*Doç. Dr. Murat Batı
2021 yılına ilişkin emlak vergisinin ilk taksiti Mayıs ayı sonuna kadar gayrimenkulün bulunduğu yer ilçe belediyesine ödenmesi gerekmektedir. Ancak bazı şartlara sahipseniz ve isterseniz emlak vergisini ödemeyebilirsiniz. Daha da önemlisi bahsedilen şartları daha önceki dönemlerde de taşıyorsanız, ödediklerinizi iade de alabilirsiniz. Bu yazı; “ev/mesken/konutlar” için kaleme alındı.Konuta ilişkin emlak vergisinin ödenmemesi için kişilerin bazı şartları taşıması ve konutun bazı özelliklere sahip olunması şartı vardır. Gelin bu şartları birlikte inceleyelim..
Konuta ilişkin emlak vergisinin ödenmemesi için Emlak Vergisi Kanunu m.8 uyarınca aşağıda sayılan kişiler arasında bulunulması gerekmektedir. Bunlar;a) Gazilerb) Engelliler. c) Şehitlerin dul ve yetimlerid) Hiçbir geliri olmayanlar/işsizlere) Sadece Türkiye’de kanunla kurulu bir sosyal güvenlik kurumundan emekli, dul, yetim, ölüm ve maluliyet aylığından ibaret bulunanlar;
Bu kişilerden; gaziler, engelliler ve şehitlerin dul ve yetimlerin başka bir geliri olsa dahi bu muafiyetten yararlanabilirken, işsizler ile emekli gibi sosyal güvenlik kurumundan aylık alanların kira ticari kazanç gibi başka bir gelirinin olmaması gerekmektedir. Yani gaziler, şehit dul ve yetimleri ile engelliler çalışsalar dahi ya da faiz geliri olsa dahi ya da şirket ortağı olsalar dahi sahip oldukları 200 m2’yi aşmayan tek konut için emlak vergisi ödemezler. Bu kişilerin kim olduklarını detaylandıralım;a) Gaziler ile şehitlerin dul ve yetimlerine ilişkin; gaziler ile şehitlerin dul ve yetimleri sahip oldukları konuttan dolayı emlak vergisi ödemezler. Bu kişilerin ayrı bir gelirlerinin olması bu uygulamadan yararlanmalarına engel değildir. Koşulumuz; gaziler ile şehitlerin dul ve yetimlerine ait Türkiye’de TEK konutu olacak ve bu konut 200 m2’yi geçmeyecek. Başka bir gelirinin olması önemi yoktur.Örnek 1; Bir şehidin oğluna ait İstanbul Bakırköy’de 140 m2 tek konut bulunmaktadır. Bu kişi aynı zamanda market işletmektedir. Başka bir geliri olsa dahi bu uygulamadan yararlanacaktır. Yani sahip olduğu konut 200 m2’den küçük olduğu için emlak vergisi muafiyetinden yararlanacaktır.
b) Engelliler; Engelliler sahip oldukları konuttan dolayı emlak vergisi ödemezler. Bu kişilerin ayrı bir gelirlerinin olması bu uygulamadan yararlanmalarına engel değildir. Bu kişiler engelli kartlarını belediyeye ibraz etmeleri yeterlidir. Engelli kartı olmayanlar için ise tam teşekküllü hastane raporunu belediyeye sunmaları yeterlidir. Engelli sayılma oranı ise en az %40’tır. Bazı belediyeler oranı yüksek tutuyor. Hata yapıyorlar, uyarınız belediye yetkililerini. Koşulumuz; Engellilere ait Türkiye’de TEK konutu olacak ve bu konut 200 m2’yi geçmeyecek. Başka bir gelirinin olması önemi yoktur.
Örnek 2; %90 görme engelli Sacide Hanıma ait İstanbul Suadiye’de 180 m2 tek konut bulunmaktadır. Sacide Hanım aynı zamanda Bir üniversitede ücret karşılığı çalışmaktadır. Başka bir geliri olsa dahi bu uygulamadan yararlanacak yani sahip olduğu konut 200 m2’den küçük olduğu için sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanacaktır.
c) Hiçbir geliri olmayanlar; 18 yaşını doldurmuş kişilerin ticari, zırai, doktorluk gibi serbest meslek kazancı, ücret, 2021 yılı için 53 bin TL’yi aşmayan faiz/repo kazancı, tutar ne olursa olsun kira gibi geliri olmayanlar sahip oldukları 200 m2’yi aşmayan tek konut için sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanırlar. Yani emlak vergisi ödemezler.Örnek 3; 19 yaşında işsiz ve başka da geliri olmayan Berke sahip olduğu 150 m2’lik tek konut için emlak vergisi ödemeyecektir.
Dikkat; hiçbir geliri olmayıp ve 18 yaşını doldurmamış olup mülkiyetinde bulunan tek konut için muafiyetten yararlanılamaz. Ama bu çocuğa bakmakla yükümlü olan veli ya da vasinin de hiçbir geliri yok ise o zaman çocuğa ait olan bu konut için sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanılır.
Örnek 4; Babası ölen 6 yaşında Cemal’e 120 m2 bir konut kalmıştır. Velisi olan annesinin de hiçbir geliri yoktur. Bu durumda Cemal 18 yaşını doldurmamasına rağmen sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanacak yani emlak vergisi ödemeyecektir.
18 yaşını doldurmamış ya da doldurmuş kişi ölen anne/babasından dolayı aylık alıyorsa yine sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanacaktır.
Hiçbir geliri olmayanların bu muafiyetten yararlanabilmeleri için bu durumu belediyeye bildirmeleri ve akabinde hiçbir geliri olmadıklarına ilişkin belediyeden alacakları ya da 44 seri nolu Emlak Vergisi Genel Tebliği ekinde yer alan "Hiçbir Geliri Olmayanların Tek Meskenlerine Ait Taahhüt Belgesi”ni doldurup vermeleri gerekmektedir. Ayrıca ikametgâhının bulunduğu yer vergi dairesinden vergi mükellefiyetinin olmadığına, Emekli Sandığı/Bağkur/SGK’dan sigortalı olmadıklarına ilişkin belgeleri de aynı belediyeye vermeleri gerekmektedir. Yeşil kart, Emekli Sandığı/Bağkur/SGK’dan alınan belge yerine geçer ayrıca Emekli Sandığı/Bağkur/SGK’dan belge almalarına gerek yoktur. Ancak 57 Seri No.lu Emlak Vergisi Kanunu Genel Tebliğinde; belediyelerce sunulan bilgilerin teyit edilmesi hatta tapu kayıtları, emeklilik durumlarını da sorgulamaları gerektiği belirtilmiştir. Yani “siz belediyeye durumunuzu yazılı olarak bildirin belediye teyit eder” diyor. Ama siz yine de takibi bırakmayanız derim.
d) Sosyal Güvenlik Kurumlarından aylık alanların durumu: Türkiye’de kanunla kurulmuş olan sosyal güvenlik kurumlarından emekli, yaşlılık, malullük, dul, yetim ve ölüm aylıklarını kapsamaktadır. Yani bu aylıklardan birini alanlar emlak vergisi ödemeyebilir. Özetle bu madde, sadece emeklileri kapsamamaktadır.Bunun için ilk şartımız aylık alınan kurumun Türkiye’de kanunla kurulmuş bir sosyal güvenlik kurumu olmasıdır. Emekli Sandığı, SSK, Bağkur, TOBB’un Emekli Sandığı Vakfı gibi kurumlardan aylık alınması gerekmektedir. Konuyu sadece emekli aylığı olarak görmemek lazım. İkinci koşul bu kişilerin gelirleri, bu kuruluşlardan elde edilen aylık gelirinden ibaret olunmasıdır. Yani kiralardan, avukatlıktan, ara sıra da olsa doktorluk hizmetinden, market işletmeciliği gibi ticari bir faaliyetten bir gelirinin olmaması gerekmektedir. Ancak faiz, repo gibi kazanç varsa ve bu tutar 2021 yılı için 53 bin TL’yi (2020 yılı için 49 bin TL) aşmazsa sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanabilir. Aşarsa yararlanamaz.Örnek 5; Ankara Eryaman’da 170 m2 tek konuta sahip emekli Ahmet Amca SGK emeklisi olup yıllık 25 bin TL faiz gelirinden başka geliri bulunmamaktadır. Buna göre Ahmet Amca elde ettiği faiz geliri 53 bin TL’yi aşmadığı için hiçbir geliri yok sayılacak ve sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanacaktır.
Örnek 6; Bağkur emeklisi Erol Amca, emeklilik sonrası bir market açarak işletmeye başlamıştır. 2021 yılında yıllık 25 bin TL gelir elde etmiştir. Erol Amca market işletiminden dolayı gelir elde ettiği yani ticari kazanç elde ettiği için (tutar (TL) ne kadar olursa olsun) sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanamayacaktır.
Diğer koşul sosyal güvenlik kurumundan aylık alanın konutunun tek olması, bu konut brüt 200 m2’yi geçmeyecek ve bu konut Türkiye’de bulunacak. Ancak gelir getirmeyen dükkân, arsa, arazi varsa gelir getirmemek şartıyla bu muafiyetten yararlanılabilir.
Örnek 7; İstanbul Üniversitesi'nden emekli Profesör Binhan Hoca'nın emekli aylığı dışında başka geliri yoktur. Binhan Hoca'ya ait Ayvalık’ta bir arsa bulunmaktadır. Bu arsayı herhangi bir kimseye kiraya vermemiştir. Buna göre Binhan Hoca sahip olduğu tek konut için sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanacaktır.
Sosyal güvenlik kurumlarından aylık alan kişilerin eşi, anne/babasının, çocuklarının, kardeşlerinin vs gelirlerinin olması sosyal güvenlik kurumdan aylık alan kişiyi etkilemeyecektir.
Örnek 8; SGK’dan emekli Ayşe Hanım'a ait tek konut bulunmaktadır. Eşi Ahmet Bey ise banka müdürü olup aylık yüklü bir maaş almakta, ayrıca Ahmet Beye ait ve kirada 2 konut 2 de dükkân bulunmaktadır. Bu durum Ayşe Hanımı bağlamayacak olup sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanacaktır.
Eşler aynı tek konuta hisseli sahiplerse, hisseleri orandan sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanabilirler. Konuta hisseli sahip olunması halinde ise evin toplam brüt alanı dikkate alınacağından, toplam brüt alan 200 m2’yi aşarsa, bu muafiyetten yararlanılmayacaktır. Örneğin emekli olan eşi ile birlikte satın aldığı 300 m2’lik konuttan dolayı eşiyle birlikte yarı yarıya ortak olan eş, kendi hissesine isabet eden metre kareyi değil evin brüt toplamı dikkate alınarak değerlendirileceğinden bu muafiyetten yararlanamayacaktır. Örnek 9; SGK’dan emekli aylığı dışında geliri olmayan Ayşe Hanım ile hala bir kurumda ücret karşılığı çalışan eşi Ali Bey yarı yarıya hisseli 180 m2 konut için yıllık 1.800 TL emlak vergisi ödenmektedir. Ayşe Hanım kendisine isabet eden yani ödenen tutarın yarısını (900 TL) sıfır oranlı emlak vergisinden yararlandığı için ödemeyecektir. Diğer yarısını ise Ali Bey ödeyecek ve yıllık 1.800 TL yerine toplamda sadece 900 TL emlak vergisi ödenecektir. Yani ev hanımı Ayşe Hanım ile çalışan eşi yarı yarıya hisseli 180 m2’lik bir konut için (brüt alan 200 m2’yi aşmadığından) çalışan eş hissesi oranında emlak vergisini öderken ev hanımı Ayşe Hanım hissesine isabet eden kısım için emlak vergisi ödemeyecektir.Ev hanımı Ayşe Hanım iki ayrı eve düşük oranlı da olsa hisseli sahipse muafiyetten yararlanamayacaktır. Duayen vergi hukukçu hocamız rahmetli Prof. Dr. Şükrü Kızılot’un bir yazısında dediği gibi; “iki yarım hisse bir ev etmesine rağmen yasa bunu kabul etmiyor.”Gerçekten de öyle "iki yarım bir etmiyor bazen."
Kat irtifaklı arsa tapusu olan konut sahipleri de bu muafiyetten yararlanır. Sıfır oranlı emlak vergisi için, binaya ait iskân belgesinin alınması şartı yoktur.Ve daha da önemlisi, İstanbul’da çok fazla olan sadece arsa tapulu konutlar için de bu hükümlerden yararlanılır.
Dikkat; yabancı bir Sosyal Güvenlik Kurumundan emekli olan kişi muafiyetten yararlanamaz. Kanun hükmüne göre “Kanunla Kurulan Sosyal Güvenlik Kurumları” ibaresinden yola çıkarsak hayır yararlanamaz. Yani İngiltere’ye çalışmak için giden Fuat amca orada emekli olup Türkiye’ye dönerse Türkiye’de sahip olduğu konut için emlak vergisi ödeyecektir. Yani yabancı ülkelerde kurulan bu gibi sosyal güvenlik kuruluşlarından emekli olan kişilerin, Türkiye’de brüt 200 m2’yi geçmeyen tek meskene sahip olsalar bile, bina vergisi indiriminden yararlanmaları mümkün değildir
Hemen söyleyeyim “evet”… Kira geliri elde edilmesi muafiyetten yararlanmaya engeldir. Kira tutarı önemli değildir. Ne kadar olursa olsun muafiyetten yararlanamayacaksınız. Ancak sahip olduğunuz evi kiraya verip siz de kiraya çıkarsanız o zaman muafiyetten yararlanabilirsiniz. Ama sahip olunan tek konutu kiraya verip başkasının evinde kira vermeden oturulursa o zaman kira geliri var kabul edilir ve muafiyetten yararlanılamaz.Örnek 10; Emekli aylığından başka geliri olmayan SGK’dan emekli Derya Hanım oturduğu evi kiraya verip sahilde daha ferah bir daireyi kiralayarak oraya taşınmıştır. Bu durumda Derya Hanım muafiyetten yararlanmaya devam edecektir.
Örnek 11; Emekli aylığından başka geliri olmayan SGK’dan emekli Zühal Hanım oturduğu evi kiraya verip oğlunun yanına ve oğlunun sahip olduğu eve taşınmıştır. Bu durumda Zühal Hanım, kira geliri olduğu gerekçesiyle muafiyetten yararlanmayacaktır.
Örnek 12; Emekli aylığından başka geliri olmayan SGK’dan emekli Nesrin Hanım oturduğu evi kiraya verip kızının yanına ve kızının da kira ödediği eve taşınmıştır. Bu durumda Nesrin Hanım, kira geliri olduğu gerekçesiyle muafiyetten yararlanmayacaktır.
Örnek 13; Emekli aylığından başka geliri olmayan SGK’dan emekli Nazmi Amca oturduğu evi kiraya verip kızının yanına ve kirayı da Nazmi Amcanın üstlendiği eve taşınmıştır. Bu durumda Nazmi Amca muafiyetten yararlanmaya devam edecektir.
Eşin, anne, babanın ya da çocukların gelir durumu muafiyetten yararlanmanıza engel değildir. Mükellefiyet şahsa bağlı olduğundan eşinizin, annenizin, babanızın, çocuklarınızın ya da kardeşlerinizin durumu sizin muafiyetten etkilenmenizi etkilemez. Örnek 14; Emekli öğretmen Ali Bey ve aktif/hala çalışan eşi Profesör Ayşe hoca, Ali Beye ait Sarıyer’de 180 m2’lik bir konutta mühendis oğluyla birlikte oturmaktadırlar. Ali Beyin emekli maaşı dışında başkaca geliri bulunmamaktadır. Ancak Prof.Dr.Ayşe Hanımın mülkiyetinde aktif kira getiren 3 dairesi, 2 dükkanı, bankada yüklüce mevduatı ve bir ticari şirkette ortaklığı, mühendis çocuğa ise ait kirada 2 daire bulunmaktadır. Ali beyin mülkiyetinde olan ve ailecek oturdukları Sarıyer’deki bu konut için Ali Bey emlak vergisi muafiyetinden yararlanacaktır.
Ev hanımlarının da hiçbir gelirleri yok ise bunu belediyeye "Hiçbir Geliri Olmayanların Tek Meskenlerine Ait Taahhüt Belgesi”ni doldurup verirlerse muafiyetten yararlanabilirler. Ancak ev hanımının, yukarıda sayıldığı gibi hiçbir gelirinin, sahip olduğu konutunun da kirada olmaması gerekmektedir. Örnek 15; Hiçbir geliri olmayan ev hanımı Fatma Hanım sahip olduğu 190 m2 konutta banka müdürü eşi ve öğretmen kızıyla birlikte oturmaktadır. Başka geliri olmayan ev hanımı Fatma Hanım sıfır oranlı emlak vergisinden yani muafiyetten yararlanacaktır.
Sahip olunan binanın, hem mesken yani konut olması hem tek mesken olması ve hem de brüt 200 m2’yi geçmemesi şarttır. Bu üç şart birlikte sağlanacaktır. Bu koşul gaziler, engelliler, şehitlerin dul ve yetimleri, işsizler ve sosyal güvenlik kurumundan aylık alan HERKES için geçerlidir. Kanun maddesinde yer alan indirimli bina vergisi uygulaması, sadece mesken (konut) vasıflı binalar için uygulanmaktadır. Bu nedenle, konut olmayan ya da konut vasfını kaybeden binalar için indirimli bina vergisi oranı uygulanması mümkün değildir. Maliye Bakanlığı’nın verdiği bir özelgede; fiilen de olsa işyeri olarak kullanılan binanın konut vasfını kaybettiği gerekçesiyle bu indirimli orandan yararlanamayacağı belirtilmiştir.Konutun belli bir kısmı, depo, dükkân gibi bir şekilde başkasına kullandırılsa bile “konutumuz” konut vasfını kaybettiğinden hem de kira geliri alındığı varsayımıyla bu indirimden yararlanılamayacaktır. Yani emlak vergisi ödenecektir. Örnek 16; SGK emeklisi Ahmet Amcanın emekli maaşından başka bir geliri bulunmamaktadır. Emekli ikramiyesi ile tasarruflarını biriktirip bir apartman dairesi almıştır. Odalardan birini binanın altında bulunan kırtasiyeye depo olarak kullanması için aylık 500 TL’ye kiraya vermiştir. Emlak vergisi ödeyecek mi? Bir odayı dahi kiraya verdiği için, konut, “konut vasfını” kaybettiğinden emlak vergisi ödeyecektir. Özetle bir binanın kısmen veya tamamen mesken olarak kullanılmaması ya da mesken dışında bir amaca tahsis edilmesi halinde indirimli bina vergisi oranı (sıfır) uygulamasından faydalanabilmesi mümkün değildir.
Ev hanımlarının 200 m2’yi aşmayan tek bir konutu var ise ve babadan, eşten kalan aylık ve/veya 2021 yılı için 53.000 TL’yi aşmayan faiz geliri hariç başka da geliri yok ise ve kocasının ne iş yaptığına bakılmaksızın emlak vergisi ödemeyecektir. Ancak ikinci bir evi olursa ikisi için de emlak vergisi ödemek zorundadır. Bu durumda iki konut için de emlak vergisi ödemek zorunda kalacaktır.
Bu muafiyetten yararlanacak olanın başka geliri olmadığını ispatlaması gerekmektedir. Hiçbir gelirden kasıt; kişinin lokanta işletmeciliği gibi ticari, zırai, avukatlık gibi serbest meslek faaliyeti, faiz geliri ya da kira geliri olmaması gerekmektedir. Ancak faiz, repo gibi kazancı var ise ve bu tutar da 2021 yılı için 53.000 TL’yi aşmıyorsa yararlanabilir. Aksi takdirde yararlanamaz.Örnek 17; 120 m2’lik tek konutu olan emekli Ahmet amcanın emekli maaşından başka geliri yoksa ve bu evde oturmazsa bile emlak vergisi ödemeyecektir. Ama Ahmet amca emekli maaşı yetmiyor diye öteberi satmak için bir dükkân açarsa artık emlak vergisi muafiyetten yararlanamayacaktır. Dükkân açmayıp bir lokantada garsonluk da yapsa yine emlak vergisini ödeyecektir.
Bu koşul gaziler, engelliler, şehitlerin dul ve yetimleri, işsizler ve sosyal güvenlik kurumundan aylık alan HERKES için geçerlidir. Bu kişilerin TEK konuttan başka bir konutu da varsa hiçbir konutu için sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanamaz. Örnek 18; SGK’dan emekli Ali Beye ait 110 m2 bir konutun yanında aynı zamanda %20 hisse ile başka bir konuta daha sahiptir. Bu durumda hiçbir konutu için sıfır oranlı emlak vergisinden yararlanamayacaktır. İlginç olan şudur ki; ikinci eviniz varsa muafiyetten yararlanamıyorsunuz ama tek konutun yanında GELİR GETİRMEYEN arsa, arazi ve de depo vs varsa muafiyetten yararlanabiliyorsunuz. Tek konutu olup da gelir getirmeyen depo, samanlık, arsa ya da arazisi de olanlar konut için bu muafiyetten yararlanabilecektir. Bunun tek istisnası engellilere, gazilere, şehitlerin dul ve yetimlerine ilişkindir. Türkiye sınırları içinde brüt 200 m2’yi geçmeyen tek meskeni veya tek meskende hissesi bulunan engelliler, gaziler ile şehitlerin dul ve yetimlerinin emlak vergisi muafiyetten yararlanabilmesi için herhangi bir faaliyet veya gelir şartı aranılmayacaktır. Bunlar her hal ve takdirde emlak vergisi muafiyetinden yararlanacaklardır. Yani gazi iseniz ve 200 m2’yi geçmeyen tek meskeniniz varsa isterseniz holding sahibi olun söz konusu konuta ilişkin emlak vergisi ödemeyeceksiniz.Buradaki gelir getirmeyen ifadesini, niteliği bakımından karine olarak gelir getirmesi mümkün olmayan taşınmaz olarak anlamak gerekmektedir. Aksi takdirde normalde kira geliri getiren bir işyerinin bir müddet için boş kalması durumunda gelir getirmeyen bir işyerinden söz edilmesi mümkün değildir.
Emekli olan kişi emeklilik sonrası çalışmaya devam ederse emlak vergisi ödeyecektir. Yani bu muafiyetten yararlanmayacaktır. Bunun istisnası ise bu kişilerin engelli, gazi ya da şehitlerin dul ve yetimleri olmasıdır. Yani bir engelli emekli olduktan sonra çalışsa da yine emlak vergisi ödemeyecektir. Yani engelli kişinin ne kadar geliri olursa olsun 200 m2’yi aşmayan tek konutu için emlak vergisi ödemeyecektir.
Böyle bir şart bulunmamaktadır. Yani başkasının kullanımına bıraksanız bile emlak vergisi ödemenize gerek yok. İndirimli vergi oranının uygulanması için meskende bizzat oturma şartı aranmamaktadır. Bu nedenle, sahip olduğu büyüklüğü 200 m2’yi geçmeyen tek meskeni boş tutan, kiraya veren veya bedelsiz olarak bir başkasının kullanımına bırakarak başka bir konutta kirada oturanlarda diğer şartları taşımaları kaydıyla indirimli vergi oranından faydalanabileceklerdir. Kiraya verilen evin kira gelirinin, kiralanan ev için ödenen kira tutarından fazla olmasının önemi yoktur.
Cevap vereyim; hayır. Kiradan elde edilen gelir nedeniyle başka bir geliri bulunmama şartı çiğnenmiş olacağından muafiyetten yararlanamayacaklardır. Yani tek meskeni kiraya verdik siz de kiraya çıkarsanız muafiyetten yararlanabilirsiniz. Ama tek meskeninizi kiraya verdiniz eşinizin kaldığı lojmana onun yanına taşınırsanız emlak vergisini ödeyeceksiniz. Verilen özelgeler de bu yöndedir.
İstisnadan yararlanma hakkı takip eden yıldan itibaren başlar. Örneğin 2020 yılında emekli olduysanız 2020’de emlak vergisini ödemeniz gerekmektedir. Ancak 2021’den itibaren muafiyetten yararlanabileceksiniz. O yüzden Mayıs ayı sonuna kadar belediyeyi ziyaret etmeniz lehinize olacaktır.
Yazlık evlerde ara sıra gidilip oturuluyorsa her şekilde emlak vergisi ödenmesi gerekmektedir. Ancak yazlık evde yaz kış devamlı oturuluyorsa bunun için yukarıda şartları taşımaları halinde emlak vergisi ödenmeyecektir. Örneğin emekli bir amca Ege sahillerinde bir yazlık ev alıp artık kalan ömrünü orada tamamlamak için gidip oraya yerleşirse ve bu ev de 200 m2’yi aşmıyorsa ve amcanın ticari, zırai, serbest meslek, kira geliri gibi bir kazancı da yok ise emlak vergisi ödemeyecektir.
Geliri, kanunla kurulan sosyal güvenlik kurumlarından aldıkları aylıktan ibaret bulunanlar bu vergi avantajından yararlanabilecekler. Yani ev hanımı Ayşe teyze eşi öldükten sonra eşinden kalan evde ikamet etmekte ve eşinden dolayı aylık alırsa ve yukarıda sayılan diğer şartları da sağlarsa emlak vergisi ödemeyecektir.
Evet, geçmişe yönelik 5 yıl için iade alınabilir. 2010 yılında emekli oldunuz, başkaca bir geliriniz yok ve 200 m2’yi aşmayan bir konutunuz var ve bu konut için 2010 yılından bu yanadır da emlak vergisi ödediniz. Geçmişe yönelik 5 yıl için ödediklerinizi iade alabilirsiniz. 2016 sonrası yıllarda ödenen emlak vergisi iade alınabilirken maalesef şartları taşısanız bile 2016 öncesi ödenenler iade alınamamakta. İade almak için evin bulunduğu yerin ilçe belediyesine gidip istenilen belgelerle birlikte dilekçe vermeniz kâfidir.
__________________________________________________________________________________________________