İstanbul Çağlayan Adliyesi önünde suikast girişimine maruz kalan Cumhuriyet Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Can Dündar'ın eşi Dilek Dündar saldırının, bir kin ve nefret birikimi sonrası meydana geldiğini söyledi. Dilek Dündar “Dündar'ı eleştirenler kaç korumayla gezdiklerine baksın. En ufak ziyaretlere dahi koruma ordusuyla katılıyorlar. En yüksek güvenlik tedbirini alıyorlar ama en çok yine onlar korkuyor” dedi.
Can Dündar'a adliye önünde düzenlenen suikast girişimini CHP Milletvekili Muharrem Erkek'le beraber önleyen Dilek Dündar, o an yaşananları Özgür Düşünce'den Bilaln Şahin'e anlattı.
Silahlı saldırı sırasında tamamen refleksleriyle hareket ettiğini söyleyen Dilek Dündar, o an sadece Can Dündar'ı korumayı düşündüğünü belirtti. Saldırganın yüzünü görmediğini dile getiren Dündar, “Saniyelik, bir anda oldu her şey. Ben saldırganı görmedim, sadece silahı gördüm. Silahı karşımda görünce arkama baktım. Acaba bu silahı kime doğrultuyor diye, Can'ı hedef aldığını görünce müdahale ettim” dedi.
Saldırganla temas kurduğu sırada bütün olasılıkların aklından geçtiğini belirten Dündar, “Demek ki bu işler böyle oluyor, suikastler böyle yapılıyor diye aklımdan geçti. Üzerine atlayıp nişan almasını önlemek istedim, bilinçli değildi, her şey tamamen refleksle meydan geldi” ifadelerini kullandı.
Yaşananların üzücü olduğunu belirten Dilek Dündar, Türkiye'nin her geçen gün “Yüzde 50 yüzde 50” diye bölündüğünü söyledi. Saldırının bir nefret sonucu meydana geldiğini savunan Dündar, “Cumhurbaşkanı Erdoğan, Başbakan olduğu dönemde bizzat eşimi hedef göstermiş, tehdit etmiş ve ‘Bunu onun yanına bırakmam' demişti. Bu tehdidi emir kabul edecek zihniyette bir sürü insan var. Onlardan birine denk geldik” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı'nın ülkeyi barış, sevgi ve birlik beraberlik içinde tutması ve toplumsal beraberliği sağlamak için mücadele etmesi gerektiğinin altını çizen Dilek Dündar, maruz kaldıkları saldırının ardından herhangi bir mesaj vermemesini de eleştirdi. Dündar, “Düşünüyorum ama aklım almıyor. Topluma sevgiyle, birleşitiricilikle yaklaşması gereken insanların bu alçak saldırı karşısında sessiz olmasına anlam veremiyorum. Topumda kin, nefret artıyor. Ne Cumhurbaşkanı ne Başbakan ne de AKP'li biri geçmiş olsun demedi, hain saldırı karşısında yanımızda olduğunu belirtmedi” dedi.
Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Mustafa Varank'ın Dündar'a yönelik saldırı sonrası attığı, “İnsan karısını bırakıp kaçar mı?” tweetine de yorum yapan Dilek Dündar, “Bu tweetten haberim yoktu. Çok ayıp bir yorum, kendisini ciddiye almıyorum, bir trol gibi bir tweet atmış, zaten trolbaşı olduğu söyleniyor” dedi.
Can Dündar'ın silahlı saldırı sonrası verdiği reflesin 'troller ve havuz medyası' tarafından eleştirilmesine de yorum yapan Dilek Dündar “Dündar'ı eleştirenler kaç korumayla gezdiklerine baksın. En ufak ziyaretlere dahi koruma ordusuyla katılıyorlar. En yüksek güvenlik tedbirini alıyorlar ama en çok yine onlar korkuyor” ifadelerini kullandı.
Silahlı saldırının mizansen olduğu yönünde haber yapan gazete ve gazetecileri de eleştiren Dilek Dündar, “Ortada bir silah var, patlayan mermiler var. Buna mizansen diyenler tuhaf düşünce yapısına sahip insanlardır. Herkesi kendileri gibi sananların bu olayın mizansen olduğunu düşünmesi gayet normal. Demek ki bugüne kadar maruz kalıkları tüm suikastler mizansenmiş” değerlendirmesinde bulundu.