DHA YURT BÜLTENİ-5

1)RİZE\'DE HARFİYAT KAMYONU DEHŞETİ; ANNE VE OKULA GÖTÜRDÜĞÜ KIZI ÖLDÜ

RİZE\'de, Sabire Öksüz (37) ile okula götürdüğü kızı Melisa Öksüz\'e (10), trafiğe kapalı yola giren harfiyat kamyonu çarptı. Kazada anne- kız yaşamını yitirirken, kamyon sürücüsü gözaltına alındı. Kaza, saat 08.20\'de, Müftü Mahallesi, Recep Tayyip Erdoğan Bulvarı\'nda meydana geldi. Sabriye Öksüz ile okula götürdüğü ilkokul öğrencisi kızı Melisa Öksüz\'e, inşaat çalışması nedeniyle geçici olarak trafiğe kapalı yola giren, Mustafa Balcı (48) yönetimindeki 53 K 6167 plakalı harfiyat kamyonu çarptı. Çarpmanın şiddetiyle Melisa yola savrulurken, annesi Sabrile Öksüz bir süre kamyonun altında sürüklendi. İhbar üzerine olay yerine sağlık ve itfaiye ekipleri sevk edildi. Kamyonun altında sıkıştığı yerden çıkarılan Sabire Öksüz\'ün yaşamını yitirdiği belirlendi. Melisa Öksüz ise sağlık ekiplerinin ilk müdahalesinin ardından Rize Devlet Hastanesi\'ne götürüldü. Ancak Melisa, burada yapılan tüm müdahalelere rağmen kurtarılamadı. Kimliği açıklanmayan kamyon sürücü Balcı ise polis ekiplerince gözaltına alınıdı.Okul yolunda trafik kazasına kurban giden Melisa Öksüz\'ün kırılan su matarasının çevreye saçılan parçaları, görenlerin yüreğini dağladı.Görgü tanığı Sevgi Keleş, \"Kamyonun birilerine vurduğunu gördüm. Olay yerine koştum. Sonra insanlar toplandı, polisi ve ambulansı aradılar. Bir çocuk ve bir kadın vardı. Çocuğun üstünde hırkası kadının üstünde şalı vardı. Gerçekten çok üzücü bir olay\" dedi.

Görüntü Dökümü--------------------Olay yeri detaylarıKadının kamyon altındaki görüntüsüÇevredeki vatandaşlarOlayı anlatanlarHaber-Kamera: Aytekin KALENDER RİZE-DHA

==================================================

KAYSERİ\'DE FETÖ\'NÜN ADLİYE YAPILANMASINA OPERASYON: 17 GÖZALTI2)5 İLİN FETÖ ADLİYE İMAMI ÖĞRETMEN ÇIKTI

KAYSERİ adliyesinde aralarında icra müdürü, seçim müdürü, zabit katipleri ve koruma infaz memurlarının bulunduğu FETÖ\'nün adliye ayağına yönelik yapılan ve 17 kişinin gözaltına alındığı operasyon, 5 ilin Adliye imamlığını yapan öğretmen Ali V\'nin yakalanması ve verdiği ifadeyle başladı. FETÖ/PDY terör örgütü tarafından Kayseri, Yozgat, Kırşehir, Nevşehir ve  Sivas illerine  Adliye imamı olarak atanan öğretmen Ali V, Sivas\'ta yakalanarak, Kayseri TEM Şubesine getirildi. Burada sorgulanan şüphelinin verdiği ifadelerin ardından bu sabah Emniyet müdürlüğünce, Kayseri adliyesi personeline yönelik operasyon düzenlendi ve FETÖ imamı ile birlikte sayı 17\'ye ulaştı. Emniyet Müdürlüğünden yapılan açıklamada, \" Kayseri Cumhuriyet Başsavcılığınca yürütülmekte olan FETÖ/PDY terör örgütü soruşturması kapsamında Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünce gerçekleştirilen operasyonel faaliyet kapsamında örgüt içerisinde Kayseri, Yozgat, Kırşehir, Nevşehir, Sivas olmak üzere adliyelerin imamı olan kişi ile irtibatlı olduğu belirlenen aralarında Adliye İcra Müdürü, Adliye Seçim Müdürü, Zabıt Katibi, İnfaz Koruma Memuru, Öğretmen ve Mübaşirlerinde bulunduğu aktif olarak görevde bulunan  toplam 17 kişiye yönelik operasyonel faaliyet gerçekleştirilmiş, alınan kişilerin  sorgusu Terörle Mücadele Şube Müdürlüğünde devam etmekte olup operasyon genişletilerek devam edecek.\" denildi

Görüntü Dökümü-------------------- -  Kayseri adliyesinden görüntü -  Polisin yaptığı operasyondan gözaltına alınan sağlık kontrolüne getirilmesi-  Diğer genel detay görüntüler

Haber-Kamera: KAYSERİ, DHA)Dosya 2 dakika 23 saniye /65 MB

==================================================

3)KANGAL KÖPEKLERİ EN ÇOK KIŞI SEVİYOR

SİVAS\'ta yetişen dünyaca ünlü Kangal köpekleri, kışla birlikte kentte yağan karın keyfini çıkarıyor. Kangal Köpeği Uzmanı Hüseyin Yıldız, bu köpeklerin en çok kış mevsimini sevdiklerini belirterek, \"Kangal köpeklerinin doğası, kışa ve soğuğa daha uygun. Anadolu\'nun kar leoparları bunlar. Bütün özellikleri kışın daha iyi ortaya çıkıyor\" dedi.Sivas\'ta kar yağışının etkili olması en çok bu doğaya uygun kangal köpeklerini sevindirdi. Sivas merkeze 10 kilometre mesafedeki 2003 rakımlı Meraküm tepesinde kurulu olan İç Anadolu Seçkin Irk Kangal Köpeği Eğitim ve Üretim Merkezinde yetiştirilen kangallar, kar yağışının keyfini çıkardı. Çocuklar gibi sevinen kangallar, karla kaplı arazide koşup oynamanın keyfini çıkardı. 1285 rakımlı kent merkezine olanla daha fazla kar yağışı alan ve kış şartlarının çetin geçtiği tepede yetişen kangallar, bu sayede dayanıklılık kazanıyor. Karlı arazide serbest dolaşmayı seven kangallar, bölgesine yaklaşan yabani hayvanlar için de koruma görevi yürütüyor. Bu özellikleriyle de \'Anadolu\'nun Aslanı\' ve \'Anadolu\'nun Kar Leoparı\' olarak nitelendiriliyor.İç Anadolu Seçkin Irk Kangal Köpeği Eğitim ve Üretim Merkezi işletmecisi ve Kangal köpeği uzmanı Hüseyin Yıldız, kar yağışının Kangal köpeklerini bir çocuk gibi mutlu ettiğini belirterek, \"Kangal köpeklerinizi kaybettiğimiz anda nerede  arayacağınızı, nerede bulacağınızı, nerede onları keşfedeceğinizi kar yağdığında ortaya çıkarırsınız. Kangal bir çocuk gibi mutlu oluyor, kar tanelerini havada yakalıyor, mobilize oluyor ve huzur doluyor. Asıl gerçek yapısı, kişiliği ve karakteri tamamen ortaya çıkıyor. Siz sanki onu mekanik olarak kurgulamışsınız ve tekrar ölmüş, yok olmuş bir Kangal\'ı tekrar yeniden yaratmış gibi bir hal alıyor. Yani Kangal yazın ölüyor, kışın yeniden doğuyor. Kar, soğuk, iklim yüksekler dediğiniz de mutlaka ilk Kangal\'ı buluşturmanız gerekiyor. Kangal bunlar için biçilmiş bir karakter ve bir kar leoparıdır. Anadolu\'nun kar leoparlarının en büyük özelliği de zaten soğuğa karşı dayanıklı olmaları ve o soğuk onları öyle mutlu ediyor ki onları biz gördüğümüzde tüyleri, yapıları, karakterleri ve kişilikleri fazlasıyla bizlere geri dönüş yapıyor. Bu bizce Kangal\'ın ne kadar doğa içerisinde doğal uyumu içine özümsediğini ve onu hasretle beklediğini, o geldiğinde sanki karı o hasretle kovalayarak tekrar yaşama dönüştüğünü görüyorsunuz\" dedi.

\'KAR ONLAR İÇİN SAĞLIK TERAPİSİ\'Kangalların doğal bir selleksiyon olduğunu belirten Hüseyin Yıldız, \"Dağdaki kurdun eşdeğeri ve aynısıdır. Dolayısıyla siz onu kapattığınız sürece karakterini asimile edersiniz. Karda koşmaları, karda keyif almaları, kar onlar için ciddi bir mobilizasyondur. Kar onlar için bir sıklık ve hastalığı gidermektir. Zaten karakter ve kişilik psikolojiye bağlıdır ve ona endekslidir. Kar içerisinde koşarken onların içerisinde öyle bir hadise oluşuyor ki, iç güdüsel olarak kar onlar için bir sağlık terapisi oluyor. Orada tam bir komando gibi hazır oluyorlar. Koruma iç güdüleri sağlıklı olduktan sonra daha hakim olmaya başlıyor. Karakterleri daha çok vahşileşiyor. Kangal zaten doğal ve vahşi hayvandır. Kangal kar içerisinde daha sert, daha hareketli, daha hızlı, daha agresif, daha donanımlı hareket ediyorlar. Biz Sivas\'ta yüksek bir yerde, 2 bin rakımlardayız. Yazın bile biz burada Kangal\'ın asimile olduğunu görüyoruz. Kangalın asıl yerleri kar kış, yüksekler ve bölgesindeki hakimiyetinde olmasıdır. Başka türlü yerlerde kangalı siz kangal olarak göremezsiniz. Kangal doğanın en uyumlu soğuğun en hareketli ve karakterin içerisinde oluşturduğu tek mobilize alanı soğuktur, yüksektir ve geniş alandır\" ifadelerini kullandı.

\'EKSİ 45-50 DERECEYE KADAR DAYANIRLAR\'Kangalların doğası itibariyle kara ve soğuğa karşı dayanıklı olduklarını belirten Yıldız, \"Bizim Anadolu aslanlarımız, kar leoparlarımız iyi doyar, iyi yer güzel bakım altına girerse eksi 45-50 dereceye kadar rahatlıkla dayanabilirler. Çünkü onlar soğuğa karşı koyabilmek adına dik durmayı biliyorlar. Çünkü onlar da buna hazır ve bunu istiyorlar. Doğa ne ne kadar üzerlerine gelirse, onlar o kadar doğaya karşı mobilize oluyorlar. İnsanın koruma tabakası ile onların ki farklı. Onlar deri altlarındaki yağ oranlarını yükselttikçe bir o kadar da Alaska\'daki ayılar gibi kara, buza, soğuğa daha çok ihtiyaç duyuyorlar. Çünkü yalıtımları son derece fazla. Yalıtımları bu soğuk iklime çok uyumlu bir hayvandır. Dolayısıyla Kangal\'ın bütün keseleri, bütün yapıları, kulakları, gözleri, kuyruk yapıları, arka bölümleri ve testisleri tamamen bu soğuk iklime duyarlı ve uyarlı bir şekilde yaratılmış. Soğuk, Kangal için inanılmaz bir özveri ve karakter yansımasıdır\" ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü:--------------------------Kangal merkezinden drone görüntüleri-Kangalların karda koşup oynamaları-Bulurdukları tepeden kent merkezinin görüntüsü-Hüseyin Yıldız\'ın açıklamaları-Detaylar

Haber-Kamera: Eraydın AYTEKİN-Hüsnü Ümit AVCI/SİVAS, (DHA)

(613 mb)==================================================

4)AVRUPA\'DAN DÖNDÜĞÜ KÖYÜNDE MUHTAR ADAYI OLDU

RİZE’nin Çayeli ilçesi Buzlupınar köyünde doğan ve küçük yaşta ailesi ile gittiği Hollanda\'ya yerleşen Uluslararası İlişkiler Uzmanı Hatice Çarkçı (45),eşi ve 3 çocuğu ile döndüğü köyünde muhtar adayı oldu. Köyde kapı kapı dolaşan, çay ocağı ve kahvehaneleri ziyaret eden kadın muhtar adayı, ‘Boş laflar bitti, şimdi iş zamanı’ sloganı ile destek istiyor. 

Çayeli ilçesi Buzlupınar köyünde doğan ve küçük yaşta ailesi ile gittiği Hollanda\'ya yerleşen Uluslararası İlişkiler Uzmanı Hatice Çarkçı (45), bu ülkede özel şirketlerde çalıştı. Hollandacanın yanı sıra İngilizce ve Almanca’yı ana dili gibi konuşan Çarkçı, 7 yıl önce eşi ve 3 çocuğu ile döndüğü köyünde yaşamaya başladı. Hatice Çarkçı, yaklaşan yerel seçimlerde Buzlupınar köyünde muhtar adayı oldu. Köyde kapı kapı dolaşan, çay ocağı ve kahvehaneleri ziyaret eden kadın muhtar adayı, ‘Boş laflar bitti, şimdi iş zamanı’ sloganı ile destek istiyor. 

‘AKLIM HEP KÖYÜMDEYDİ’

Köyünü çok sevdiğini anlatan Hatice Çarkçı, \"Çocuklum ve gençliğinin Hollanda’da geçti. Hollanda kültürüyle büyüdüm. Oranın dili anadilim sayılır. Türkçeyi de burada öğrendim. Türkçe konuşurken zorlandığım zamanlar oluyor. Ama buraya yerleştikten sonra bol bol gazete okuyorum. Ben köyümü çok seviyorum. Aklım hep köyümdeydi. Burayı çok seviyorum. Hollanda’da da olduğum dönemde de sık sık memleketim Rize’ye ve köyüme geliyordum. Türkiye’ye döndüğümde Hollanda ile bağımı koparmak istemedim. İstanbul’da Hollanda firmalarında çalıştım ve sürekli Hollandaca konuştum. Ama aklım hep köyümdeydi. Hedefim köyüme yerleşmekti ve köye yerleştikö dedi.

‘EN BÜYÜK SORUNUMUZ YOL’

Köy yaşamına ilk zamanlar alışmakta zorlandığına anlatan Çarkçı, “Hollanda yaşantısı ardından İstanbul derken köyde yaşamaya başladığımızda sıkıntılarla yüz yüze geldik. Oralardaki imkanlar elbette köyümüzde yok. Ama bunu da aşacak güçte olduğumuzu düşündük. İmkanları köyümüze getirmek için köylülerden imza toplayıp yetkililerle görüşmeye çalıştık. En büyük sorunumuz yol. Yolda çok büyük sıkıntılar yaşadığımız için imzalar toplamaya başladık. Ama bir çözüm bulamadık. Köyümüzün üst yönetimlerden destek gelmedi. Bende karar verdim muhtar olup köyümüzdeki sorunları güzel hizmetlere çevirmek istedim. Bunun için adayımö diye konuştu. 

‘BİZ ADAY OLSUN İSTEDİK’

Buzlupınar köyünde oturan Hayrettin Rençber, muhtar adayı Hatice Çarkçı’yı evladından ayırt etmediğini belirterek “Kızımızı çok seviyoruz. Becerikli çalışkan bir kadın. Kendisi istemedi, biz söyledik aday olmasını. Bize güvendi aday oldu, bizde sonuna kadar onu destekleyeceğiz‘’ dedi.

Figen Çarkçı da “Kadın muhtar adayı olarak Hatice ablamızı destekliyoruz. Köyün kadınları olarak bizi temsil edecek. Burada hepimizin sesi olacak. Sorunlarımız var. En büyük sorunumuz yol sorunu. Onu yapması için ona destek vereceğiz. İnşallah daha güzel bir köyümüz olacak. Bayanlara özel alanlar yapacakö ifadelerini kullandı.

Görüntü Dökümü:-------------------------Köyden detaylarMuhtar adayı kadından detaylarKadının kahvehane ziyaretiKadın adayla röp.Köylülerle röp.Detaylar Haber-Kamera: Aytekin KALENDER RİZE-DHA