Dışişleri Bakanlığı, “Irak Meclisi’nin Türkiye'nin Musul'a bağlı Başika'daki askeri varlığının kabul edilmediğini” yönündeki açıklamasını kınadı. Irak Büyükelçisi’nin Dışişleri Baknalığı’na çağırılacağının ifade edildiği açıklamada “Yıllardır kabul edilmekte olan söz konusu tezkereye karşı ses çıkarmayan Irak Temsilciler Meclisi'nin, terörün Irak'ta ve Türkiye'de bu kadar can aldığı bir dönemde bunu yeni bir tasarrufmuş gibi gündeme getirmesini de manidar buluyoruz” denildi. Dışişleri Bakanlığı’ndan yapılan açıklama şöyle:
Irak Temsilciler Meclisi’nin 4 Ekim 2016 tarihinde aldığı kararı kınıyoruz. Özellikle söz konusu kararın Sayın Cumhurbaşkanımıza yönelik çirkin ithamlar içeren bölümünü şiddetle protesto ediyor ve kabul edilemez buluyoruz. Bu kararın, Türkiye’nin yıllardır her konuda yanında durduğu ve elindeki tüm imkanlarla destek olmaya çalıştığı Irak halkının büyük bölümünün görüşlerini yansıtmadığını düşünüyoruz. Türkiye, ulusal güvenliğine bir tehdit olarak gördüğü DEAŞ’la en başından bu yana kararlı bir mücadele sergilemekte, bu süreçte DEAŞ’la Mücadele Uluslararası Koalisyonu’nun kuruluşundan itibaren bir üyesi olarak Koalisyon'un çabalarını kuvvetli şekilde desteklemektedir. Türkiye, yıllardır Irak’tan kaynaklanan terör tehdidi nedeniyle binlerce vatandaşını kaybetmiş ve Irak’taki mezhepçi yaklaşımlar nedeniyle yaşanan istikrarsızlıkların doğrudan etkisinde kalmış olmasına rağmen, Irak’ın toprak bütünlüğünü, egemenliğini, istikrarını ve güvenliğini gerektiğinde büyük siyasi ve ekonomik bedelleri üstlenmeyi göze alarak en kuvvetli şekilde savunmuştur. Bugüne kadar Irak’a Türkiye’den kaynaklanan hiç bir tehdit olmamıştır. Irak Temsilciler Meclisi'nin söz konusu kararında bahsekonu TBMM tezkeresi yeni bir tasarruf değildir. Irak'ın kuzeyinden neşet eden PKK terör örgütü tehdidine karşı ilk defa 2007'de kabul edilmiştir. DEAŞ terör örgütünün ortaya çıkmasıyla birlikte bu örgütü ve Suriye'yi de kapsayacak şekilde genişletilmiştir. Yıllardır kabul edilmekte olan söz konusu tezkereye karşı ses çıkarmayan Irak Temsilciler Meclisi'nin, terörün Irak'ta ve Türkiye'de bu kadar can aldığı bir dönemde bunu yeni bir tasarrufmuş gibi gündeme getirmesini de manidar buluyoruz. Türkiye, ulusal güvenliğini tehdit eden terör örgütleriyle öz savunma hakkını kullanmak suretiyle gerçekleştirdiği mücadelede olduğu gibi, ortak bir geleceği paylaştığı Irak’ın egemenlik ve toprak bütünlüğünün korunması konusunda sergilediği ilkeli tutumunda da kararlılığını koruyacaktır. ITM’nin söz konusu kararından ve Iraklı bazı yetkililerin son dönemdeki ülkemizi suçlayıcı açıklamalarından duyduğumuz rahatsızlık ve tepkimiz, Bakanlığımıza davet edilen Irak’ın Ankara Büyükelçisine de iletilecektir. Iraklı yetkilileri, DEAŞ’la mücadelenin böylesine kritik bir döneminde, DEAŞ sonrası döneme yönelik çıkar hesaplarını bir kenara bırakmaya ve Irak ile bölgemizin iyiliği için ülkemizin kendilerine uzattığı dostluk ve yardım elini tutmaya davet ediyoruz.