DHA İSTANBUL - HANZADE DOĞAN BOYNER: DEVLET ÖZEL SEKTÖR İŞBİRLİĞİ İLE  TOPLUMSAL BİR PROBLEM ÇÖZÜLDÜ

Taner YENER-İdris TİFTİKÇİ/İSTANBUL,(DHA)Aydın Doğan Vakfı Başkanı Hanzade Doğan Boyner, Aydın Doğan Vakfı, UNFPA, UNICEF ve UN Women\'ın, Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Grubu\'nun ortaklığında 11 Ekim\'de üçüncüsü düzenlenecek \'Dünya Kız Çocukları Günü Konferansı\' öncesinde düzenlenen yemekte konuştu. Aydın Doğan Vakfı olarak toplumsal cinsiyet eşitliğine katkıda bulunmak için 15 yıldır önemli projeler yürüttüklerini belirten Boyner: “Başta \'baba beni okula gönder\' seferberliği ile 35 kız yurdu kurduk ve 50 binden fazla  burs imkanı sağladık. Başlattığımız bu seferberlik, devletin ve diğer sivil toplum örgütlerinin de katkıları ile Türkiye\'de ortaokul okullaşmasındaki kız erkek farkını kapattı. Devlet özel sektör işbirliği ile toplumsal bir problem çözüldü. Dünyada örnek gösterilecek bir başarıdır.\" dedi.Hilton Oteli Balo Salonu\'nda gerçekleşen yemeğe; Hanzade Doğan Boyner\'in yanı sıra Birleşmiş Milletler (BM) Türkiye Mukim Koordinatörü ve UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Irena Vojackova Sollorano, ADV Yürütme Kurulu Başkanı Candan Fetvacı, konferansın ana konuşmacısı Iraklı bilim insanı Dr. Nisreen El-Hashemite, Hürriyet CEO\'su Çağlar Göğüş, Posta Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Rıfat Ababay, CNN Türk Genel Müdürü Erdoğan Aktaş, Hürriyet  Gazetesi Yayın Danışmanı ve Yazarı Doğan Hızlan, Hürriyet Yazarları Sedat Ergin ve Vahap Munyar, Avrupa Birliği eski Genel Sekreteri, Emekli Büyükelçi ve Doğan Holding Başkan Danışmanı Volkan Vural ile Canan Dağdeviren, Müjde Esin, Dr. Nayla Fahed, Shruthi Kapoor, İnci Kadribegiç, Nur Cuma, Müjde Esin\'in de aralarında bulunduğu konferansın katılımcıları ve çok sayıda medya temsilcisi katıldı.  BOYNER: DEVLET ÖZEL SEKTÖR İŞBİRLİĞİ İLE  TOPLUMSAL BİR PROBLEM ÇÖZÜLDÜYemek öncesi konuşan Hanzade Doğan Boyner, Aydın Doğan Vakfı olarak toplumsal cinsiyet eşitliğine katkıda bulunmak için 15 yıldır önemli projeler yürüttüklerini belirterek “Başta \'baba beni okula gönder\' seferberliği ile 35 kız yurdu kurduk ve 50 binden fazla  burs imkanı sağladık. Başlattığımız bu seferberlik devletin ve diğer sivil toplum örgütlerinin de katkıları ile Türkiye\'de ortaokul okullaşmasındaki kız erkek farkını kapattı. Devlet özel sektör işbirliği ile  toplumsal bir problem çözüldü. Dünyada örnek gösterilecek bir başarıdır. Vakıf olarak hem burs verdiğimiz hem yurtlarımızda kalan öğrencilere destek olmaya devam ediyoruz. Kız çocuklarımızın hayal güçlerini genişletmek için, kendilerini ifade edebilme becerilerinin ve özgüvenlerinin artması için çok sayıda eğitim programı düzenliyoruz. İki yıl önce yeni bir burs programı başlattık. Hem \'baba beni okula gönder\' yurtlarından mezun olan kızlarımıza hem de diğer liselerden mühendislik ve hukuk alanında eğitim almak isteyen öğrencilere burs veriyoruz.\" dedi. BOYNER: EĞİTİM OLMAZSA OLMAZ İLK ŞART Konuşmasında eğitimin önemine de özellikle vurgu yapan Boyner, “Eğitim olmazsa olmaz ilk şart. Ancak bu eğitim dönemi sonrası kadınların istihdam edilmesi ve ekonomiye katılımılarının sağlanması da bir o kadar önemli. Bu nedenle kadınların istihdama katılmaları içinde farklı projelere destek veriyoruz. Bu sene, kurucusu olduğum Turkiye\'nin lider e-ticaret platfromu, hepsiburada olarak  kadın girişimcilere teknoloji gücü programını başlattık. Başta teknoloji ve pazarlama gücümüz olmak üzere hepsiburadanın tüm imkan ve yeteneklerini bu program aracılığı ile kadın girişimciler için seferber ediyoruz. Program sayesinde tedarikçi ağımıza gelen kadın girişimci oranının son dönemde yüzde 30\'a çıktığını gururla söyleyebiliriz. Yine bu program sayesinde bir çok isimsiz kahramanla tanıştım. Kimisi evinin bir odasını atölyeye çevirmiş bebek üretiyor kimisi gündüz işine gidip akşam katıldığı eğitim programı sayesinde tasarladığı ürün ile ülkemizi uluslararası tasarım yarışmasında temsil edip birincilik almış. Bu hikayelere şahit oldukça kadın girişimciler için yaptığımız bir nebze positif ayrımcılığın ne kadar güzel sonuçlar verdiğini, görüp mutlu oluyoruz.\" dedi. SOLLORANO: BİR KEZ DAHA BİRLİKTE OLABİLMEK BİZİM İÇİNDE ÇOK BÜYÜK BİR MEMNUNİYETBirleşmiş Milletler (BM) Türkiye Mukim Koordinatörü ve UNDP Türkiye Mukim Temsilcisi Irena Vojackova Sollorano ise, bu akşamki yemek ve yarın düzenlenecek konferansın kendileri için çok önemli olduğuna dikkat çekti. Sollarano, “Bu konferans bizim için çok önemli konuların ele alınacağı çok önemli bir etkinlik, gençlerimiz için çok önem taşımakta. Onların geleceğini buradaki sloganımıza vermiş olduğumuz önemi bu vesile ile bir kez daha göstermiş olacağız. BM olarak gerek UN Women gerek UNICEF gerekse UNFPA ile Aydın Doğan Vakfı\'nın yapmış olduğu işbirliği sayesinde bu güne kadar kız çocukları için çok sayıda imkan sağlamış bulunmaktayız. Özellikle onların bu imkanları bulamadığı alanlarda ve yerlerde onlara bu imkanları ve fırsatları sunabilmiş ve onları desteklemiş bulunmaktayız. Bugün sizlerle \'Uluslararası Kız Çocukları Günü\' vesilesiyle üçüncüsü düzenlenmekte olan konferansımızda bir kez daha birlikte olabilmek bizim içinde çok büyük bir memnuniyet.\" dedi. SOLLARANO: BU BAŞARI HİKAYELERİMİZİN PEK ÇOĞUNU DUYACAĞIZUNESCO\'nun verilerine göre şuan dünyada bulunan araştırmacıların yüzde 30\'dan azı kadınlardan oluşmakta olduğunu belirten Sollarano, “Ancak bu rakamlara rağmen genç kadınlarımızın ve kız çocuklarımızın bilimde ve sanatta çok daha başarılı olduklarını gösteren toplumda ne kadar güçlü faaliyetler sergilediklerini gösteren hikayeler gittikçe artmakta ve yaygınlaşmaktadır. Bu da bize aslında kız çocuklarına ve kadınlara sosyal hayata katılma fırsatı tanıdığımız andan itibaren onların neler elde edip neler başarabileceğini gösteriyor. Yarınki etkinliğimiz kapsamında bu başarı hikayelerimizin pek çoğunu duyacağız. Bu hikayeler gerek bilim alanında gerek spor alanında büyük başarılara imza atmış isimler gelecek. Bu tür güçlü hikayeler dünyanın dört bir yanındaki kız çocuklarını ayağa kalkıp kendi geleceklerini şekillendirmek üzere çalışmasını etkilemekte ve yol göstermektedir.\" dedi. SOLLORANO: YILDA BİR KIZ ÇOCUĞU BİR YIL DAHA UZUN SÜREYLE EĞİTİM ALDIĞI TAKDİRDE...Sollorano sözlerini şöyle tamamladı: Bu sene düzenlenecek konferansımızın ana konusu \'Güçlü kız çocukları güçlü gelecekler. Güçlü gelecek için güçlü kız çocukları\' bununla birlikte \'21. Yüzyılda sosyal değişimin aktörleri olarak kız çocukları\' tabiki burada kız çocukları ve erkek çocukların ilerlemesiyle hepimizin bir ilerleme kaydedeceğimizi söylememe dahi gerek yok aslında. Örneğin ilköğretim yılında bir kız çocuğu bir yıl daha uzun süreyle eğitim aldığı takdirde yetişkin yaşlarında alacağı haftalık ücreti yüzde 10 ile 20 arasında bir artış gösterebiliyor. Sadece bir yıllık ilave bir eğitim sayesinde. Ortaöğretimde ise bu rakam yüzde 15 ile 25 arasında seyrediyor. Aslıda çok da bir şeyden bahsetmiyoruz. Sadece bir yıl fazla eğitim bu. Eğer düşük gelirli ülkelerde her kız çocuğu ortaöğretim eğitimini tamamlayabilmiş olsaydı şu anda seyretmekte olan 5 yaş altı çocuk ölüm oranları yarı yarıya indirilebilirdi. Eğitimde bir yıl dahi ciddi bir sonuç yaratabiliyor kız çocukları için. Türkiye\'de bunu başarabilirsek gerçekten büyük bir şeyi başarmış olacağımıza inanıyorum.\" dedi.

Kız çocuklarının dünyanın her yerinde karşılaşmakta olduğu toplumsal cinsiyet eşitsizliğine vurgu yapmak amacıyla her yıl kutlanan Dünya Kız Çocukları Günü\'nde; Aydın Doğan Vakfı (ADV), UNFPA, UNICEF ve UN Women\'ın, Birleşmiş Milletler Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Grubu\'nun danışmanlığında düzenlediği konferansın üçüncüsü, 11 Ekim Çarşamba günü İstanbul Hilton Oteli\'nde gerçekleştirilecek. Bu yıl \'Güçlü Kızlar, Güçlü Yarınlar: 21. Yüzyılda Sosyal Değişimin Aktörleri Olarak Kız Çocukları\' temasıyla düzenlenen konferansta, kız çocuklarının çağın bir adım ötesine geçebilecek ve geleceği şekillendirecek bireyler olabilmeleri için neler yapılması gerektiği, alanlarında uzman pek çok değerli konukla birlikte masaya yatırılacak.                                           Görüntü Dökümü:----------------------------Programdan detaylar-Yemek masalarından görüntüler-Hanzade Doğan Boyner\'in konuşması-Irena Vojackova Sollorano\'nun konuşması