DSP'li vekillerden Sezer'e, A. Vefik Alp tepkisi

DSP'li vekillerden Sezer'e, A. Vefik Alp tepkisi
DSP’nin beş milletvekili, Genel Başkan Zeki Sezer’in bugün İstanbul Büyükşehir Belediyesi adayını daha önce MHP’den ve diğer sağ partilerden aday olan Ahmet Vefik Alp olarak ilan etme hazırlığına karşı uyarı yayımladı Beş vekil  gönderdikleri bir mektupla Sezer'i uyararak, sorumlu davranmaya davet etti: “AKP değirmenine su taşıma- pırlantalı ortak düzenini güçlendirme. İstanbul'da ya kendin aday ol, ya da CHP adayı Kemal Kılıçdaroğlu'nu destekle!"İşte özel ulakla ve faksla Zezi Sezer’e gönderilen DSP'li 5 milletvekilinin mektubu: "Sayın Genel Başkan, Eğer doğruysa, İstanbul adayımız A.Vefik Alp adlı “ünlü” mimarmış. Bir parti, eğer bir yere aday gösterecekse, bu adayı önce kendi partisi içinde arar. Uygun birini bulamazsa, temel siyasi ilke, o partinin “Partisiz” birini aday göstermesidir. DSP acaba İstanbul’da “Çok Partili” ya da “Her Seçim Ayrı Partili” birini mi arıyor? Aday gösterdiğiniz yüzlerce DSP’li Başkan adayının kaçı Ecevitçi ve DSP’lidir? Başka partilerde hayal kırıklığı yaşayanların, kapı dışında kalanların “Teselli Adayı” yapılması DSP’nin yeni misyonu mudur? Merhum Ecevit sonrasında 6 yıldan beri “Örgüt.. Örgüt..” dedik durduk. Şimdi ise örgütleri yok sayarak hem kendimizi, hem milletimizi kandırıyoruz. Başarılı görünmek uğruna, partinin aslında millete ait olan milyonlarca lirası bu dönemde sokağa atılacaktır. Daha da vahimi… Övünç duyduğumuz birkaç Belediye Başkanımız dışındaki “Teselli Adayları” yüzünden oylar bölünmekle kalmayacak, parti olarak AKP’nin değirmenine de su taşınmış olacak. İstanbul’da, Kemal Kılıçdaroğlu’na karşı, hele de böylesi bir aday çıkartmak demek, her demecinizde haklı olarak, “Sivil ve Tarikatçı Darbe Girişimcisi” diye nitelediğiniz AKP iktidarına ve “Pırlantalı Ortaklık Düzeni”ne destek olmak demektir. “Ecevit’in izindeyiz!..” sözünün bir anlamı kaldıysa hiç değilse İstanbul’da bu tür bir aday göstermekten lütfen vazgeçiniz. İlla aday çıkartmak istiyorsanız, İstanbul Belediye Başkanlığı’na siz, evet siz aday olunuz. SHP Lideri Karayalçın Ankara’dan aday oldu, iyi de yaptı. DSP Genel Başkanı olarak aynı adımı siz de İstanbul’da atınız. Lütfen adaylığınızı en kısa zamanda ilan ediniz. Bu DSP’nin siyasetteki iddiasını kanıtlamak için çok önemli bir fırsat olacaktır. Ayrıca AKP-CHP adaylarına kilitlenen İstanbul seçimlerinde “Genel Başkanlık” sıfatınız nedeniyle otomatik olarak DSP’yi ilk üç parti arasına sokacaktır. Alacağınız oy, DSP’nin Türkiye taban oyu olarak kabul edilecektir. Topbaş ve Kılıçdaroğlu’nun birbirlerini yıpratmaları sonucu sizin seçilmeseniz bile DSP’nin oyunu çok yükseğe fırlatacaktır. Aday olmanızın bir yararı da 1,5 ay boyunca her gün medyada görünme imkânı nedeniyle DSP’ye ve size sağlayacağı bulunmaz bir PR fırsatı sunmasıdır. Ayrıca Ecevit’in oylarının mirası da rasgele adayların ünlerinin, isimlerinin parlatılmasına harcanmış olmayacaktır. Konuyu lütfen iyi değerlendiriniz. Milletvekilliği olmak istemediğiniz gibi, Belediye Başkanı da olmak istemiyorsanız… Ankara’da yaptığımız gibi, İstanbul’un “en güçlü adayı”, Kılıçdaroğlu’nu destekleme kararı alınız? Çünkü İstanbul, Türkiye’dir. Ecevit’in partisi de Türkiye’ye zarar veremez. Vermemelidir. Saygılarımızla." 11 Şubat 2009 TBMM Ahmet Tan (İstanbul Milletvekili), Emrehan Halıcı (Ankara Milletvekili), Mücahit Pehlivan (Ankara Milletvekili), Recai Birgün (İzmir Milletvekili), Tayfun İçli (Eskişehir Milletvekili)