Dink cinayetini yazdı, hakaretten yargılanıyor
Gazeteci Nedim Şener'in Dink davasıyla ilgili yazdığı kitapta, kamu görevlisine hakaret ettiği gerekçesiyle yargılandığı davada Emniyet Müdürlüğü müdahil olmak istedi. Mahkeme talebi reddetti. Şener: Bu cinayetin aydınlanmasının önünde Emniyet'in de aslında bir bariyer oluşturmaya çalıştığının bir göstergesi.
"Hrant Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları" adlı kitabı nedeniyle kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret, adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs ve kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlalden yargılanan Milliyet gazetesi muhabiri Nedim Şener’in davasında, İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü müdahil olma talebinde bulundu.Mahkeme bu talebi reddederken Nedim Şener, Emniyet’in talebini şaşırtıcı bulduğunu belirterek "Mahkeme bunu kabul etmedi. Ama bu aslında Dink cinayetinin aydınlanmasının önünde Emniyet’in de aslında bir bariyer oluşturmaya çalıştığının bir göstergesi. Bunu nasıl bir hukuk anlayışıyla yaptılar anlamıyorum" dedi.İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya 8 yıla kadar hapsi istenen sanık Nedim Şener katıldı. İhbar eden konumundaki Emniyet Genel Müdürlüğü adına avukat Onur Temoçin hazır bulunurken; şikayetçi polis memuru Muhittin Zenit’in avukatı Seyfettin Uzunçakmak ve İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek’in avukatı Nurullah Albayrak da duruşmaya katıldılar. İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü adına Hazine avukatı davaya katılmak istediklerini belirtti. Ancak Hakim Sevim Efendiler, İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü’nün ihbar eden konumunda bulunduğunu, direkt zarar gören sıfatında olmadığını ve dosyanın şikayetçilerinin bulunduğunu belirterek Hazine avukatının katılma talebini reddetti. Hakim, Başbakanlık Teftiş Kurulu’na yazılan yazıya cevap geldiğini tutanağa yazdırdı. Hakim Sevim Efendiler, Teftiş Kurulu raporunun mahkeme kasasına alınmasına ve Nedim Şener’in avukatının dosyayı inceledikten sonra beyanda bulunması için süre verilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.Nedim Şener adliye çıkışında basın mensuplarının soruları üzerine, Emniyet Müdürlüğü’nün davaya müdahil olmak istemesini şaşırtıcı bulduğunu ifade ederek "Oysa bu davanın şikayetçileri, İstihbarat Daire Başkanı ve adamları diyebileceğimiz kendine bağlı şube müdürleri ve Muhittin Zenit isimli istihbarat memuruydu. Emniyet Genel Müdürlüğü bugün müdahil olmak istedi. Nasıl müdahil olmak istediler anlamıyorum. Çünkü emniyetin görevi, Dink cinayetini bütün ayrıntılarıyla isterse kendi personeline kadar değsin, bunu aydınlatmaktır. Oysa bunu aydınlatmaya çalışan bir gazeteciyi mahkum olması için müdahil olmaya çalışıyorlar. Bu gerçekten çok şaşırtıcı" dedi.Polisler aklanabilirŞener, Dink cinayetiyle ilgili yazdığı haberler nedeniyle hakkında üçüncü bir dava daha açıldığını da söyleyerek "Böylece toplam hapis istemi 28 yıldan, 32 yıla çıktı. Yine bir MİT’çinin ismini yazdığımız için yeni bir soruşturma başlatıldı. Muhtemelen dava açılacak. Bakırköy Basın Savcılığı tarafından yürütülüyor. Orada da bir dava açılırsa 38 yıla doğru gidiyor toplam hapis istemi. Böylece Hrant Dink’i öldürenlerin iki katı kadar hapis istemiyle yargılanıyor hale geleceğim. Bu da Türkiye’de hukuk ve adalet bekleyenleri bir tablo olarak sunmak istiyorum" diye konuştu. Şener, soru üzerine söz konusu MİT mensubunun, İstanbul MİT Bölge Başkan Yardımcısı Özel Yılmaz olduğunu belirterek "Yılmaz, Ergenekon soruşturması kapsamında Bedrettin Dalan’a kaç dediği iddia edilen kişi. Bu kişiyi aynı zamanda Hrant Dink’e 2004 yılında İstanbul Valiliği’ne çağırarak dikkatli olması konusunda uyaran MİT’çi olarak haberleştirmiştik. Bu isim son Ergenekon iddianamesinde yazıldığı halde, biz bu iki olayı birbiriyle birleştirerek haber yaptığımızdan dolayı yine gizliliğin ihlali konusunda soruşturma açıldı" dedi.Nedim Şener, Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunun içeriği ile ilgili soruya ise "İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek ile Ali Fuat Yılmazer’in Hrant Dink cinayetinin işlenmesinde görevini ihmal ettiğini belirleyen bir rapordur. Çok önemli bir rapordur. Bizim çalışmalarımızı teyit eden bir rapordur. Ve yaklaşık 20 klasör eki vardır. Bu rapor gereği şu anda Mülkiye Müfettişleri bu polisler hakkında görevi ihmalle ilgili bir inceleme yapmaktadır. Ama orada da şöyle bir sonuç bekleniyor; müfettişlere ifade veren kişiler, ifadeleri alınan kişiler veya görüşen kişilerin izlenimleri o ki bu polisler hakkındaki incelemenin sonuçsuz kalacağı yönünde bir izlenime kapılmışlar. Çünkü zaman aşımına uğradığı ya da benzeri gerekçelerle başka gerekçelerle burada yeniden daha önceki müfettişlerin raporunda olduğu gibi Trabzon polisini aklayan bir rapor çıkma olasılığı olduğunu söylüyorlar" diye konuştu.
"Hrant Dink Cinayeti ve İstihbarat Yalanları" adlı kitabı nedeniyle kamu görevlisine görevinden dolayı hakaret, adli yargılamayı etkilemeye teşebbüs ve kişiler arasındaki haberleşmenin gizliliğini ihlalden yargılanan Milliyet gazetesi muhabiri Nedim Şener’in davasında, İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü müdahil olma talebinde bulundu.Mahkeme bu talebi reddederken Nedim Şener, Emniyet’in talebini şaşırtıcı bulduğunu belirterek "Mahkeme bunu kabul etmedi. Ama bu aslında Dink cinayetinin aydınlanmasının önünde Emniyet’in de aslında bir bariyer oluşturmaya çalıştığının bir göstergesi. Bunu nasıl bir hukuk anlayışıyla yaptılar anlamıyorum" dedi.İstanbul 2. Asliye Ceza Mahkemesi’ndeki duruşmaya 8 yıla kadar hapsi istenen sanık Nedim Şener katıldı. İhbar eden konumundaki Emniyet Genel Müdürlüğü adına avukat Onur Temoçin hazır bulunurken; şikayetçi polis memuru Muhittin Zenit’in avukatı Seyfettin Uzunçakmak ve İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek’in avukatı Nurullah Albayrak da duruşmaya katıldılar. İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü adına Hazine avukatı davaya katılmak istediklerini belirtti. Ancak Hakim Sevim Efendiler, İçişleri Bakanlığı Emniyet Genel Müdürlüğü’nün ihbar eden konumunda bulunduğunu, direkt zarar gören sıfatında olmadığını ve dosyanın şikayetçilerinin bulunduğunu belirterek Hazine avukatının katılma talebini reddetti. Hakim, Başbakanlık Teftiş Kurulu’na yazılan yazıya cevap geldiğini tutanağa yazdırdı. Hakim Sevim Efendiler, Teftiş Kurulu raporunun mahkeme kasasına alınmasına ve Nedim Şener’in avukatının dosyayı inceledikten sonra beyanda bulunması için süre verilmesine karar vererek duruşmayı erteledi.Nedim Şener adliye çıkışında basın mensuplarının soruları üzerine, Emniyet Müdürlüğü’nün davaya müdahil olmak istemesini şaşırtıcı bulduğunu ifade ederek "Oysa bu davanın şikayetçileri, İstihbarat Daire Başkanı ve adamları diyebileceğimiz kendine bağlı şube müdürleri ve Muhittin Zenit isimli istihbarat memuruydu. Emniyet Genel Müdürlüğü bugün müdahil olmak istedi. Nasıl müdahil olmak istediler anlamıyorum. Çünkü emniyetin görevi, Dink cinayetini bütün ayrıntılarıyla isterse kendi personeline kadar değsin, bunu aydınlatmaktır. Oysa bunu aydınlatmaya çalışan bir gazeteciyi mahkum olması için müdahil olmaya çalışıyorlar. Bu gerçekten çok şaşırtıcı" dedi.Polisler aklanabilirŞener, Dink cinayetiyle ilgili yazdığı haberler nedeniyle hakkında üçüncü bir dava daha açıldığını da söyleyerek "Böylece toplam hapis istemi 28 yıldan, 32 yıla çıktı. Yine bir MİT’çinin ismini yazdığımız için yeni bir soruşturma başlatıldı. Muhtemelen dava açılacak. Bakırköy Basın Savcılığı tarafından yürütülüyor. Orada da bir dava açılırsa 38 yıla doğru gidiyor toplam hapis istemi. Böylece Hrant Dink’i öldürenlerin iki katı kadar hapis istemiyle yargılanıyor hale geleceğim. Bu da Türkiye’de hukuk ve adalet bekleyenleri bir tablo olarak sunmak istiyorum" diye konuştu. Şener, soru üzerine söz konusu MİT mensubunun, İstanbul MİT Bölge Başkan Yardımcısı Özel Yılmaz olduğunu belirterek "Yılmaz, Ergenekon soruşturması kapsamında Bedrettin Dalan’a kaç dediği iddia edilen kişi. Bu kişiyi aynı zamanda Hrant Dink’e 2004 yılında İstanbul Valiliği’ne çağırarak dikkatli olması konusunda uyaran MİT’çi olarak haberleştirmiştik. Bu isim son Ergenekon iddianamesinde yazıldığı halde, biz bu iki olayı birbiriyle birleştirerek haber yaptığımızdan dolayı yine gizliliğin ihlali konusunda soruşturma açıldı" dedi.Nedim Şener, Başbakanlık Teftiş Kurulu raporunun içeriği ile ilgili soruya ise "İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek ile Ali Fuat Yılmazer’in Hrant Dink cinayetinin işlenmesinde görevini ihmal ettiğini belirleyen bir rapordur. Çok önemli bir rapordur. Bizim çalışmalarımızı teyit eden bir rapordur. Ve yaklaşık 20 klasör eki vardır. Bu rapor gereği şu anda Mülkiye Müfettişleri bu polisler hakkında görevi ihmalle ilgili bir inceleme yapmaktadır. Ama orada da şöyle bir sonuç bekleniyor; müfettişlere ifade veren kişiler, ifadeleri alınan kişiler veya görüşen kişilerin izlenimleri o ki bu polisler hakkındaki incelemenin sonuçsuz kalacağı yönünde bir izlenime kapılmışlar. Çünkü zaman aşımına uğradığı ya da benzeri gerekçelerle başka gerekçelerle burada yeniden daha önceki müfettişlerin raporunda olduğu gibi Trabzon polisini aklayan bir rapor çıkma olasılığı olduğunu söylüyorlar" diye konuştu.