T24 Dış Haberler
İngiltere’de İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu’nun (MHRA) önerileri kapsamında 30 yaş altına AstraZeneca’nın Koronavirüs aşısı yerine Pfizer ya da Moderna aşıları yapılması kararı verildi. The Washington Post, ABD'de Başkan Joe Biden yönetiminin aşı konusunda başarısına vurgu yapsa da, iki aylık sürecin ardından ABD'de Koronavirüs vakalarının tekrar artış göstermeye başladığına dikkat çekti. Le Monde gazetesi Çin, Rusya ve İran’ı örnek göstererek otoriter yönetimlerde nüfusun internet erişimini kısıtlama eğiliminin giderek arttığını belirtti.
8 Nisan 2021'de dünya basınında öne çıkan başlıklar şöyle...
İngiltere’de İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu’nun (MHRA) önerileri kapsamında 30 yaş altına AstraZeneca’nın Koronavirüs aşısı yerine Pfizer ya da Moderna aşıları yapılması kararı verildi. MHRA, AstraZeneca aşısının ağır hastalığı önlemede ciddi faydaları olduğunu vurgulasa da 30 yaş altında kan pıhtılaşması riski nedeniyle önlem alındı. Yeni uyarının gençlerde aşıya dair şüpheleri artıracağına dair endişeler doğdu.
Oxford Üniversitesi ve AstraZeneca’nın geliştirdiği Koronavirüs aşısının nadir de olsa kan pıhtılaşmasına neden olduğuna dair endişeler, İngiltere’de 30 yaş altının alternatif aşılara yönlendirilmesine neden oldu. İlaç ve Sağlık Ürünleri Düzenleme Kurumu, bu zamana kadar İngiltere’de 79 kan pıhtılaşması vakasına rastlandığını açıkladı. Başbakan Boris Johnson, vatandaşların AstraZeneca ve diğer aşılara güven duyması gerektiğini söyledi.
Britanya, nadiren görülen kan pıhtısı vakaları sebebiyle AstraZeneca'nın Koronavirüs aşısını 30 yaş altındakilerde kullanmayacağını ifade etti. Avrupa Birliği'nin ilaç denetleme kurumu EMA da pıhtılar ve aşı arasında olası bir bağlantı olabileceğini ifade etti. New York Times, AstraZeneca aşısının aşı bulmakta zorlanan küresel güneyin "ana silahı" olması beklendiğine dikkat çekerek, bu yaşananların ilaç şirketi için büyük aksilikler olduğunu ifade etti.
The Washington Post, ABD'de Başkan Joe Biden yönetiminin aşı konusunda başarısına vurgu yapsa da, iki aylık sürecin ardından ABD'de Koronavirüs vakalarının tekrar artış göstermeye başladığına dikkat çekti. Gazete, bu vaka artışlarının devam etmesinin Biden yönetiminin ilk aylarda virüse karşı aldığı başarıları geri çevirebileceğini ifade etti.
Aleksey Navalni'nin avukatları, açlık grevine devam eden tutuklu Rus muhalif liderin sağlığının giderek kötüleştiğini ifade etti.
Tutulduğu ceza kolonisinde Navalni'yi ziyaret eden savunma ekibi, muhalif liderin ellerinde his kaybı yaşamaya başladığını ve ağır öksürüğünün devam ettiğini ifade etti.
AFP'ye konuşan avukat Olga Mikaylova, "Kötü gözüküyor, kendini de iyi hissetmiyor" dedi. Avukat, 1.89 cm uzunluğundaki Navalni'nin açlık grevi ile birlikte 93 kilodan 80 kiloya düştüğünü ifade etti. Savunma ekibinden bir başka avukat da Navalni'nin günde bir kilo kaybettiğini ifade etti.
Avukat Vadim Kobzev, Navalni'nin ellerinde de his kaybı yaşadığını ifade etti ve "Belli ki hastalığı kötüleşiyor" dedi.
Navalni, geçen hafta bacağındaki hissizlik ve sırt ağrısı nedeniyle tedavi görmeyi talep ederek açlık grevine başlamıştı. Muhalif lider bu hafta cezaevi hastanesine götürülürken avukatları "normal" bir hastaneye kaldırılmasını istedi. Kremlin ise Navalni'ye özel muamele yapılamayacağını ifade etti.
Le Monde gazetesi Çin, Rusya ve İran’ı örnek göstererek otoriter yönetimlerde nüfusun internet erişimini kısıtlama eğiliminin giderek arttığını belirtti. Çin’in modeli olarak belirtilen internet kısıtlamalarının giderek başka otoriter yönetimler tarafından benimsendiği, İran’da yetkililerin tamamen hükûmetin kontrolünde bir internet servisi sunduğu, Rusya’da da yabancı sosyal medya platformlarının kontrolüyle ilgili çalışmaların sürdüğü vurgulandı.
Mısır, Sudan ve Etiyopya arasında Rönesans Barajı üzerine yapılan son görüşme sonuçsuz tamamlandı. Mısır Cumhurbaşkanı Abdulfettah el Sisi, Rönesans Barajı’yla ilgili yapılan görüşmenin ardından “Etiyopya’daki kardeşlerimize söylüyorum, Mısır’ın suyunun bir damlasına dokunacağınız duruma gelmeyelim çünkü tüm opsiyonlar masada” dedi. Mısır ve Etiyopya, 2011’den bu yana Mavi Nil’in üzerine inşa edilen ve Mısır ile Sudan’da Nil suyu paylarına ilişkin endişelere yol açan Rönesans Barajı nedeniyle fikir ayrılığı içinde. Mısır, Etiyopya ve Sudan barajın işletilme ve doldurulma süreçleriyle ilgili sonuca varamadı.