Dışişleri Bakanlığı'ndan Macron'a tepki: Fransa artık kendini dev aynasında görmekten vazgeçmeli

Dışişleri Bakanlığı'ndan Macron'a tepki: Fransa artık kendini dev aynasında görmekten vazgeçmeli

Dışişleri Bakanlığı, Fransa Cumhurbaşkanı Emmanuel Macron'un "Türkiye'nin Avrupa Birliği sularındaki ihlalleri cezasız bırakılamaz" açıklamasına tepki gösterirken, yapılan açıklamada "Fransa artık kendini dev aynasında görmekten vazgeçmeli, sağduyulu ve rasyonel politikalar izlemelidir. Libya'da darbecileri, Suriye'de teröristleri, Doğu Akdeniz'de ise "buranın tek sahibi benim" anlayışıyla hareket edenleri desteklemeyi bırakmalıdır" denildi.

TIKLAYIN - Fransa Cumhurbaşkanı Macron: Türkiye'nin AB sularındaki ihlalleri cezasız kalmayacak

Dışişleri Bakanlığı'nın açıklamasında şu ifadeler kullanıldı:

"Fransa, Doğu Akdeniz'de yaşanan gelişmeler bağlamında yaptığı her açıklama ve attığı her yanlış adımla tarafsızlığını ve istikrara katkıda bulunma şansını biraz daha kaybetmektedir.

"Libya bağlamında ise Fransa'dan, BM kararları çerçevesinde uluslararası camia tarafından tanınan meşru Hükümet ile bir yıldan fazla süredir başkenti ele geçirerek meşru Hükümeti devirmeye çalışan saldırgan arasında bir ayrım yapabilmesi beklenmektedir.

"Bu kapsamda Cumhurbaşkanı Macron'un beyanlarının ülkemiz nezdinde kıymeti harbiyesi yoktur. Türkiye'yi yaptırım diliyle tehdit etmek kimsenin haddi değildir ve hiçbir sonucu olmayacaktır. Fransa artık kendini dev aynasında görmekten vazgeçmeli, sağduyulu ve rasyonel politikalar izlemelidir. Libya'da darbecileri, Suriye'de teröristleri, Doğu Akdeniz'de ise "buranın tek sahibi benim" anlayışıyla hareket edenleri desteklemeyi bırakmalıdır. Zira bu politikalardan bugüne kadar bir sonuç alamadığını, bundan sonra da alamayacağını artık anlamış olmalıdır.

"Ülkemizce Doğu Akdeniz'de atılan her adım, uluslararası hukuk temelinde ülkemizin ve Kıbrıs Türklerinin meşru hak ve çıkarlarının savunulmasını hedeflemektedir.

"Türkiye, bu vesileyle bölgede barış, refah ve istikrarın tesisi amacıyla sürdürdüğü diyalog ve işbirliği çağrılarını tekrarlamakla birlikte, uluslararası hukuktan doğan bu haklarını korumakta tereddüt göstermeyecektir."