'Diyarbakır'ın problemi bizim problemimiz'

Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ, Diyarbakır’ın içinde bulunduğu problemlerin kendi problemleri olduğunu söyleyerek, "Bu problemleri çözmek adına TSK’ya düşen ne varsa yapmaya hazırız" dedi. Genelkurmay Başkanı olduktan sonra ilk gezisini Diyarbakır’a gerçekleştiren Orgeneral İlker Başbuğ, yaptığı basın toplantısında önemli mesajlar verdi. Orgeneral Başbuğ, bölücü terör örgütüyle mücadelenin devletin tüm kolları ile halk, sivil toplum gibi kuruluşlarla yapılan bir toplum mücadelesi olduğunu belirterek, bu mücadelenin sosyo-kültürel, psikolojik, ekonomik ve alanları olduğunu söyledi. Terörle mücadelenin sürecinin kısalması için tüm alanlardaki mücadelenin eş zamanlı ve koordineli olarak yapılmasının zorunlu olduğunu vurgulayan Orgeneral Başbuğ, bu çerçevede dün Diyarbakır Valiliğinde sivil toplum örgütlerinin başkanlarıyla bir toplantı yaptığını ifade etti. Orgeneral Başbuğ, toplantıdaki dile getirilen görüşleri ilgili makamlara ve Milli Güvenlik Kurulu üyelerine aktaracağını kaydederek, "Bu konuların gerçekten değerli olduğunu biliyoruz. Bu çerçevede Diyarbakır çok önemli. Biz Diyarbakır’ın bu bölgede en önemli şehir olduğunu değerlendiriyoruz" dedi. "Diyarbakır’ın şuan içinde bulunduğu problemler bizim de problemimizdir" diye konuşan Başbuğ şöyle devam etti: "Bu problemleri çözmek adına TSK’ya düşen ne varsa yapmaya hazırız. Dün bize verilen bilgiler çerçevesinde önemli tespitlerden bir tanesi Diyarbakır nüfusunun yüzde 64’ünün 24 yaşın altında olması. Bu çok önemli bir rakam. Eğer bu yüzde 64’ü teşkil eden 24 yaşın altındaki nüfusu gerçekten etkin ve iyi kullanabilirsek dünya ülkelerinin hele Avrupa ülkelerine baktığınız zaman gıpta edilecek bir potansiyel var. Bu geleceği gösteriyor. Eğer bu genç nüfusu iyi kullanabilir, iyi eğitebilirseniz Diyarbakır’ın geleceği çok parlaktır. Başarısız olursanız maalesef terörle bağlantı açısından da bazı sorunları getirmeye aşikar." Orgeneral Başbuğ, bu yaş grubu içinde bölücü terör örgütüne karşı hassas olan 14 ve 18 yaş grubunun da bulunduğuna işaret ederek bu kesime devletin ve STK’ların aldığı tedbirlerle nitelikli iyi bir meslek eğitimi verilmesi durumunda bölücü terör örgütünün etkisiz hale getirilme sürecini beklenenden aşağı çekmenin mümkün olabileceğini vurguladı. Başbuğ, sivil toplum temsilcilerinden GAP’ın Eylem Planı konusunda ümit var olduğu izlenimi aldığını da söyledi. Terör örgütü kırılma noktasındaPKK’nın ilk eyleme başladığı 1984’ten bu yana 24 yıl geçtiğini,bu süre içinde 6 bin 500’ü güvenlik görevlisi, 5 bin 600-5 bin 700’ü vatandaş olmak üzere 30-35 bin kişinin öldüğüne işaret eden Orgeneral Başbuğ, "Bu terörün bölgeye yarattığı ekonomik zararı ise apaçık ortada. Kimse yanlış değerlendirmesin. Bir ülkenin güvenliği mali kaynaklarla ölçülemez. İlk önce ülkenin güvenliği önemlidir. Bu ülkenin korunması için kaynak harcanaksa harcanak. Önemli olan bu terör olayını bu bölücü terör örgütü belası. Türkiye’nin başına bela olmasaydı, bu kaynaklar bu bölgeye gidecekti. Konuştuğumuz kaynaklar nerdeyse yüz milyarca dolarla ifade edilen bir kaynak, bir para" dedi. Başbuğ, 90’lı yıllarla karşılaştırma yapıldığında bölgedeki güvenliğin memnuniyet verici bir noktaya geldiğini belirterek şöyle dedi: "Bugün gelinen noktada artık bölücü terör örgütü bir kırılma noktasına doğru gidiyor, kayıyor. Önemli olan biz devlet olarak, millet olarak, ülke olarak, bütün kurum ve kuruluşlarıyla bu kırılma noktasına giden terör örgütüne daha ağır darbeyi vurmak için elbirliğiyle, bütün devletimizin kurum ve kuruluşlarıyla, halkımızla, sivil toplum örgütleriyle koordineli, işbirliğiyle ve omuz omuza bu mücadeleyi daha da artan bir yoğunlukla götürmek zorundayız. Herkes bizden bunu bekliyor. Güvenlik alanındaki mücadele güvenlik kuvvetlerine ait bir sorumluluktur. Bu alanda güvenlik kuvvetlerimiz artan bir karalılıkla ve şiddetle bölücü terör örgütüne karşı mücadelesi sürdürmektedir ve bundan kimsenin şüphesi olmamalıdır. Bu bölücü terör örgütü etkisiz hale getirilinceye kadar da bu mücadele aynen aynı kararlılıkla devam edecektir." Irak’ın kuzeyine yönelik sınır ötesi operasyonun yapıldığı Aralık 200’den bu yana TSK’nın bölücü terör örgütüne karşı yürüttüğü mücadelede ayrı bir safha açıldığını ifade eden Orgeneral Başbuğ, yapılan hava operasyonun diğer ülkelerin hava kuvvetleri tarafından gıpta ile izlendiğini söyledi. 2008’in Şubat aylında yapılan operasyonun da “askeri literatüre geçen örnek bir harekat” olduğunu belirten Başbuğ, “Türk ordusunun dostları bununla iftihar etti. Biraz düşman olanlar da gerekli mesajı aldılar” dedi. Başbuğ konuşmasını, “Diyarbakır bizim için çok önemli. Diyarbakır alınacak önlemlerle layık olduğu gelinmesi gereken ama maalesef geç kalınan yerine bir an önce gelmesidir” diye bitirdi.