CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu konuk olduğu haber kanalı NTV’de Murat Akgün’in sorularını cevapladı.
İşte Kılıçdaroğlu’nun açıklamalarından satır başları:
Hepimiz teröre ve ayrımcılığa karşı ortak bir politika geliştirmeliyiz.
Hükümet ne yaparsa yapsın birlik ve beraberliğimizden taviz vermemeliyiz. Teröre ayrışmaya ödün vermemeliyiz.
Ne yaptığının farkında olmayan iktidara da topluca son vermeliyiz.
Ayrışma sürecini tetikleyen unsurlara bakmak lazım. Toplumu itidale çağırmak lazım.
İnegöl ve Hatay’daki olaylar hepimizi üzdü.
Bu olayları ortaya çıkan unsurlar iyi belirlenmeden çözüm üretmezsiniz.
AKP’nin yanlışı da bunu. Çözüm üretemiyor. Çünkü ülkeyi yönetme yeteneğini kaybetti.
AKP sorunlarım çözen değil sorun üreten bir parti konumuna gelmiştir.
ERDOĞAN-BAŞBUĞ GÖRÜŞMESİ
Bu görüşme sıradan olağan bir görüşme değil.
Aslında olay siyasal davanın ortaya çıkardığı bir tablodur. Başbakan ben bu davanın savcısıyım dedi ve bu savayı siyasallaştırdı.
Çağdaş hukuk adına kimsenin kabul etmeyeceği sonuçlar çıkıyor ortaya.
Yargıyı siyasallaştırırsanız sizi de aşan durumlarla karşılaşırsınız. Bir başbakan ben bu davanın savcısıyım dediğinde orada hak, hukuk, adaletten söz edilemez.
Sayın başbakan’ın durumuna düşmek istemem. Sayın Başbakan bir mahkemenin kararından sonra “yargı güvenini kaybetti” dedi. Ben bütün yargı siyasallaşmıştır demiyorum.
Kurumsal baskıyı yargının üzerine herhalde muhalefet yapmıyor. Kim yapıyor o kurumsal baskıyı?
Siz ısrarla diyorsunuz ki “Bu davaya bu yargıç bakacak”, bu, “bu yargıç benim adamım” demektir.
Bu dava tümüyle siyasaldır. Bu davada olup da neden yargılandığını bilmeyenler vardır.
EMEKLİ GENERALLER DARBE YAPAMAZ
AKP hükümetiyle birlikte orduyu yok etmek için özel çaba harcanıyor. Belli tv kanalları var. Belli uzman(!) gazeteciler var her şeye maydanoz olan.
Benim bildiğim, emekli generaller darbe yapamaz. Bir dönem teşebbüs etmişlerse yargılarsınız. Ama siz yaşamları boyunca bir araya gelmemiş kişileri bir araya getirirseniz o işin içinde çıkamazsınız.
Bu olaylar bizim belleğimize kazındı. Ve bu olaylar AKP hükümetiyle birlikte sorgulanacak.
ORDU YENİDEN DİZAYN EDİLMEK İSTENİYOR
Benim gördüğüm, ordu belli kişilerce yeniden dizayn edilmek isteniyor. Bu yöntem hükümetin dışında yapıyormuş gibi bir hava yaratılarak yapılmak isteniyor.
Siyasal davalarda bu tür olaylar olur. Ben bu sürecin gelecekte saygın onurlu bir miras olarak ortaya çıkacağına inanıyorum.
ERDOĞANLA BÜYÜKANIT İŞBİRLİĞİ YAPTI
Geçmişte darbe yapılıyor diye insanları içeri aldınız. Bir komutan çıkıp e muhtırayı koyuyor “Bunu ben yazdım diyor. Bu yasalar göre suç. Siz bu komutanla kanka oluyor, gizli görüşüyorsunuz. Ne devletin arşivlerinde ne de başka bir yerde görüşmeye dair tutanaklar yok.
Ben muhtıra yazacağım, başbakanla dost olacağım emekli olduktan sonra son derece pahalı bir otomobil bana verilecek ve ödüllendirileceğim.
O, e-muhtıra AKP’nin tekrar iktidara gelmesi için konulmuştur. Sayın Erdoğan’la Sayın Büyükanıt iş birliği yapmıştır.
Ben 27 Nisan gecesi hiçbir yerde olabilirdim siz neredeydiniz. Neden savcıları harekete geçirmediniz. İşinize gelince savcıları harekete geçiriyorsunuz.
Dolmabahçe’de ne konuştular.Yapılan görüşmeler devletin arşivinde yoksa çıkar işbirliği vardır. O işbirliğini açıklasınlar.