Dr. Kaynak: Yaşananlar Filistin devletini ortadan kaldırma çabası

Dr. Kaynak: Yaşananlar Filistin devletini ortadan kaldırma çabası

İSTANBUL, (DHA)-ALTINBAŞ Üniversitesi Dr. Öğretim Üyesi Bahadır Kaynak, İsrail ve Trump yönetiminin gelecekte kurulacak bir Filistin devleti ihtimalini ortadan kaldırmayı amaçladığını söyledi. Çift devletli çözüme giden kapının ABD ve İsrail tarafından kapatılmakta olduğunu belirten Kaynak, “Bunun arkasından Batı Şeria\'daki Yahudi yerleşimlerinin sürdürülmesi, yaygınlaşması ve Filistin\'in yönetiminin pazarlık gücünün daha da erozyona uğratılması beklenebilir” dedi.

ABD’nin, İsrail’in başkentini Kudüs olarak tanıdığını açıklaması ve Büyükelçiliği\'ni Tel Aviv’den Kudüs’e taşıması kararıyla Ortadoğu yeniden alevlendi. Geçtiğimiz günlerde İsrail askerlerinin Filistinli göstericilere ateş açması sonucu 62 Filistinli yaşamını kaybetti.  ABD ve İsrail’in hamleleriyle Ortadoğu’da artık başka bir boyuta taşındığı izlenimi veren gelişmeleri bölgeyi yakından izleyen Altınbaş Üniversitesi’nden Dr. Öğretim Üyesi Bahadır Kaynak değerlendirdi.

“1948 BM KARARLARIYLA BİR FİLİSTİN DEVLETİ ÖNGÖRÜLMÜŞTÜ\"

İsrail’in 1967 yılındaki Altı Gün Savaşları sırasında işgal ettiği Doğu Kudüs\'le beraber şehrin tamamını 1980 yılında başkenti olarak ilan ettiğini ancak İsrail\'in bu kararının uluslararası kamuoyu tarafından bugüne kadar tanınmadığını hatırlatan Dr. Öğretim Üyesi Bahadır Kaynak, “Trump\'ın Kudüs\'ün tamamını İsrail\'in başkenti olarak tanıması, yine başkenti Doğu Kudüs olacak bir Filistin devletine kapıların onlar açısından kapandığı anlamına geliyor. Halbuki 1948 tarihinde İsrail\'in kurulmasına yol açan BM kararına göre İsrail\'in yanı sıra bir de başkenti Doğu Kudüs olan Arap devletinin kurulması öngörülmüştü. Bu karar çift devletli çözüme giden kapının ABD ve İsrail tarafından kapatılmakta olduğunu göstermektedir” dedi.

“AVRUPA’NIN ABD’Yİ VAZGEÇİRMESİ BEKLENMEMELİ”

“Filistin tarafının pazarlık gücü bu oldu bitti sonucu önemli ölçüde aşınmaktadır” diyen Kaynak, “Trump yönetiminin ve İsrail\'in bu adımlarıyla barışı kurmaya çalıştıklarını söylemek pek mümkün olmayacaktır. Bilakis mevcut askeri ve siyasi güçlerini kullanarak pozisyonları tahkim etmek, kendi görüşlerini karşı tarafa dikte etmek arayışındadırlar” diye konuştu. Ortadoğu\'daki Suudi Arabistan ve Mısır gibi büyük oyuncuların öncelikli sorununun İran\'ın Doğu Akdeniz\'e kadar uzanan gücü olduğunu söyleyen Kaynak, bundan dolayı İsrail\'in ve ABD\'nin bu tutumuna somut bir karşılık vermeleri ihtimalinin gözükmediğini vurguladı. “Avrupa ülkelerinin tepkilerinin ABD ve İsrail\'i kararından vazgeçirmesi beklenmemeli” diyen Dr. Öğretim Üyesi Bahadır Kaynak,şunları söyledi:“Filistin davasını takiben İsrail\'le çatışacak bir sünni Arap güç görünmemektedir. ABD-İsrail cephesinin İran\'ın bölgedeki etkisini zayıflatmak ve mümkünse yok etmek için atabileceği adımlar asıl çatışma riskini doğurmaktadır. Bu politika Suudi Arabistan yönetimi tarafından da desteklenmektedir. Dünya kamuoyunun önemli bir kısmı ABD\'nin Kudüs\'ü İsrail\'in başkenti olarak kabul etme kararına karşı çıkıyor. Bu durum kullanılarak Trump yönetimine mümkün olduğu kadar baskı yapmak şu ana kadar  tercih edilmiş ve bundan sonrası için de en makul yöntemdir.”

(FOTOĞRAF)