Devrimden Sonra filmini siyasi propoganda yaptığı gerekçesiyle cezaevine sokmadılar

Devrimden Sonra filmini siyasi propoganda yaptığı gerekçesiyle cezaevine sokmadılar

Cezaevine gönderilen "Devrimden Sonra" filminin, "Siyasi propaganda yapıyor, halkı bölmeye çalışıyor" gerekçeleriyle kendisine verilmemesiyle ilgili Anayasa Mahkemesi'ne başvuran Ali Karatay'ın itirazı haklı bulundu.

BirGün gazetesinden Nurcan Gökdem'in haberine göre, İzmir F Tipi Cezaevi yönetimi Ali Karatay isimli hükümlüye gelen "Devrimden Sonra" adlı filmi, 12 Eylül dönemi uygulamalarını anımsatan bir şekilde "Siyasi propaganda yapıyor, halkı bölmeye çalışıyor" gerekçesiyle teslim etmedi. Yerel mahkemenin de onadığı bu karara itirazı değerlendiren Anayasa Mahkemesi (AYM) "karar ölçüsüz" diyerek hükümlüyü haklı buldu.

 

'Belli ideolojileri öven film'

 

Cezasını İzmir 1 No’lu F Tipi Yüksek Güvenlikli Ceza İnfaz Kurumu’nda çeken Ali Karatay’a ailesi "Devrimden Sonra" filminin CD’sini gönderdi. CD’yi inceleyen cezaevi eğitim kurulu, "siyasi propaganda yapıldığı, halkı bölmeyi amaçladığı, beli ideolojileri övdüğü" için CD'nin verilmemesini kararlaştırdı.

Karatay’ın infaz hakimliğine yaptığı şikayet başvurusu üzerine Cumhuriyet Savcısı itirazın reddedilmesi gerektiği yönünde görüş bildirdi. Bu gerekçeye önce İnfaz Hakimliği ardından İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesi de katıldı. Bunun üzerine Karatay, Anayasa Mahkemesi’ne bireysel başvuruda bulundu.

 

AYM:  Demokrasi kavramı, çağdaş ve özgürlükçü bir anlayışla yorumlanmalı

 

Başvuruyu inceleyen AYM, CD’ye erişimin engellenmesinin, bilgi ve düşünceleri edinme özgürlüğü ve ifade özgürlüğüne yönelik bir müdahale oluşturduğunun açık olduğunu belirtti. Kararda, Anayasa’da belirtilen "demokrasi" kavramının, çağdaş ve özgürlükçü bir anlayışla yorumlanması gerektiği de belirtildi.

Kararda şu değerlendirmelerde bulunuldu; "Kararlarda hiçbir şekilde, filmin içeriği hakkında yapılan tespitlerin, hangi yönden kurum güvenliğini tehlikeye sokabileceği, CD’nin başvurucuya teslim edilmesinin cezaevi güvenliği bakımından hangi somut riskleri barındırdığı açıklanmamıştır. İfade özgürlüğüne yönelik müdahalenin, demokratik bir toplumda gerekliliği hususunda ikna edici bir açıklama yapılmadığından, müdahalenin amaçlanan hedefler açısından orantısız olduğu ve gerekli ve ölçülülük ilkesine uygun olmadığı sonucuna ulaşılmıştır."

Yüksek Mahkeme,  yeniden yargılama yapılmak üzere dosyayı ilgili mahkemesine iade kararı aldı.