DTP'li Ayna: Başbuğ devlet başkanlığını ilan etti

DTP'li Ayna: Başbuğ devlet başkanlığını ilan etti
DTP Eş Başkanı Emine Ayna, parti yetkililerinin de tutuklandığı PKK'ya yönelik operasyonu "partisine yapılmış bir darbe" olarak niteledi. Ayna, Genelkurmay Başkanının  konuşmasıyla ilgili de "Orgeneral Başbuğ devlet başkanlığını ilan etmiştir" dedi. DTP Meclis Grup Toplantısında bu hafta, Genel Başkan Ahmet Türk yurtdışında olduğu için DTP eşbaşkanı Emine Ayna konuştu. Ayna, DTP’ye yönelik operasyonlar, Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un geçen haftaki konuşması ve Ergenekon soruşturması kapsamındaki gözaltıları değerlendirdi. Genelkurmay eleştirisi Ayna, ABD Başkanı Barack Obama’nın TBMM’de yaptığı konuşmayı “hem hiçbir şey içermeyen hem de herkese gül dağıtmaya çalışan bir konuşma” olarak değerlendiren Ayna, Obama’nın konuşmasını dinlemek üzere TBMM’ye gelen Genelkurmay Başkanı ve Kuvvet Komutanları’nı da eleştirdi. Ayna şöyle konuştu: “22 Temmuz seçimlerinden bu yana sırf bizim yani DTP’nin mecliste bulunuyor olması nedeni ile 21 aydan beri meclise uğramayan askerler, ABD Başkanı Obama için bize rağmen meclise geldi ve Obama’nın Türkçe olmayan İngilizce konuşmasını dinledi. 23 Nisan’da da bizden dolayı meclis törenine katılmayacaklarını duyurdular. Halkçı Genelkurmaylık, Türkiye’yi ve Türkiye halklarını seven Genelkurmaylık Türkiye halkının seçtiği ve Türkiye vatandaşı olan ve Türkiye’nin daha güzel, özgür, demokratik bir ülke olması için mücadele eden DTP mecliste olduğu için meclise gelmiyor, ancak ABD Başkanı için meclise geliyor. İşte genelkurmaylığın halkçılığı, Türkiye halkları vurgusu. Bunları söylerken şu ayrıntıyı da es geçmiyorum. Bizler askerin meclise gelmesini doğru bulmuyor ve demokrasilere uymadığını da düşünüyoruz. Bizim sayemizde Türkiye’de böylesi bir statükocu gelenekte kırılmıştır.“ ‘AKP-Fethullah Gülen Ergenekonu’ Ayna, Ergenekon davasını da değerlendirdiği konuşmasında, Ergenekon’un gerçekten anlaşılması isteniyorsa Güçlükonak, Beylikdüzü ve Güngören olaylarının ele alınması gerektiğini savundu. Gerçeklerin tartışılmaması için profesörlerin ve kimi sivillerin gözaltına alınarak davanın sulandırılmak istendiğini öne süren Ayna, şunları kaydetti: “Buradan PKK ve Ergenekon’u ilişkilendirmeye çalışanlara sesleniyorum. Ergenekon son 30 yılda sivillerin ölümünü hedefleyen Güçlükonak, Beylikdüzü, Güngören, Koşuyolu parkı vb. katliamları gerçekleştirip bunları kamuoyuna PKK eylemi olarak lanse etmiş ve gittikçe Kürtlerle Türkleri karşı karşıya getiren bir algı yaratmıştır. Bugün AKP öncülüğünde partimize dönük hayata geçirilen yönelim ve darbenin niteliği de aynı çerçevededir. Partimiz üzerinde estirilen bu terörün ve sürdürülen operasyonların açığa çıkarttığı en önemli gerçeklerden biri de Ergenekon’un hala güçlü ve etkin olduğu ve AKP’nin denetimine geçtiğidir. AKP kendisine muhalif herkese ve herkesime bu gücünü kullanacaktır. Kontrol altına alınan sadece hükümete muhalif kesimlerdir. Bu son gözaltılarla birlikte bizim zaten bildiğimizi herkes gördü ki, Türkiye AKP’nin ve Fethullah Gülen’in kontrolündeki Ergenekon’la karşı karşıyadır. Partimize yönelik operasyonu başlatan ve sürdüren de AKP-Fethullah Gülen Ergenekonu'dur.” ‘Başbuğ devlet başkanı gibi konuştu’ Konuşmasında geçen hafta Genelkurmay Başkanı Orgeneral İlker Başbuğ’un yaptığı konuşmayı da hatırlatan Ayna, “O konuşma içeriği ve üslubu ile bir askeri yetkilinin konuşması değildi, bir devlet başkanının konuşması idi. O konuşma ile Genelkurmay başkanı devlet başkanlığını ilan etti; buna göz yuman Erdoğan’da artık insiyatifsiz bir başbakan olduğunu ilan etti.” dedi. DTP’ye yönelik operasyonların ‘PKK’nin eylemsizlik kararını 1 Haziran’a kadar uzattığını açıklamasının hemen ardından devreye sokulduğu’nu savunan Emine Ayna, “Bu tam bir provokasyondur. Hani PKK öncelikle silahları susturmalıydı; işte susturdu. Ama sizde susturmalısınız. Siz silahları susturun bizde gelip sizi öldürelim diyorsanız; bu ne akla, ne mantığa, ne duygulara ne de diyalektiğe uygundur.” dedi. ‘AKP elinin tersiyle itti'PKK’nın aldığı kararı önemsediklerini ancak AKP hükümetinin önemsemediğini kaydeden Ayna, PKK’nın ‘demokratik siyaset yapma’ iradesini beyan ettiğini ancak AKP’nin bunu elinin tersiyle ittiğini savundu. Ayna şunları söyledi: “AKP Hükümeti, bir kez daha uzatılan bu barış elini havada bırakmış, DTP operasyonuyla karşılık vererek, Kürt sorununda çözüm istemediğini, çözümden yana olmadığını açık bir biçimde göstermiştir. Hükümet bu tutumuyla barıştan yana değil savaştan, acı ve göz yaşından yana bir tercih ortaya koymuştur. Hükümet çok tehlikeli bir biçimde ülkemizi kör bir savaşın içerisine sürüklemeye çalışmaktadır. Ülkemizi 1990’lı yıllardan çok daha kötü bir noktaya taşıyacak olan bu süreci kamuoyunun çok net görmesi gerekir. Hükümet irade sahibi olsaydı, 1 Haziran kararına olumlu yanıt verirdi.” ‘Bizi de PKK’li ilan etmiş olursunuz’ Genelkurmay Başkanı’nın “Terörle mücadelenin en önemli hedefi başarı umutlarının kırılmasıdır” dediğini DTP operasyonuyla hedeflenenin de bu olduğunu söyleyen Ayna, gözaltına alınanlara yönelik suçlamaları da eleştirdi. Ayna “Siz demokratik siyaseti kapatırsanız insanları dağa çıkmaya zorlarsınız. Genelkurmay başkanı konuşmasında dağdakileri indirmekten bahsederken, aksine demokratik siyaset yapanları engelleyin onlara dağın yolu açın mı demek istiyordu? Arkadaşlarımız bu somut örnekler öne sürülerek PKK’li olmakla suçlanıyorlar; eğer böyle bir mantıkla yaklaşıp onları PKK’li ilan ediyorsanız, aynı fiilleri işlediğimiz için hepimizi PKK’li ilan etmiş olursunuz.” ’17 Mayıs’ta Ankara yürüyüşü’ Ayna, gözaltı ve tutuklamalara karşı 17 Mayıs’ta Türkiye’nin her yerinden Ankara’ya yürüyüş düzenleyeceklerini de bildirdi. Ayna, “1 Haziran’a kadar sürdürülmesi açıklanan çatışmasızlık kararı için; hem askeri hem de siyasi olarak yoğunlaştırılan bu operasyonlardan sonra, PKK süreci yeniden gözden geçireceklerini açıkladı. Eğer barışçıl çözüm konusunda kararlıysak, PKK bu kararından vazgeçmek zorunda kalmadan hükümeti bu çatışmasızlığa bir cevap vermeye zorlamalıyız. Bu konuda en büyük görev demokrasi ve barış güçlerine düşüyor. Bizler hem bu yönelimleri protesto için hem de bu çatışmasızlık kararına devletin operasyonları durdurarak bir cevap vermesini sağlamak için 17 Mayıs’ta Türkiye’nin her yerinden Ankara’ya bir yürüyüş düzenleyeceğiz.” dedi.