2012 Uluslararası Din Özgürlüğü Raporu'na göre Türkiye’de Afrika ve Filipinlerden gelen Katolikler, kaçak Ermeniler ve Rus Ortodokslar yeni dini azınlıkları oluşturuyor. Akdeniz kıyılarını mesken tutan ve sayıları 30 bine ulaşan Rusların önümüzdeki 10 yılda 100 bin nüfusa ulaşması öngörülüyor.
ABD Dışişleri Bakanlığı, 2012 Uluslararası Din Özgürlüğü Raporu'nda Türkiye’ye 16 sayfa ayırdı.
Afrika ve Filipinlerden gelen Katolikler, kaçak yollardan gelen Ermenistanlı Ortodokslar ile özellikle Akdeniz sahillerine yerleşen Rus Ortodokslarla Türkiye'de yeni dini azınlıklar oluştuğu kaydedildi. Bu gruplar, her yıl yayınlanan rapora ilk kez bu yıl dâhil edildi.
Hürriyet gazetesinden Gülden Aydın'ın yer alan habere göre, ABD Dışişleri Bakanlığı raporundaki Türkiye görünümü şöyle:
2011 nüfus sayımında nüfusu 74. 7 milyon olan Türkiye’deki Aleviler, akademik tahminlere göre 15-20, Alevi vakıflarına göre 20-25 milyon civarında. Diğer dini gruplar, büyük ölçüde İstanbul ve diğer büyük şehirlerde yoğunlaşıyor. Tamamı nüfusun yüzde 1’inden az. Tam rakamları bulmak mümkün olmasa da bu grupların içinde yaklaşık 500 bin Şii Caferi, 90 bin Ermeni Ortodoks (60 bini Türkiye vatandaşı, yaklaşık 30 bini kaçak göçmen), 25 bin Katolik (çoğu yakın zamanda Afrika ve Filipinlerden gelen göçmenler), 22 bin Yahudi, 20 bin Suriye Ortodoksu, 15 bin Rus Ortodoksu (oturma izni olan yakın zamanda gelen göçmenler), 10 bin Bahai, 5 bin Yezidi, 5 bin Yehova Şahidi, 7 bin diğer Protestanlar, 3 bin Irak Keldanileri, 2500 kadar Rum Ortodoks…
Rusya Federasyonu’ndan geldiler, “Güneş, sağlık ve mutluluğun ülkesi” dedikleri Antalya’ya yerleşip yerli halkla kaynaştılar. 2008’de Antalya’daki nüfusları 10 bin 800 idi, bugün 30 bin oldular. On yıl sonra 100 bine çıkacaklarını öngörüyorlar. Rusça eğitim veren iki okul, bir anaokulları var. Ayinlerini, vaftiz törenlerini, düğünlerini yaptıkları Kaleiçi’ndeki tarihi kiliseye ve rahiplerine bir yıl önce kavuştular. 1843’te, Kapadokyalı bir ailenin yaptırdığı Kaleiçindeki kiliseyi, Rus cemaati restore ettirdi. Kilisenin tavan süslemelerini ve ikonları Rum Patrikhanesi, ahşap oymalarını da Güney Kore gönderdi. Kilise, Antalya’da yaşayan Rusların talebi üzerine Rusça konuşan Ortodokslar için açıldı. Daha önce vaftiz, düğün ve dini günlerde Rusya’dan rahip çağıran Ruslar, şimdi kilise ve rahiplerine kavuştukları için mutlular. Bir yıl önce atanan Ukraynalı rahip Mihail Anishchenko (36), “Dini bayramlar, vaftiz ve nikâhların dışında pazar günleri de çok kalabalık oluyor kilisemiz. Noel’de başka şehirlerde yaşayan Ruslar da geldi” diyor. Anishchenko, Antalya’ya geldiği için kendini çok şanslı buluyor ve bunun için Tanrı’ya şükrettiğini söylüyor.
Filipinliler, genellikle İstanbul’da çocuk bakıcılığı ve aşçılık yapıyor. Kimi 22, kimi 17 yıldır Türkiye’de. Hayatlarından memnunlar. İnançlarını özgürce yaşadıklarını, mutlu ve huzurlu olduklarını anlatıyorlar. Afrikalılar ise işsizlik ve pahalılıktan yakınıyor. Nijerya, Gana, Etiyopya, Kenya, Mali, Uganda, Kamerun, Kongo’dan gelmişler. Çoğunun düzenli bir işi yok. Kimi midye dolması satıyor. İstanbul’daki sayılarını kendileri de bilmiyor. Midye satıcısı Austin (31), “Afrika’nın her yerinden geldik. İstanbul’da çokuz. Binlerceyiz hem de. Ama kaç kişiyiz, bilmiyoruz” diyor. Ama Filipinliler öyle değil, rakamlarla konuşuyorlar: “On yıl önce tüm Türkiye’de 2 bin kişiydik. Şimdi 5 biniz. Çoğumuz İstanbul’da yaşıyor. İkinci sırada Ankara var. Ardından Bursa, İzmir, Antalya ve Bodrum geliyor” diyorlar.