DHA YURT BÜLTENİ-5

1)ŞOFÖR, \'GAZİ KARTI GEÇMEZ\' DİYEREK OTOBÜSTEN İNDİRDİ

ANTALYA\'da, özel halk otobüsü şoförü, gösterdiği gazi kartının geçersiz olduğunu söylediği Veli Akkuş\'u (69) yolcuların gözleri önünde araçtan zorla indirdi. Yolcular, şoföre tepki gösterirken, bu anlar, cep telefonu kamerasıyla kaydedildi.  Olay, geçen pazar günü öğle saatlerinde, Konyaaltı ilçesi Gazi Mustafa Kemal Bulvarı üzerinde meydana geldi. Polis emeklisi gazi Veli Akkuş, durağa yanaşan 07 AU 0335 plakalı halk otobüsüne binip, şoföre gazi kartını gösterdi. İsmi öğrenilemeyen otobüs şoförü, kartın geçersiz olduğunu belirttiği Akkuş\'a sadece Antalyakart ile biniş yapabileceğini söyledi. Akkuş\'un, kartını otobüslerde her zaman kullandığını ve geçerli olduğunu ısrarla dile getirmesi üzerine koltuğundan kalkan şoför, gaziyi zorla otobüsten indirdi. Yolcular, tepki gösterirken, yolu karşıdan gören biri de cep telefonu kamerasıyla bu anları kaydetti. Görüntülerde otobüs şoförü, gaziyi kolundan iterek, otobüsten uzaklaştırıyor. Görgü tanıklarının haber vermesi üzerine olay yerine gelen polis ekibi, duraktan ayrılan otobüs şoföründen şikayetçi olduğunu belirten Veli Akkuş\'u, ifadesine başvurmak üzere polis merkezine götürdü.Yaşadıklarını polis merkezi önünde anlatan Akkuş, \"07 AU 0335 plakalı halk otobüsüne bindim. Gazi kartımı gösterdim. Şoför bana bu kartın geçersiz olduğunu söyledi. Okutturmalı kart almam gerektiğini belirtti. Araçtan beni zorla indirdi. Bana hakaret etti. Az kalsın yere düşecektim. Vatandaşlar da tepki gösterdi. Benim vatanıma 34 yıl 6 ay hizmetim var\" dedi.Veli Akkuş, görev yaptığı polis merkezinde meslektaşının \'doldur- boşalt\' yaparken, silahının kazayla patlaması sonucu yaralandığını ve görev malulü olarak emekliye ayrıldığını anlattı. 

Görüntü Dökümü-----------------------Otobüs sürücüsü gaziyi araçtan çıkartması  (vatandaşların çektiği görüntü)Polis merkezi dış plan görüntüGazi Veli Akkuş polis aracı ile merkeze gelmesiRÖP: Veli Akkuş  ( Gazi )353 MB -- 03.11 /// HD

Haber: Süleyman EKİN-Kamera: Mehmet KILIÇASLAN/ANTALYA,(DHA)

==================================================

2)VELİLER, 28 ÖĞRENCİDE HEPATİT A VİRÜSÜ ÇIKAN OKULA ÇOCUKLARINI GÖNDERMİYOR MUŞ merkeze bağlı Kepenek Köyü İlköğretim Okulu\'nda rahatsızlanan 28 öğrencide Hepatit A virüsü tespit edilmesi, velileri tedirgin etti. Hastalık korkusuyla veliler çocuklarını okula göndermezken, 385 öğrencinin eğitim gördüğü okula, 100 dolayında öğrencinin gittiği belirtildi.Merkeze bağlı Kepenek Köyü İlköğretim Okulu\'nda öğrenim gören öğrencilerden bazıları, geçen hafta rahatsızlandı. Muş Devlet Hastanesi\'ne kaldırılan öğrencilerden 28\'inde Hepatit A virüsü tespit edildi. Yaşanan bu gelişme, okulda öğrenim gören diğer çocukların velilerini de tedirgin etti. Bazı veliler çocuklarını göndermeyince 385 olan öğrenci sayısı, okulda 100 dolayına kadar düştü.Kepenek Muhtarı Nurettin Aslan, \"Bir hafta içerisinde 128 çocuk hastalandı. Bugün de 10-15 çocuğu hastaneye götürdüler. Vatandaşlarda tedirginlik var. Veliler çocukları okula göndermiyor\" dedi.Öğrenci velisi Yunus Bakır ise hastalık korkusu nedeniyle çocuklarını okula göndermediğini söyledi, bu duruma çözüm bulunmasını istedi.İl Milli Eğitim Müdürü Metin İlci, okulda dezenfekte çalışması yaptıklarını belirterek, şöyle konuştu:\"Kepenek köyümüzde öğrencilerimizin Hepatit A şüphesiyle hastaneye kaldırıldığı duyumunu aldık. Biz de köydeki okulumuzda Sağlık Müdürlüğü ile birlikte dezenfekte çalışmaları yapıldı. Şu anda öğrencilerimizin herhangi bir sağlık sorunu bulunmamaktadır. Velilerimiz gönül rahatlığıyla çocuklarını okula gönderebilirler. Viral bir enfeksiyon olduğu söylenmekte. Sağlık Müdürlüğümüz, gerekli taramaları yaptı. Şu anda korkulacak bir durum yok. Velilerimizin çocuklarını okula göndermediği duyumunu aldık. Bu yanlış bir karardır. Velilerimiz, gönül rahatlığıyla çocukları okula gönderebilir. İl Sağlık Müdürlüğümüz zaten gerekli kontrollerini ve denetimlerini sürdürmektedir. Şu anda tedirgin olacak bir durum söz konusu değil.\"Görüntü Dökümü------------------------Acil servis önünden görüntüSınıftan görüntüSınıftan detay görüntüOkul bahçesinden görüntüKöy Muhtarı Nurettin Aslan röportajKöy içinden görüntüYunus Balkır röportajMetin İlci röportaj

Haber-Kamera: Nejdet ARMAĞAN MUŞ (DHA)

=================================================

3)BİTLİS\'İN ZARİF VE BEYAZ MİSAFİRLERİ GÖÇÜ ERTELEDİ

İLKBAHAR aylarında İran\'ın Urumiye Gölü\'nden göçederek Bitlis\'in Adilcevaz ilçesinde bulunan Arin Gölü\'ne gelen ve kış aylarıyla birlikte Kuzey Afrika\'ya göç eden filamingolar, bu yıl havaların iyi gitmesi nedeniyle göç etmediler. Bitlis\'in Adilcevaz İlçesi\'ne yaklaşık 25 kilometre uzaklıkta bulunan ve birçok kuş türüne ev sahipliği yapan Van Gölü kıyısındaki Arin Gölü, hem filamingolara hem de ördeklere ev sahipliği yapıyor. İran\'ın Urmiye Gölü ile Afrika arasında göç ederken yaklaşık 6 ay boyunca Arin Gölü\'nde dinlenen filamingolar, meraklılarına ve fotoğrafçılara görsel şölen sunmayı sürdürüyor. HAVALARIN HENÜZ SOĞUMAMASI MİSAFİRLİĞİ UZATTIUzmanlar, özellikle flamingoların havaların soğumaya başladığı Kasım ayı ile birlikte Van Gölü havzasını terk ederek, Kuzey Afrika\'ya göç etmeye başladığını, ancak bu yıl havaların henüz soğumaması nedeniyle göç etmediklerini söylüyorlar. 

Görüntü Dökümü:--------------------Ördek ve filamingolardan detaylar-Filamingoların göl kenarındaki görüntüleri-Havadan alınmış filamingo görüntüleri-Arin gölünden detaylar-Filamingoların uçuşundan detay görüntüler-Göl ve kuşlardan detay görüntüler

Özcan ÇİRİŞ/BİTLİS,(DHA)

====================================================

4)BELEDİYENİN WHATSAPP İHBAR HATTINA GELEN İLGİNÇ MESAJLAR ŞAŞIRTTI

TOKAT\'ın Turhal ilçe belediyesi tarafından vatandaşlarla daha hızlı iletişim kurulması amacıyla kurulan WhatsApp ihbar hattına gelen ilginç mesajlar şaşırttı. Bir kadın, \'Çocuğumu nasıl sustururum\' şeklinde mesaj atarken, bir başkası ise cinler ve masonlarla yaşadığını iddia etti.Turhal Belediyesi tarafından vatandaşlara daha hızlı hizmet götürülebilmesi için WhatsApp ihbar hattı kuruldu. Kurulan ihbar hattına ilginç ihbarlar gelmeye başladı. Çocuğunu susturamayan bir anne \'Çocuğumu nasıl sustururum\' diye mesaj attı. Bir vatandaş ise cinlerle ve masonlarla yaşadığını iddia ettiği hikayeleri anlatan mesajlar gönderdi.Belediye yetkilileri, whatsApp ihbar hattına gelen bu tür mesajların atılmaması konusunda uyarıda bulundu. \'CİNLERLE, MASONLARLA NELER YAŞADIĞINI BİZE ANLATIYOR\'Turhal Belediyesi Basın ve Halkla İlişkiler Müdürlüğü\'nde görevli Aykut Zor, WhatsApp ihbar hattının belediye ile vatandaşlar arasına hızlı bir iletişim aracı olarak kurulduğunu ifade ederek, \"Olumlu yönleri de var, olumsuz yönleri de var. Son zamanlarda olumsuz yönleriyle meşgul ediliyoruz. WhatsApp ihbar hattımıza son zamanlarda bizi uğraştıracak ve vatandaşa daha hızlı hizmet götürmemizi engelleyecek mesajlar geliyor. Çocuğunu susturamayan vatandaşlar bize yazıyor. Köpekleri ile ilgilenemeyen ve son zamanlarda yeni bir sapığımız daha düştü. Cinlerle, masonlarla neler yaşadığını bize anlatıyor. Ev hallerinden görüntüler atıyor bize ve bizi engelliyor. Vatandaşlarımızdan ricamız, bu tür iletişim araçlarını engellememesi vatandaşlara daha hızlı bir iletişim gitmesi için böyle davranmamalarını rica ediyoruz. Sapığımız bize farklı dillerde konuşuyor. İngilizce, Romence konuştuğu oluyor. Garip sesler atıyor. Bizimle iletişim sağladığı saatler genellikle gece 03.00\'te yazıyor. Çocuğunu susturamayan anne bile çocuğu nasıl sustururum diye mesaj atıyor\" dedi.Belediye watsap ihbar hattına gönderilen bir mesajda ise bir vatandaşa cinler musallat olduğunu ve bırakmadığını yazarak, \'Bana musallat olmuş şey, sabah akşam bana işkence ediyor. Ondan nefret ediyorum, beni kendi amaçları için köle yaptı. Ondan kurtulamıyorum, hep peşimde sen Michael Faraday\'dan Albert Einstein\'dan bile daha iyisin. Onların hiç anlayamadığı şeyleri anlıyorsun. Seni bırakmam diyor\' şeklinde mesaj gönderildiği görüldü.

Görüntü Dökümü-------------------------Whatsapp mesajlardan görüntüler-Aykut Zor röportaj-Genel DetayHaber-Kamera:Fatih YILMAZ/TURHAL (Tokat), (DHA)- 

(470 MB HD Görüntü)

===========================================================

5)DAMADI TARAFINDAN KIZI ÖLDÜRÜLEN ANNE: KANDIRIP BOŞANMAKTAN VAZGEÇİRDİ

KONYA\'da barda çalıştığı gerekçesiyle 1 yıllık eşi Mesut Babayiğit (35), tarafından tüfekle vurularak öldürülen Hanife Babayiğit\'in (24) annesi Seher Dede (44),  kızının 2 ay önce boşanmak için avukata başvurduğunu söyledi. Damadı Mesut Babayiğit\'in kızını kandırdığını ileri süren Seher Dede, \"Mesut, kızıma, \'avukata gerek yok anlaşarak boşanırız\' diyerek vazgeçirmiş. Kızımın hayatında hep dayak vardı. Başına bunun gelebileceğinden hep korkuyorduk ama kızım, Mesut\'un bu kadar ileri gidebileceğini düşünmüyordu\" dedi. Olay, 31 Ekim Çarşamba günü saat 08.00 sıralarında merkez Selçuklu ilçesi Beyhekim Mahallesi\'nde, dağlık arazide meydana geldi.  Daha önceki evliliğinden 3 çocuğu olan İşsiz Mesut Babayiğit, bir süre birlikte yaşadığı ve daha önceki evliliğinden 1 çocuğu olan Hanife Babayiğit ile bir yıl önce evlendi. Evliliklerinden Ela ismini verdikleri çocukları dünyaya gelen çift arasında, iddiaya göre ekonomik nedenlerle şiddetli geçimsizlik başladı. Geçen yıl Eylül ayında bir barda çalışmaya başlayan Hanife Babayiğit, burada çalışmasını istemeyen eşi tarafından darp edildi.İKİ KEZ EVDEN UZAKLAŞTIRILDIHanife Babayiğit\'in şikayeti üzerine Mesut Babayiğit\'e evden uzaklaştırma kararı verildi. Uzaklaştırma süresinin dolmasının ardından çift, yeniden bir araya geldi. Bir ay önce yine eşine şiddet uygulayan Mesut Babayiğit hakkında yeniden uzaklaştırma kararı verildi. Bu kararın ardından çiftin polis merkezine giderek barıştıklarına dair tutanak tutturduğu ve bir araya geldiği öğrenildi.  Mesut Babayiğit, olay günü saat 05.00 sıralarında eşiyle, çalıştığı barın çıkışında buluştu. Eşini alıp araziye götüren Babayiğit, burada aracın içinde konuşmaya başladı. Barda  çalışmasını istemediğini belirten Mesut Babayiğit ile eşi Hanife arasında tartışma çıktı. Tartışma büyüyünce bagajdaki tüfeği alan Mesut Babayiğit, eşi Hanife\'yi karın bölgesinden vurdu.SON SÖZLERİNDE KENDİSİNİ EŞİNİN VURDUĞUNU SÖYLEDİ

Mesut Babayiğit, yaralı eşini yakınlardaki Beyhekim Devlet Hastanesi\'ne bırakıp, kaçtı. Burada ilk müdahalesi yapılan Hanife Babayiğit, ambulansla Konya Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi. Son sözlerinde kendisini eşinin vurduğunu söyleyen Babayiğit, yapılan tüm müdahalelere karşın kurtarılamadı.

Olayla ilgili çalışma başlatan Asayiş Şubesi Cinayet Büro Amirliği ekipleri, Mesut Babayiğit\'i kısa sürede yakaladı. Gözaltına alınan Babayiğit\'in suç aleti tüfeği ise merkez Meram ilçesinde bulunan ailesinin evinin bahçesine sakladığı tespit edildi. Babayiğit, polisteki ifadesinde, \"Eşimin barda  çalışmasını istemiyordum. Etrafında erkekler olması nedeniyle onu kıskanıyordum. Hanife, beni kıskandıracak hareketler de yapıyordu. Bu konuyu konuşmak için sabah 05.00\'te Hanife\'yi çalıştığı eğlence mekanından aldım. Arabayla araziye gittik. Konuşma sırasında Hanife beni hep tahrik edip, üzerime geldi. Gururumu kıracak sözler söyledi. Ben de araçtaki tüfekle onu vurdum\" dedi. Mesut Babayiğit çıkardığı mahkemece tutuklandı.

\'ANNE BANA BİR ŞEY YAPMAZ DERDİ\'

Damadı tarafından kızı öldürülen anne Seher Dede, damadının kızına zarar verebileceğini sürekli düştüğünü; ancak kızının eşine güvenliğini söyledi. Dede, \"Benim aklıma  hep böyle bir şey yapacağı gelirdi,  Kızım, \'Yok anne, bu bana bir şey yapmaz, bu cezaevinden korkar\' derdi. Ama ben biliyorum. Onun zaten bunu öldüreceğini belliydi. Onu kızımın yanında istemiyordum. Konya\'da tanıştılar. Sonra kızımın peşini bırakmadı.\" dedi.

\'EVLİLİK DÜŞÜNMÜYORDU\'

Kızının evlilik düşünmediğini, Mesut Babayiğit\'in çok ısrarcı olması nedeniyle yeniden evliliği denediğini belirten Seher Dede, \"Kızımın ilk eşinden 5 yaşında çocuğu var. Kızım bununla evlenmek istemiyordu. Çocuğuma bakacağım diyordu. Buda karşısına çıkınca tekrar evliliği denedi.\" diye konuştu.  Dede, damadı Mesut Babayiğit\'in,   alkol alıp kızını sürekli dövdüğünü ileri sürdü.

\'ONUN TEK DERDİ PARAYDI\'Kızının eşinin çalışmaması nedeniyle işe döndüğünü  iddia eden anne Dede,  şunları söyledi:\"Damadım, para kaynağı kesilince benim kızımı öldürdü. Kızım korkudan bana bir şey anlatamazdı.  Kızım, çalışıp kazandığı parayı vermediği için dayak yiyordu. Kızım bana, \'çalıştığım paramı elimden alıyor\' derdi. Bizi de rahatsız etti. Evime zarar verdi. Bir gün kızıma, \'çalışırsan anneni evde ölü bulursun\' dedi. Kızım o nedenle korktu ve çalışmayı bıraktı. Sonra \'Anne bu adam olmaz. Ben bunu istemiyorum\' dedi.  Çalışmaya başladı.\"\'KIZIMI TOPRAĞA VERDİM\'Kızının geride iki öksüz çocuk bıraktığını ifade eden Seher Dede, \"Damadım, madem kızım, orada çalışıyorsa çekseydi kolundan, \'Benim soğanla, ekmeğe gücüm yetiyor, gel çalışma sana da çocuğuna bakarım\' deseydi. Onu da demedi. Benim kızım çalışarak hem ona baktı, hem çocuğuna baktı. Madem istemiyorsan seni seviyorum, kıskanıyorum desin, kendisi çalışıp kızıma baksaydı. Ama o çalışmayıp kızımın parasını yedi. Benim kızım toprağın altına girdiyse oda cezasını fazlasıyla çeksin. Yakamızdan düşsün.   Bir tarafta 5 yaşında çocuk bir tarafta 1 yaşında çocuk ikisini de koydu gitti.\" diye konuştu. Anne Seher Dede, 1 yaşındaki torununu ise Mesut Babayiğit\'in olaydan önce  eski eşinin evine bıraktığını söyledi. 

Görüntü Dökümü:-------------------- Şüpheliden detay- Olay yerinden detay- Anne Seher Dere röp

Haber- Kamera: Tolga YANIK KONYA DHA)

=============================================================

6)ACI BİBER, KOZALAK, PATLICAN REÇEL OLDU

BURSA’da geleneksel yöntemlerle 110 yıldır reçel üretimi yapan bir firma, ürettiği zencefil, çam kozalağı, domates, acı biber, kakule, kekik, hindistan cevizi gibi değişik reçellerle alışılmış tatların dışına çıktı. Sürekli yeni ürünler ortaya koyduklarını belirten firma sahibi Cafer Yıldırım, Arap turistlerin bu reçellere yoğun ilgi gösterdiğini söyledi.Kestel ilçesi kırsa Derekızık Mahallesi Şelale mevkiinde geleneksel yöntemlerle 110 yıldır reçel üretimi yapan butik işletme, yaptığı kozalak, patlıcan, kekik, acı biber, salatalık, ceviz, zencefil, domates, zeytin, süt gibi reçellerle alışılmış tatların dışına çıktı. Reçeller, başta Arap turistler olmak üzere yabancı turistlerden büyük ilgi görüyor. 27 çeşit reçel ürettiklerini belirten firmanın 4\'üncü kuşak sahibi ve üreticisi Cafer Yıldırım, ‘’Standart reçellerin dışında, zencefil, çam kozalağı, domates, acı biber, kakule, kekik, hindistan cevizi reçelleri üretiyoruz. Daha sayamadığım birçok ürün var. Müşterilerimizin memnuniyete doğrultusunda ürünlerimizin bazılarını çıkarıp, yeni ürünler getiriyoruz. Hedefimiz doğal ürün üretmek. Hammaddeyi civardaki köylerimizden alıyoruz. Kimyasal ürün kullanmıyoruz. Ürünlerimizin üretimi sezonunda yapılıyor. Örneğin kozalak reçelimizi nisan ayında, ceviz reçelimizi ağustos ayında üretiyoruz. Şu an kabak reçelimiz var. Meyvelerimizin tamamını taze ürünlerden seçiyoruz. Vizyonumuz doğal üretim yapmak’’dedi.

ÖNCE TATLI SONRA ACI

Reçellerin deneme yanılma yoluyla ortaya çıktığını söyleyen Yıldırım,öÖnce ürünümüzü alıyoruz. Üretimini yapıyoruz. Dükkana gelen müşterilerimize sunuyoruz. Beğenilirse üretimine devam ediyoruz. Biz normal bir çizgide gitmek istemiyoruz. Sürekli yeni ve değişik ürünler arıyoruz. Örneğin acı biber reçelimizi yediğinizde önce tatlı, sonra acı tat alıyorsunuz. Farklı bir lezzetö dedi. Özellikle aromatik reçellere en çok ilginin Arap turistlerden olduğunu belirten Yıldırım, ‘’Sürekli yenilikçi ürünler üreterek müşterilerimizin memnuniyetini kazanmaya çalışıyoruz. Bu nedenle ürünlerimiz Araplar tarafından ilgi çekiyor. O bölgede markamız tanınıyor. 100 müşterimizin 99’u Arapö dedi.

ASTIM İÇİN BİRE BİR

Kozalak reçelinin Balkanlar\'da bronşit hastaları için üretildiğini belirten Yıldırım, “Biz Balkan göçmeniyiz. Balkanlarda kozalak reçeli astım ve bronşit hastaları için üretildi. Biz de onları örnek alarak bunu biraz daha geliştirdik ve faydalı bir ürün ürettiğimize inanıyorumö dedi.

Görüntü Dökümü:--------------------İmalat aşamasından görüntüler-Reçellerin tanıtımı-Arap müşteriden görüntü-Dükkan sahibi ile röportaj-Detaylar

Süre: 5.00 Boyut: 560 MBHaber: Muammer İRTEM/ Kamera: Enver Fatih TIKIR/BURSA, (DHA)