"Diyarbakır'daki terör saldırısının faili ayakkabısındaki kimyasal artık sayesinde teşhis edildi"

"Diyarbakır'daki terör saldırısının faili ayakkabısındaki kimyasal artık sayesinde teşhis edildi"

Milliyet gazetesi yazarı Tolga Şardan, Diyarbakır’da 8 polisin şehit olduğu bombalı saldırının failinin ayakkabısı ve elbiselerindeki kimyasal atıklar sayesinde tespit edildiğini belirtti. Saldırının ardından yapılan takipte, saldırının failinin, PKK tarafından kaçırılan bir müteahhitten çalınan arabayla saldırıyı gerçekleştirdiğinin anlaşıldığına vurgulayan Şardan, Diyarbakır’ın Lice ilçesi kırsalının bombalı saldırıların hazırlığının yapıldığı yer olduğuna dikkat çekti.

Şardan’ın bugün (6 Nisan 2016) yayımlanan “Bağlar saldırısı ve Lice kırsalı” başlıklı yazısı şöyle:

Tarih: 5 Nisan 1996. Tam 20 yıl önce. Türk Silahlı Kuvvetleri, Hava Kuvvetleri’ne ait uçaklar, Emniyet İstihbarat Dairesi, Polis Özel Harekat Timleri ile Jandarma birliklerinin katılımıyla “Atmaca Harekatı” için düğmeye basıyor. 

Atmaca Harekatı, Bingöl’ün Genç ilçesi ile Diyarbakır’ın Lice, Hani, Kulp ilçeleri arasındaki PKK kamplarına yönelik yürütülmüştü. 

Bu kamplarda, örgütün bombacıları, şimdi olduğu gibi yine büyük kentlerdeki bombalı saldırılarda kullanılan patlayıcı düzeneklerini hazırlayıp kuryelere teslim ediyordu. Bombacıların bulunduğu kamplar, harekatın daha ilk aşamasında, Diyarbakır Emniyeti Özel Harekat Şube Müdürü Behçet Oktay’ın öncülüğündeki özel timciler tarafından etkisiz hale getirildi. 

Türkiye’nin terörle mücadele tarihinde PKK’ya en ağır kayıpların verdirildiği bu harekat sonrasında, dönemin 7. Kolordu Komutanı Korgeneral Hilmi Özkök’e Genelkurmay Başkanlığı yolu açıldı. Özel Harekatçı rahmetli Behçet Oktay ise TSK Üstün Cesaret ve Feragat Madalyası ile ödüllendirilen iki emniyetçiden biri oldu. 

Atmaca Harekatı sonrasında, PKK, uzunca bir süre Lice kırsalındaki bombacı eğitim kamplarını kullanamadı. 

 

Bağlar saldırısı

 

Aradan tam 20 yıl geçmiş. Bugün gelinen noktada, PKK’nın Lice kırsalındaki bomba düzeneklerinin hazırlandığı kamplar yine aktif hale geçti. Üstelik artık bombalı paket veya çanta yerine, eylemlerde daha büyük etki yaratmak amacıyla “bombalı araçlar” hazırlanıyor. Bomba yüklü araçlar, saldırı talimatı verilen yerlere gönderilip patlatılıyor. 

Son dönemde PKK’nın arka arkaya gerçekleştirdiği bomba yüklü araç saldırılarında tüm işaretler ve deliller yine Lice’yi gösteriyor. Ankara’da bir ay içinde yaşanan iki eylemde kullanılan bombalı araçlar Lice kırsalında hazırlandı. Keza, geçen Perşembe Diyarbakır Bağlar’da 8 polisin şehit olduğu saldırıda kullanılan bomba yüklü aracın adresi de yine Lice kırsalı. 

Şu anda ülke genelinde nerelerde kaç bombalı araç var henüz tam sayısı bilinmiyor. Ancak, istihbarat birimlerinin bu araçları yakalamak için büyük çaba gösterdiği ifade ediliyor. 

Diyarbakır Emniyeti, son saldırının ardından başlattığı soruşturmada önemli bilgi ve bulgulara ulaştı. 

İstihbarat ve Terörle Mücadele Şubeleri’nce yapılan araştırmalar sonrasında, gözaltına alınan Abdurrahman Ç.’nin eylemi gerçekleştiren 2 kişiden biri olduğu anlaşıldı. 

Bağlar saldırısında, PKK’nın sözde kendi mahkemesinde yargılayıp para cezası kesmek istediği müteahhit M.İ.’nin aracı kullanıldı. 

 

Müteahhidin gasp edilen aracı

 

Eldeki bilgilere göre, PKK, 27 Mart günü müteahhit M.İ.’yi cezalandırmak adına Lice kırsalına çağırdı. Rehin alınan müteahhidin eşini arayan PKK, rehine parası talep ederken, M.İ.’ye ait beyaz Ford Focus marka araca el koydu. 

Örgüt, halen müteahhidi rehin tutarken beyaz araca bomba düzeneği yüklemesi yaptı. PKK’lı Abdurrahman Ç. Lice kırsalına gelerek bomba yüklü aracı alırken, kendisine yardım ettiği belirlenen 2. PKK’lı ise, Diyarbakır’daki bir kiralama şirketinden Peugeot 301 marka kiraladığı aracı da Lice kırsalına getirdi. 

Bu sırada, yaklaşık 400 kilo olduğu değerlendirilen patlayıcının bir bölümü, aracın bagajının dolu olduğu hissini vermemek için diğer araca aktarıldı. 

Her iki araç saat 14.00 sıralarında Lice’den hareket ederek eylem bölgesine ulaştı. Burada, 2. aracın bagajındaki patlayıcının tamamı beyaz Focus’ta tek parça haline getirildi. Şüpheli Abdurrahman Ç., aracı polis otobüsünün geçeceği yol üzerine 3-4 dakika içinde park ettikten sonra 100 metre ileride kendisini bekleyen ortağının yanına geçti. Polis aracının geçişi sırasında uzaktan kumandalı düzeneği ateşleyen eylemciler, aracın infilak etmesiyle birlikte diğer araca binerek yeniden Lice kırsalına döndü. Bombalı aracı patlatmak için düzenekteki butona bizzat basan kişinin, Abdurrahman Ç.’nin yanında bulunan ve PKK’nın kırsal kadrosunda faaliyet gösteren diğer şüpheli olduğu kesinlik kazandı.

Olayın ardından yapılan takip çalışmalarında, zanlı Abdurrahman Ç.’nin önce Lice’de 2 gün kaldığı belirlendi. Zanlının olaydan sonra eniştesini yanına çağırıp kız kardeşinin evine gitmek isterken Kocaköy ilçesinde yakalanarak gözaltına alındı. 

 

Elbise ve araçta bomba artıkları

 

Şüpheli Abdurrahman Ç.’nin üzerinde giydiği elbiseleri ve ayakkabılarını inceleyen kıriminal uzmanlar, önemli derecede kimyasal artık buldu. Ayrıca, kiralama şirketinden alınan ve polisin bulduğu 2. aracın bagajında da patlamada kullanılan kimyasal maddelerle örtüşen deliller elde edildi. 

Soruşturma kapsamında, PKK’ya yardım ve yataklık yaptığı gerekçesiyle müteahhit M.İ.’nin eşi, araç kiralama firmasının yetkilisi ve saldırıda kullanılan aracı müteahhit M.İ.’ye satıp parasının aldıktan sonra yasal süre içinde tescil devrini yapmayan kişi de gözaltına alındı. Üç zanlı çıkarıldıkları mahkemece, soruşturma kapsamında tutuklandı. 

Yeniden başa dönecek olursak, halen Diyarbakır’ın Bağlar, Sur ve Silvan ilçelerinde PKK’ya yönelik operasyonlar devam ediyor. Ancak, bombalı araçların yurt geneline sevkiyatının gerçekleştirildiği Lice kırsalı ile ilgili bir hareket gözükmüyor. 

Bombacı PKK’lıların barınmak için hangi köyleri kullandıkları, bağlantıları, telsiz görüşmeleriyle ilgili devletin istihbarat birimlerinin elinde yeterli bilginin bulunduğunu da ekleyelim.