'Duygusallık tehlikeli bir kaptandır'

'Duygusallık tehlikeli bir kaptandır'

T24- Milliyet gazetesi yazarı Metin Münir yazısında Türkiye-İsrail ilişkilerini değerlendirdi. Münir, 'Dış politikayı çıkarlar değil duygusallık tayin ettiğinde tehlikeli sulara girmek kaçınılmazdır. AKP Türkiye’yi bu sulara soktu.' yorumunu yaptı.AKP iktidara geldiğinde Türkiye’nin ABD ve İsrail ile ilişkileri iyi idi. Ortadoğu’da ise dengeli bir politika izleniyordu.Şimdi İsrail ile hasım olduk. ABD ile ilişkilerimiz bozuk. Ortadoğu’da ise AKP politikası dengeleri radikal devletler (Suriye, İran) ve örgütler (Hamas) lehinde değiştirmekte.Türkiye, Suriye ve İran dışında bölgede Hamas’ı destekleyen tek ülkedir. Türkiye’nin Hamas dostu politikası Arap ülkelerinde sokakta alkış getirmekte ama Arap hükümetleri tarafından soğuk karşılanmaktadır. Özetle, deneyimli bir diplomatın sözleriyle AKP, Türkiye’nin dış politikasını “Ortadoğulaştırdı.”Bu Türkiye’nin çıkarlarına uygun değildir.Başbakan’ın duygusallığından ve kafa tutma huyundan, Dışişleri Bakanı’nın Ortadoğu’nun Kissinger’i olma sevdasından ve AKP’nin İslami eğilimlerinden kaynaklanıyor. Daha kötüsü, bu politikalar birinci adımdan ilerisini hesaplamasını beceremeyenlerin hamleleriyle sürdürüldüğü için devamlı önümüze tatsız sürprizler çıkarıyor.Bunun en son kanıtı Gazze yardım konvoyu katliamıdır.

İsrail iki hata yaptıİsrail o bölgede işgalci güçtür. Bu statüsünün ona verdiği sorumluluklar olduğu gibi yetkiler de var. İsrail bu yetkisini kullanarak sivil toplum kuruluşlarına yardımlarını indirmek üzere Gazze dışında bir rota gösterdi. Ama kuruluşların amacı sadece yardım götürmek değil, İsrail ve Mısır’ın Filistinlilere üç yıldır uyguladığı ablukayı delmekti. Onun için İsrail’i dinlemediler ve doğrudan Gazze’ye doğru yollarına devam ettiler. Bu onların hatalarıydı.İsrail de iki hata yaptı. Konvoyu uluslararası sularda durdurdu ve orantısız güç kullandı. Hükümetin hatası ise şudur: Sivil toplum kuruluşlarını ne bu tehlikeli maceradan vazgeçirdi ne de koruma verdi. Tersine teşvik etti ve hamiliğini yaptı. Sonuç: İsrailliler Türk gemisine çıktılar, dokuz kişi öldü, 30’a yakın kişi yaralandı. Hükümet bunun hesabını İsrail’den soruyor ve İsrail’in yaptığı barbarlığı hiçbir şey haklı ve mazur gösteremez. Ama hükümetin de cevap vermesi gereken sorular var. Bu muhasarayı delmenin beklenen getirisi ne idi, Türkiye’nin çıkarları açısından? Bu gemiler ablukayı bozup Gazze’ye varsaydı ne kazanacaktık?

Gaddarlığı bütün dünya gördüEvet, bu olay İsrail’in ne kadar gaddar ve budala bir hükümet tarafından yönetildiğini dünyaya bir daha gösterdi ve büyük bir infial yarattı. Ama bu amacı elde etmek dokuz sivil ölüye değer miydi? Karşılığında ülkemizin çıkarları nasıl ilerledi? Biz İsrail Arap çatışmasının bir parçası değiliz, Hamas da Türkiye’nin bir parçası değil. Filistinlilere insani yardım yapmak boynumuzun borcudur, ama ölü vererek ve çatışmanın içine girerek mi? Silahsız insanları aslanın ağzına attın. İsrail’e fırsat verdin. Sana meydan okudu ve tehdidini yerine getirdi. Şimdi ne yapacaksın? Yüzünde patlayan tokada ne cevap vereceksin?Versen bir bela, vermesen bir bela.Dış politikayı çıkarlar değil duygusallık tayin ettiğinde tehlikeli sulara girmek kaçınılmazdır. AKP Türkiye’yi bu sulara soktu.