Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Bardakoğlu, başka bir dilde hutbe ve vaaz verilmesi konusunda talep geldiği takdirde konuyu değerlendireceklerini söyledi.Bardakoğlu, basın mensupları için Başkanlık'ta düzenlediği iftar yemeğinde yaptığı açıklamada, kurum olarak açık ve şeffaf olmayı ilke edindiklerini ve son birkaç yıldır basınla güvene dayalı bir ilişki içinde olduklarını belirtti.
Bu ramazanda basın yayın organlarında dini konularda zihin bulandırıcı, magazinel yayınlara yer verilmemesini takdirle karşıladığını ifade eden Bardakoğlu, dinin herkes için önemli olduğunu, sükuneti, dinginliği ve iç huzuru sağladığını, sosyal sorunların çözümüne önemli katkılarda bulunduğunu söyledi.
Başkanlığın, 103 bin kişinin çalıştığı bir kurum olduğunu hatırlatan Bardakoğlu, bazı istenmeyen olaylarla karşılaşılabildiğini ancak eksiklikleri, kusurları en aza indirmeye gayret ettiklerini dile getirdi.
Bu ramazanda "Paylaşmak Güzeldir" sloganını benimsediklerini, 81 ilde, 80 bin camide bu temanın işlendiğini anımsatan Bardakoğlu, toplumda da böyle bir konunun işlenmesine ihtiyaç olduğunun anlaşıldığını belirtti.
Son yılların en önemli sorunlarından birinin de sorumsuz ve sınırsız dünyevileşme olduğuna dikkati çeken Bardakoğlu, bunun toplumları felakete sürükleyeceğini vurguladı.
Bardakoğlu, dünyevileşme karşısında denge çağrısı yaparak, ilimle irfanın, bilgiyle hikmetin birleştirilmesini istedi.
"İslam Dini'ni kavgadan, gerilimden, ayrılıktan uzak anlamak ve toplumsal birliğin temel harçlarından biri yapmak zorundayız" diyen Bardakoğlu, Orta Doğu'daki pek çok ülkede gerilim yaşandığını, geçmişte bir arada yaşayanların bugün ayrı gruplar halinde birbirini yok etmeye çalıştığına işaret etti.
Bardakoğlu, "Din iyi anlaşılmazsa ve iyi anlatılmazsa, din eğitimi iyi verilmezse ayrılık, gayrılığın da kavganın, gerilimin de adeta besleyicisi olabiliyor. Türkiye'de bu yanlışları hiç yapmadık ve yapmayız inşallah" dedi.
Diyanet İşleri Başkanlığı'nın kurulmasını "çok hayırlı ve önemli bir iş olarak" nitelendiren Bardakoğlu, "Cumhuriyet'in bir ayağını da böyle bir kurum üzerine oturttular. Böylece toplumda ayrılık, gayrılık yerine bilgiye, eleştiriye dayalı, bilimsel düşünceyi önemseyen, ama kendini geliştirmeyi de önemseyen bir kurum oluştu" diye konuştu.
Diyanet'in toplumun hassasiyetlerini gözönüne alan, toplumla kavga eden değil, toplumun önünde yürüyen bir kurum geleneğine sahip olduğunu vurgulayan Bardakoğlu, bu geleneği ilimle buluşturarak biraz daha ileri götürmeye gayret ettiklerini dile getirdi.
Kürtçe vaaz
Bardakoğlu, bir gazetecinin "Demokratik Açılım" çalışmaları çerçevesinden Başkanlığın Kürtçe vaaz ve hutbe verip vermeyeceği yönündeki sorusunu, "Gündemimizde Türkçe hutbe, Türkçe vaaz var başka da bir dil yok" şeklinde yanıtladı.
Bardakoğlu, talep gelmesi halinde konuyu değerlendireceklerini dile getirdi.
Bu sene, Suudi Arabistan'ın Türkiye'ye 74 bin hac kontenjanı verdiğini, bunu artırmak için ek kontenjan talep ettiklerini de bildiren Bardakoğlu, önümüzdeki bir kaç hafta içinde bunun kesinleşeceğini kaydetti.
Domuz gribinin haccı etkileyip etkilemeyeceği ile ilgili bir soru üzerine Bardakoğlu, Suudi tarafının dünyayı dinlediğini ve gerekli tedbirleri aldığını ifade etti.
Doktorların domuz gribinin daha çok gençleri etkilediğini, 65 yaş üzerine çok tesiri olmadığı yönündeki açıklamaları olduğunu belirten Bardakoğlu, "Belki küçük yaştaki çocuklara sınırlama getirilebilir. Biz de Sağlık Bakanlığımızın bu konuda vereceği bilgileri esas alacağız. Şu ana kadar herhangi bir yasak yok. Yasak olacağını da tahmin etmiyorum ama bazı tedbirler alınacak gibi görünüyor. Belki yaş sınırlaması gelebilir ama yaş sınırlaması yaşlılara gelmez. Daha çok çocuklar için gelebilir. Bu da bir ay içinde belli olur. Suudi Arabistan'dan bir açıklama gelirse hemen paylaşırız" dedi.