledi: “Maalesef okul binası yıkılamıyor. Öğrenci sayısı da artıyor. Biz de bu konuda ne yapacağımızı şaşırdık. Bir çözüm bulunması gerekiyor. Yeni projede bina mevcut okulun yerine sığmıyor.” Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Halil İbrahim Çakmak ise bu çekişme nedeniyle okulda eğitim gören 360 öğrenci ve görev yapan öğretmenlerin hayatının tehlikede olduğunu vurguladı.
Türk Eğitim-Sen Şube Başkanı Çakmak, tüm yetkilileri göreve çağırdı. “Deprem bürokrasi tanımaz. Yıkar geçer. İki kurum arasında bürokratik çatışmadan dolayı 360 öğrenci, 30’a yakın öğretmen ve personelin hayatı riske atılıyor. Acaba bu aymazlığı gösteren yetkililerden birinin evladı bu okulda okumak zorunda kalsaydı bu yıkılmak üzere olan bina eğitime devam eder miydi? En ufak bir doğal afette yerle bir olacak bu binanın derhal yıkılıp yeniden yapılması gerekmektedir. Yoksa insanlar öldükten sonra mı tedbir alınması düşünülüyor? Sayın Valimizin bu durumdan haberi var mı? Sayın İl Milli Eğitim Müdürü ve diğer yetkililerin konunun önemi ve aciliyetini dikkate almaları ve hemen, şimdi müdahale etmeleri gerekmektedir. Yoksa yarın çok geç olabilir.”