16 Nisan referandumu sürecinde Türk bakanların Avrupa’da yaşayan gurbetçilerle buluşmalarının engellenmesiyle Ankara-Brüksel hattında gerilen ilişkilere ilişkin tartışma yaratacak bir iddia ortaya atıldı. Alman Die Welt gazetesi, 28-29 Nisan’da AB Dışişleri Bakanları toplantısının gündem maddeleri arasında Avrupa Birliği ile Türkiye arasında 2005 yılından bu tarafa sürdürülen üyelik müzakerelerinin durdurulmasının da bulunduğunu iddia etti.
Gazete, bir üst düzey AB diplomatının "AB Dışişleri Bakanları, konuyu önümüzdeki hafta Malta’da yapacakları toplantıda gündemlerine alacak ve AB Komisyonu’na, Ankara’nın müzakere kurallarını ihlal edip etmediğini ve bu doğrultuda görüşmelerin askıya alınıp alınmaması gerektiğini araştırmasını isteyecek” dediğini aktardı. Gazeteye göre, diplomatik çevrelerde AB Komisyonu’nun “Türkiye’de insan hakları, özgürlük ve demokrasi ilkelerinin ciddi ve sürekli ihlal edildiği” iddiasıyla 2005 yılında kabul edilen müzakere zaptının 5. maddesi uyarınca görüşmeleri belirli bir süreliğine durduracağı beklentileri hakim. 5. maddeye dayanarak müzakerelerin durdurulmasına 28 üye ülkenin tamamının değil, AB nüfusunun yüzde 65’ini temsil eden 16 üye devletin onay vermesinin yeterli olacağı belirtiliyor.
Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi Hristiyan Demokratlar Grubu Başkanı Axel Fischer ise Welt gazetesine yaptığı açıklamada Türkiye’nin yeniden izlemeye alınmasını beklediğini söyledi. Fischer “Muhtemelen 25 Nisan’da Türkiye’deki insan hakları ve demokrasinin durumunun Avrupa Konseyi tarafından izlemeye alınmasını kararlaştıracağız. Ben, bu konuda Parlamenterler Meclisi’nde çoğunluk çıkacağını bekliyorum" iddiasında bulundu. 1996-2004 yılları arasında izlenen Türkiye, Avrupa Konseyi Parlamenterler Meclisi’nin 2004 yılında aldığı kararla izlenen ülke statüsünden çıkartılmıştı. Bunun sonucunda ise 2005 yılında üyelik görüşmeleri yeniden başlatılmıştı.
Die Welt gazetesinin ‘Türkiye ile müzakerelerin durdurulmasının ele alınacağı’ yönündeki iddiasının ardından Almanya Dışişleri Bakanı Gabriel’den ‘İlişkiler sürmeli’ çıkışı geldi. Gabriel, Türkiye ile AB arasındaki müzakerelere son verilmesine karşı olduğunu söyledi. Diyaloğu sürdürmekten yana olduğunu kaydeden Gabriel, alınacak ‘yanlış kararlar’ konusunda uyarılarda bulunurken “Ancak Avrupa’dan daha da uzaklaşma konusundaki kararı Türkiye’nin vereceğini” belirtti.