Dünya gazetesi yazarı Alaattin Aktaş, " Mevcut 4.4 milyon işsize sokağa çıkmaları yasak olduğu için 1.4 milyon kişi daha eklendi. Kısa çalışma ödeneğinden yararlanacağı için kağıt üstünde işsiz sayılmayanların sayısı 3 milyon kişi.İşten atılmayacak ancak ücretsiz izne çıkarılacaklarla sayı daha da artacak. Şu dönem, kendi hesabına çalışmaktayken en az 300 bin kişi daha işsiz kaldı. Ve işsizlik oranı da görünürde değilse de gerçekte şimdiden yüzde 28'i buldu." ifadesini kullandı.
Aktaş,TÜİK verilerine göre işsiz sayısını hatırlatalım, ocak ayı itibarıyla (ki son veri) 4 milyon 362 bin kişi. Sokağa çıkmaları yasaklandığı için işe gidemeyenlerin sayısı 1 milyon 367 bin kişi. Kısa çalışma ödeneğinden yararlanmaları için adlarına başvuru yapılanların sayısı 3 milyon 44 bin kişi. Buna göre toplam işsiz sayısı “şimdiden” 8 milyon 773 bin kişiyi buluyor. TÜİK’in ocak ayı verilerine göre işgücü 31 milyon 629 bin kişi. Yani şu durumda 31.6 milyon kişinin 8.8 milyonu, bir başka ifadeyle 27.7’si işsiz durumda. Tabii ki kısa çalışma ödeneğinden yararlananların işsiz olup olmadıkları tartışılabilir; ama bu kişilerin fiilen iş görmedikleri ortada." görüşünü savundu.
Aktaş yazısında şunları kaydetti:
Ücretsiz izne çıkarılanlar ise tabii ki hiç işsiz sayılmayacak. Çünkü zaten onlar işten çıkarılmadılar ki, ücretsiz izindeler. Dolayısıyla bu işçileri de hiçbir zaman işsiz olarak görmeyeceğiz.Oysa işten çıkarmayı yasaklayan ancak ücretsiz iznin yolunu açan bu uygulama sorunu yalnızca ötelemekten ibaret. Eğer koronanın ekonomik yıkımı öyle çok kısa sürede geride bırakılamazsa, ki bırakılabileceği hiç sanılmıyor, bu uygulamanın süresi üç ay daha uzatılsa bile bugünün ücretsiz izni, o dönemin işten çıkarması olacak.Dolayısıyla işsizliğin gerçek boyutunu görmeyi yaz aylarına kadar ertelemiş oluyoruz, hepsi bu. Oysa resmi verilere tam olarak yansımasa bile işsizlik gerçeği ortada duruyor.
Yazının devamı için tıklayın