Agos Gazetesi Genel Yayın Yönetmeni Hrant Dink cinayetiyle ilgili kamu görevlilerinin yargılandığı davanın 4 gün sürecek olan 8. Duruşma bugün İstanbul Adalet Sarayı'nda bulunan 14. Ağır Ceza Mahkemesi'nde başladı. Duruşmada tutuklu bulunan sanıklar eski emniyet müdürü Ali Fuat Yılmazer ve eski Emniyet İstihbarat Daire Başkanı Ramazan Akyürek hazır bulundu. Dönemin İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah, dönemin Trabzon Emniyet Müdürü Reşat Altay, dönemin Trabzon İstihbarat Şube Müdür Yardımcısı Ercan Demir'in de aralarında bulunduğu 8 tutuksuz sanığın da hazır bulunduğu duruşmaya, tutuklu sanıklardan Ogün Samast ve Yasin Hayal ise hükümlü bulundukları cezaevinden Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katıldı. Öte yandan HDP İstanbul Milletvekili Garo Paylan'da duruşmaya izleyici olarak katıldı.
Duruşmada savunma yapan Demir, “Jandarma bağlantısını ortaya çıkartan benim. Saklanan bir takım şeyler var ve bunlar gündeme göre değişiyor. Mızrak artık çuvala girmiyor. Sahte belge tanzim edebilirsiniz, mahkemeyi kandırabilirsiniz ama kazanamayacaksınız. Bütün Türkiye’nin gözü bu davada. Heyet boşu boşuna meşgul ediliyor.”
Mahkeme Başkanı Canel Rüzgar, mahkemeye ulaşan evrakları okudu. Tutuklu sanıklar Ali Fuat Yılmazer ve Ramazan Akyürek ile bazı tutuksuz sanıkların avukatlarının, 'müdafiilikten çekildiklerine' dair mahkemeye dilekçe sundukları açıklandı. Duruşma, tutuksuz sanık Ercan Demir'in savunmasını yapmasıyla devam ediyor.
Duruşmaya, dönemin Trabzon Emniyet Müdürlüğü İstihbarat Şubesinde görevli Ercan Demir'in savunmasıyla devam edildi.
Demir, 'FETÖ' üyesi olduğu yönündeki iddiaları reddetti. Cinayetten önce, cinayeti Ogün Samsat’ın işleyeceğine dair bir bilginin kendisine ulaşmadığını belirten Demir, Jandarma’yı işaret etti.
Demir, “Jandarma bağlantısını ortaya çıkartan benim. Saklanan bir takım şeyler var ve bunlar gündeme göre değişiyor. Mızrak artık çuvala girmiyor. Sahte belge tanzim edebilirsiniz, mahkemeyi kandırabilirsiniz ama kazanamayacaksınız. Bütün Türkiye’nin gözü bu davada. Heyet boşu boşuna meşgul ediliyor.”
Demir, Trabzon Jandarması tarafından Dink’in öldürülmesinin hemen ardından, tetikçi Ogün Samast yakalanmadan önce hazırlanan ve cinayette kullanılan silahın markasının da yazılı olduğu tutanağı hatırlattı;
“Ogün yakalanmadan silahın markasını yazmışlar. Bir şey arıyorsanız buradan yürüyeceksiniz. Sonuca varacak yazışmalar yok. Eylemden önce, eylemde kullanılacak olan silahı nereden biliyorsunuz. İstanbul’da keşif yapıldığı söyleniyor. (Jandarma görevlilerini kastederek) Kimin keşif yaptığı, kimin İstanbul’a gittiği ortada. Dosyada var. Yanlış düzlemde götürülüyor. Ben daha önce söylemiştim. Buradan katil çıkmaz. Sahte yönlendirmeler ve bilgi notlarıyla bir yere varılamaz”
Demir savunmasında ayrıca, Erhan Tuncel’in görevden alınması işleminin mevzuata uygun olduğunu da iddia etti.
Duruşma öncesi Çağlayan’daki İstanbul Adalet Sarayı önünde açıklama yapan 'Hrant'ın Arkadaşları' üyesi bir grup, “Biz bitti demeden bu dava bitmez. Hrant için adalet için” yazılı pankart açtı. HDP Milletvekili Garo Paylan ve CHP Milletvekili Sezgin Tanrıkulu’nun da destek verdiği grup adına yapılan basın açıklamasında, cinayet günü Hrant Dink ile cinayetin faili Ogün Samast’ı izleyen jandarma görevlilerine değinildi.
Hrant Dink cinayetine ilişkin soruşturma kapsamında Trabzon Jandarma’dan 3 görevli daha gözaltına alındı, gözaltı sayısı 28’e çıktı. Aralarında dönemin Trabzon İl Jandarma Alay Komutanı Ali Öz de var. Gözaltına alınan Trabzon Jandarma İstihbarat Şube Müdürlüğü görevlilerinden Ergün Yorulmaz da tutuklandı.
Savcı: Dink cinayeti FETÖ’nün başlangıç eylemidir
Hrant Dink cinayeti soruşturmasında bir istihbaratçı tutuklandı