Dolar/TL kuru, küresel piyasalarda ABD Doları’nın önemli piyasa paraları karşısındaki değer kazancını sürdürmesi ve ülke içinde de erken seçim öncesi siyasi belirsizlik ile Merkez Bankası'na yönelik faiz artırımı beklentilerinin etkisiyle yükselişine devam ediyor.
Güne 4.58 seviyelerinde başlayan dolar, gün içinde 4.9282’yi gördü. Türk Lirası yıl başından bu yana yüzde 22.30 düşerek dolar karşısında Bloomberg tarafından takip edilen -yüzde 23.32 ile Arjantin'in ardından- en fazla düşen ikinci gelişen piyasa parası oldu.
Dolardaki dalgalanmanın ardından Borsa İstanbul’dan yapılan açıklamada, kısa vadeli ihtiyaçlar dışında kalan döviz varlıklarının bugün itibariyle Türk Lirası’na çevirildiği duyuruldu. Kurun bu seviyelere çıkmasını gerektirecek ekonomik bir verinin bulunmadığını savunan Borsa İstanbul, erken seçim öncesi ‘spekülatif hareketler’e işaret edildi. Borsa İstanbul’dan yapılan açıklama şöyle:
“Ülkemiz döviz piyasalarında son dönemde yaşanan spekülatif hareketlere ilişkin Borsa İstanbul Grubunca yapılan değerlendirmeler neticesinde; ülkemizin 2017 yılında yakaladığı %7,4’lük büyüme rakamıyla G-20 üyesi ülkeler arasında en hızlı büyüyen ülke olması, takvim etkisinden arındırılmış Sanayi Üretim Endeksinin 2017 yıl sonuna göre 2018 Şubat ayında 5,2 baz puan artarak 117,6 puana ulaşması, ihracatın 2017 yılında 2016 yılına göre %10,2 ve 2018 yılının ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı dönemine kıyasla %8,9 oranında artış göstermesinin ihracattaki artış eğiliminin 2018 yılında da devam edeceğini işaret etmesi, dış ticaret açığının 2018 yılı başından itibaren kademeli düşüş göstererek 7,5 Milyar Dolardan 4,6 Milyar Dolara gerilemesi ve buna bağlı olarak aynı dönemde cari işlemler açığının da 7,7 Milyar Dolardan 4,8 Milyar Dolara gerilemesi, Sayın Cumhurbaşkanımızın çağrısı ile başlatılan istihdam seferberliği neticesinde Şubat 2017’de %12,6 olan işsizlik oranının Şubat 2018 itibariyle %10,6’ya düşmesi, turizm gelirinin 2018 yılının ilk çeyreğinde bir önceki yılın aynı çeyreğine göre %31,3 artması gibi ekonomik göstergelerin mevcut döviz kurlarına yeterince yansımadığı, TÜFE bazlı reel efektif döviz kuru endeksinin Nisan ayında 81,71 ile veri tarihinin en düşük seviyesine gerilediği, tüm sektör ve şirket mali tablolarında da kurun bu seviyelere çıkmasını gerektirecek ekonomik bir verinin bulunmadığı dikkate alınarak, Türk Lirasına olan güvenimizin ve desteğimizin bir göstergesi olarak, Borsamızın kısa vadeli ihtiyaçları dışında kalan döviz varlıklarının tamamı bugün itibariyle Türk Lirasına çevrilmiştir.
Borsa İstanbul Grubu olarak, şirketlerimize orta ve uzun vadeli döviz ihtiyaçları için spot piyasalardan döviz almak yerine, Borsamız Vadeli İşlem ve Opsiyon Piyasamızda işlem gören döviz vadeli işlem ve opsiyonları dâhil her türlü risk yönetim araçlarını değerlendirmeleri tavsiye ediyoruz.
Seçim öncesi ülke ekonomisinin olumsuz gösterilmesine yönelik spekülatif yaklaşımların, mevcut ekonomik göstergelerle desteklenmediği görülmekte olup Borsa İstanbul Grubu olarak ekonomimize ve Türk Lirasına olan güvenimizi tüm şirketlerimiz ve paydaşlarımıza tekrar vurgulamak isteriz.”