"Doktor yok, ambulans yok; hastalarımız yollarda ölüyor"

"Doktor yok, ambulans yok; hastalarımız yollarda ölüyor"

Urfa’nın Birecik ilçesinde evde yemek yaparken kızgın yağın üzerine dökülmesi üzerine vücudunda ciddi yanık oluşan 13 yaşındaki Hüseyin Çoban, yapılan pansumanla evine gönderildi. Tekrar hastaneye götürülen Çoban’a, sevk ve ambulans verilmediğini ileri süren baba Mehmet Emin Çoban, tedavi sürecine isyan ederek, "Doktor yok, ambulans yok hastalarımız yollarda ölüyor" dedi.

"Bir şeyi yok" dediler

Evrensel'den İnanç Yıldız'ın haberine göre Urfa’nın Birecik ilçesinde önceki gün ailesi evde yokken kendi başıma yemek yapmak isteyen Hüseyin Çoban, tavanın yere düşmesi üzerine kendini korumak isterken yağın üzerine düştü. Sırtında ciddi yanıklar oluşan Çoban, ailesinin eve gelmesinin ardından hemen Birecik Devlet Hastanesine kaldırıldı. Hastanede çocuğunun bir şeyinin olmadığının söylendiğini ve yanık kremi sürülerek geri gönderildiklerini anlatan Baba Mehmet Emin Çoban, eve varmadan pansumanın açıldığını söyledi. 

"Sevk ve ambulans verilmedi"

Bunun üzerine tekrar hastanenin yolunu tuttuklarını söyleyen Çoban, tedaviden memnun kalmadıkları için Antep Çocuk Hastanesine sevk istediğini aktardı. Kendilerine ‘Sevk vermeye gerek yok. Ambulans olmadığı için de kendi imkanlarınızla gitmek zorundasın’ denildiğini söyleyen Çoban, “Tekrar  pansuman yapılmasını istedim. Neyse yaptılar pansumanı. Eski bir otomobilim vardı. Kendi imkanımla çocuğumu Antep Çocuk Hastanesine götürdüm. Ancak yaptıkları pansuman yolda yine açıldı” ifadesini kullandı.

"Durumu iyi değilmiş"

Antep’te çocuğunun durumu için iyi olmadığının söylendiğini belirten Çoban, “2.5 veya 3. derece yanık olduğunu söylediler. Durumu iyi değilmiş. ‘Hastanede yatması gerek ona göre durumu belli olur’ dediler. Şunu belirtmem gerek ki, Birecik’te ne zaman hastaneye gitsek, buna benzer sorunlar yaşıyoruz. Burada yaşanan doktor eksikliği sağlığımızı kötü etkiliyor. Yeterince muayene olamıyoruz. Ya Urfa yolunda ya da Antep yolunda hastalarımız ölüyor” dedi. 

Öte yandan polisin yaşanlarla ilgili soruşturma başlattığı öğrenildi. 

Mehmet Emin Çoban, 2011 yılında başına gelen bir olayı ise şöyle anlattı:

“2011 yılında eşim aniden düştü. Yine Birecik Devlet Hastanesine getirdim. Kadın ölecek, ‘Hocam durumu ağır, bir şeyler yapın’ diyorum. Doktor bana ‘Bu naz yapıyor, bir şeyi yok’ ben de o anda kızdım, hastamı Antep’e götüreceğim. Bana da kızıyorlar ‘Bir şey yok’ diye. 

Antep’e götürdüm. ‘Şiddetli beyin kanaması geçiyor, ya yaşar ya yaşamaz’ dediler. Biraz bilinçli davranmasaydım eşim ya da çocuğum ya sakat kalırdı ya da ölürdü.”

"Herkesin erişebildiği sağlık hizmeti olmalı"

Bölge illerinde yaşanan doktor eksikliğine dair konuşan TTB Merkez Konsey Üyesi Şeyhmuz Gökalp, şunları kaydetti:

“Ülkemizde ne yazık ki sağlık politikaları tam istediğimiz düzeyde gitmiyor. Hekim dağılımında ülkede ciddi bir dengesizlik var, Sağlık Bakanlığı yürüttüğü politikalarla da bu dengesizliği gideremiyor. Türkiye’deki hekimlerin büyük bir oranı merkez metropollerde konumlanıyor. Özellikle yan dal mesela yanık gibi pratik cerrahinin, genel cerrahinin, anestezinin, cildiyenin bu tip ilişkilerle çalışılan ekibinin olması gereken yerlerde işte yan dal uzmanlığı konularında eksiklikler olabiliyor."

Bölge illerine Sağlık Bakanlığının hekimleri mecburi hizmetle atama yaptığını belirten Gökalp, sözlerine şöyle devam etti:

“Mecburi hizmetle gelen hekimin mecburi hizmeti bittikten sonra Şırnak’ta, Silopi’de, Van’da onları özendirecek bir ortam yaratılmıyor. Bu durumdan kaynaklı sağlık emekçisi görevini, mecburi hizmetini bitirdikten sonra tayinini alıyor gidiyor ya da istifa gidip Ankara, İstanbul’da özelde çalışıyor. Bu yönüyle sağlıkta bir eşitsizlik hali var. Sağlık politikalarının ülkede insanlar arasında eşit bir şekilde ulaşılabilir olması lazım”

"Yoksulların sağlık hizmetine erişimi daha sıkıntılı, yapılan bütün çalışmalarda böyle, yoksullar daha çok ölüyorlar, daha çok kalp krizi geçiriyorlar, daha az aşılanıyorlar, daha az eğitim görüyorlar” diyen Gökalp,  “Bu yönüyle de bu sosyal eşitsizliği, sınıfsal eşitsizliği en azından sağlık alanında, sağlık politikalarımızın buna yönelik olmasını biz TTB olarak öneriyoruz. Bütün insanların, insan onuruna layık bir şekilde eşitçe, kaliteli, herkesin ulaşabildiği ücretsiz erişilebilir bir hizmet olması gerektiğini düşünüyoruz” dedi.

"Yaşanan sağlık sorunları ilk değil"

Bölge illerinde son zamanlarda yaşanan doktor eksikliğinden kaynaklı yaşananların bazıları şu şekilde yansıdı: 2014 yılında; Diyarbakır Silvan Devlet Hastanesinde başta kadın doğum uzmanı doktor olmak üzere cildiye, psikiyatri, fizik ve tedavi, çocuk ve nörolog alanlarında yaşanan doktor eksikliğinden dolayı yurttaşlar mağdur oluyordu. 3 ilçenin hastalarının kabul edildiği hastanede 70 bin kadına tek bir doktor düşüyordu.

2015 yılında; Karaçoban’da 25 bin kişiye hizmet vermesi gereken tam teşekküllü devlet hastanesi, doktor atanmamasından dolayı sadece gelen hastaları Erzurum’a sevk etme işlemini yapabiliyordu. Hastalar, sevkin ardından 180 kilometre uzaklıktaki Erzurum’un yolunu tutuyordu.

2017 yılında; Cizre Devlet Hastanesinde kadın doğum uzman doktor olmadığı için Feyruz Pulat ve 8 aylık bebeği hayatını kaybetmişti.