Yozgat'ta doğum yapan ve kanaması durması için elektrikli ısıtıcıyla sıcak tutulmak istenirken 2 bacağı yandığı iddia edilen kadın, hayatını kaybetti. Kırşehir'in Çiçekdağı ilçesine bağlı Köseli beldesinde oturan Zeynep Sağlam (21), 1 Kasım 2012 tarihinde eşi Ercan Sağlam ile hamilelik döneminde sürekli gittiği Yozgat'taki özel bir hastaneye geldi. Burada 3 Kasım 2012'de sezaryenle Mehmet Baran adını verdikleri bebek dünyaya getiren Zeynep Sağlam'ın kanamasını durdurmak için önce rahmi alındı, ardından elektrikli ısıtıcıyla vücut ısısı dengede tutulmaya çalışıldı. Bu sırada bacaklarında 3. derece yanık oluşan edilen Sağlam, ambulansla Kayseri'deki Erciyes Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi'ne sevk edildi. Yoğun Bakım Ünitesi'nde yanık, hipotansiyon, zatürre, akut böbrek yetmezliği ve solunum yetmezliği tedavisi gören Zeynep Sağlam, 74 gün sonra hayatını kaybetti.
Zeynep Sağlam'ın kayınpederi Köseli Belediye Başkanı Mehmet Sağlam, oğlu Ercan Sağlam'ın daha kaliteli sağlık hizmeti alacaklarını düşünerek eşinin özel hastanede doğum yapmasını sağladığını söyledi. Doğumun ardından kanaması durmayan gelininin rahminin de alındığını, ardından Kayseri'ye sevk edildiğini anlatan Sağlam, şunları kaydetti: “Kayseri'deki doktorlar, gelinimin bacaklarında 3. derece yanık olduğunu söyleyince şaşırdık, şok olduk. Hasta kabul edilirken düzenlenen rapora, 'hasta teslim alındığında sol bacağı tamamen, sağ bacağında da yaklaşık 10 santim boyunda yanık olduğu görüldü. Getiren sağlık görevlilerine sorulduğunda ısıtıcıya bağlı olduğu belirtildi' yazılmış. İnsan ölebilir, herkesin başına gelebilir. Doğumdan sonra yanık kangrene çevirdi. Bacağını keseceklerdi, kestirmedik. 'Gençtir' dedik, keşke kestirseydik. Bir hastada bu kadar yanık nasıl meydana geldi? Benim çocuğum doğumdan ölmedi, yanıktan öldü. Biz yandık, başkalarının canı yanmasın. Torunum annesini ememedi. Gelinim daha 20 yaşındaydı.”
Zeynep Sağlam'ın eşi Ercan Sağlam (22) ise kendisinin doğumu sırasında annesinin öldüğünü, oğlunun da benzer kaderi paylaştığını söyledi.Yaklaşık 15 ay önce evlendiği eşini Kayseri'deki tedavisi boyunca hiç yalnız bırakmadığını ve çektiği acıya şahit olduğunu anlatan Sağlam, şöyle konuştu: “Eşimin sağ bacağındaki yanık, topuk kemiğine kadar ulaşmış. Ona bir çare bulamadılar. Ayağının kesilebileceğini söylediler. Eşimde kanamaya bağlı böbrek yetmezliği de baş gösterdi. 8-10 gün diyalize girdi. Vefat ettiği güne kadar da diyalize girdi. Benim canım yandı, başkalarının canı yanmasın. Eşim madem ki, bu kadar tehlikeli bir ameliyat geçirecekti neden daha büyük hastaneler önerilmedi? 3 ay Kayseri'de kaldım. Eşimin çektiğini bir ben bilirim bir de Allah bilir. 45 gün yoğun bakımda bitkisel hayatta kaldı. Bebeğini sadece bir kere gördü. Çocuğum annesini hiç emmedi.”