Türk lirasının dün son yılların en çalkantılı günlerinden birini geçirmesinin ardından uluslararası basında da Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın ekonomi politikaları ve piyasanın bundan sonrasına dair beklentilerine yönelik yorum ve analizler yer alıyor.
Bu yorum ve analizlerde, Türk lirasındaki değer kaybında Erdoğan'ın faiz karşıtı söylemleri ve Merkez Bankası ile ilgili açıklamalarının kurumun bağımsızlığıyla ilgili yarattığı kaygıların önemli rol oynadığına dikkat çekiliyor.
Ayrıca, bundan sonrasının da Erdoğan'ın atacağı adımlara bağlı olduğu konusunda basın organlarının önemli bir kısmının hemfikir olduğu görülüyor.
ABD'nin en çok satan gazetelerinden Wall Street Journal (WSJ), liradaki düşüşü ilgili bir başyazı kaleme aldı.
Yazıda, Erdoğan'ın Merkez Bankası'na "Suriye lideri Beşar Esad muamelesi" yaptığını yazdı ve bu ay içinde yaptığı bir konuşmada faizin "her türlü ekonomik kötülüğün anası ve babası" olarak nitelendirdiği hatırlatıldı.
WSJ, "Yatırımcılar bu sözleri, enflasyonun yüzde 11'e yaklaşmış olmasına karşında Erdoğan'ın Merkez Bankası üzerinde siyasi kontrol kurduğunun bir göstergesi olarak yorumladı" dedi ve şunları ekledi:
"Sermayenin ülkeden çıkmasıyla birlikte, Merkez Bankası liradaki panik satışlarını önlemeye çalışırken, Erdoğan da ister istemez faizlerin yükseldiğini görüyor.
"Çarşamba günü Merkez Bankası faizi yüzde 13,5'ten yüzde 16,5'e yükseltti. Bunu, Erdoğan'ın giderek otoriterleşen yönetimi altında Türkiye'deki kurumların itibar kaybının bedeli olarak görmek gerek.
"Diktatörler, her siyasi kararda yaptıkları gibi, mali politika ve para politikasını da dikte etmeyi sevdiklerinden dolayı çok ender durumlarda iyi birer ekonomi yöneticisi olurlar."
Şu anda yatırımcıların Erdoğan'ın "politika kaprisleriyle" ilgili risk almak istemediklerini vurgulayan WSJ, Erdoğan'ın seçimler öncesinde faizleri düşük tutmak istediğini söyledi.
WSJ, "Ancak, bu plan ters tepti ve şimdi de kurdaki yükselişten yabancılar ile Batılı politikacıları sorumlu tutmaya çalışacak. Türkler, yaşananların hesabını Erdoğan'dan sorarlarsa akıllılık etmiş olurlar" dedi.
ABD'de faiz artırım beklentilerinin doları güçlendirmesi ve Türkiye'de de Merkez Bankası'nın bağımsızlığına yönelik kaygılar liranın son günlerde ciddi değer kaybına uğramasına neden oldu. Dolar/TL kuru, dün 4.92'nin üzerine çıkarak tüm zamanların en yüksek düzeyini gördü.
Lira, yıl başından bu yana yaklaşık yüzde 20 değer kaybederek, dolar karşısında en fazla gerileyen gelişmekte olan ülke para birimleri arasında yer aldı.
Bloomberg haber ajansı da Merkez Bankası'nın 300 baz puanlık faiz artırımını "açık yaranın üstünü yara bandıyla kapatmaya" benzetti ve piyasada artışların devam etmesi beklentisinin olduğunu ifade etti.
Bloomberg'e konuşan Tacirler Yatırım Başekonomisti Özlem Bayraktar Gökşen, 300 baz puanın "asgari bir artırım" olarak nitelendirdi ve "Liradaki zayıflamaya bağlı olarak tüketici enflasyonunun artmasıyla birlikte yeni faiz artırımları içinde beklentiler sürecek" dedi.
Commerzbank analisti Tatha Ghose de kurda istikrarın sağlanabilmesi için faizlerin yüzde 20 seviyesine kadar yükseltilmesinin gerekebileceğini ifade etti.
ABD'nin bir diğer önde gelen gazetesi New York Times gazetesi de liradaki değer kaybının Erdoğan'ın tekrar seçilme şansını tehlikeye attığını öne sürdü.
Gazetede Carlotta Gall imzasıyla yayınlanan yazıda, kurdaki yükselişin seçim kampanyasını başlatmaya hazırlanan Erdoğan için "olabilecek en kötü zamanda" geldiği belirtildi.
Yazıda, "Finans analistleri ve siyasi muhalifler, liradaki son dönemde görülen düşüşün Erdoğan'dan ve finans yöneticileri ile Merkez Bankası'nı geri plana itmesinden kaynaklandığını düşünüyor" denildi.
Kurdaki yükselişin seçimlere olası etkilerini inceleyen bir diğer basın organı da Reuters haber ajansı oldu.
"Liradaki yükseliş, seçimleri gölgede bırakıyor" başlıklı haberde, Erdoğan'ın 24 Haziran'dan sonra para politikası alanında daha aktif rol oynayacağı yönündeki sözlerinin ardından satışların hızlandığına dikkat çekildi.
Haberde, enflasyondaki yükselişin özellikle orta sınıf üzerinde baskı oluşturduğu belirtilirken, ekonomik sıkıntılara rağmen seçimlerden Erdoğan'ın galip çıkma olasılığının yüksek olduğu vurgulandı.