Economist dergisi, Türkiye'nin Dağlık Karabağ çatışmasındaki rolüne ilişkin bir haber yayımladı. Yazıda, Türkiye yapımı silahlı insansız hava araçlarının Azerbaycan ordusu tarafından etkin biçimde kullanıldığı vurgulanıyor ve savaş uçaklarından daha düşük maliyetli SİHA'ların çatışmaların seyrinde belirleyici hale geldiği ifade ediliyor.
Haberde, Azerbaycan'ın heavy metal müziği eşliğinde helikopterler, tanklar, füzeler ve askeri kıyafetler içerisindeki şarkıcı ve müzisyenlerin yer aldığı klibe gönderme yapıldı, "27 Eylül'de başlayan gerçek savaş bu kadar göze ve kulağa hitap etmiyor. Çoğunluğu asker yüzlerce kişinin öldüğü sanılıyor. On binlerce insanın öldüğü ve bir milyon insanın yerlerinden olduğu çatışmalardan sonra etnik Ermeni güçlerinin Dağlık Karabağ'ı ve etrafındaki Azeri bölgelerini ele geçirdiği 1994'teki çatışmalardan beri en kötüsü yaşanıyor" deniliyor.
Ermenistan ile savunma anlaşması olan ancak her iki tarafa da silah satan Rusya ile ABD ve AB'nin ateşkes çağrılarının yanıtsız kaldığı belirtilen haberde, "Bu sırada Türkiye, Azerbaycan'ı saldırısına devam etmesi konusunda cesaretlendirdi ve müttefikine koşulsuz destek sundu" deniyor. Ardından, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın "Azerbaycanlı kardeşlerimizin kutlu mücadelelerinde zafere kadar yanlarındayız" sözlerine yer veriliyor.
Haber şöyle devam ediyor:
"Destek sadece sözde kalmadı. Türkiye'nin yüzlerce Suriyeli paralı askeri Azerbaycan için savaşmak üzere gönderdiğine dair kanıtlar artıyor. Sosyal medyada cephe hattındaki Suriyelilerin videoları dolanıyor. Suriye İnsan Hakları Gözlemevi, çatışmalarda şimdiden 72'sinin öldüğünü söylüyor. Paralı askerlerin kullanımı, Azerbaycan'ın 30 yıl önce kaybettiği ve etnik Ermenilerin yaşadığı ufak, dağlık bölge için gençlerini seferber etmekte zorlandığına işaret ediyor. Ermenistan'da, tersine, her yaştan erkek, askeri geçmişleri olmasa bile harekata katılmak için yazılıyor."
Türkiye ve Azerbaycan, Suriyeli militanların Azerbaycan'a götürüldüğü iddialarını reddediyor ve bu açıklamaları 'Ermenistan'ın uluslararası desteği arkasına alabilmek için yürüttüğü bir kara propaganda' olarak niteliyor.
Haberde ardından, 'Karabağ: Ermenistan ve Azerbaycan arasında barış ve savaş' adlı kitabın yazarı Kafkasya uzmanı uzman Thomas de Waal'in, "Ermenistan'ın devlet olma hali ve bağımsızlığı Dağlık Karabağ'dan ayrılamaz. O, Ermenistan'ın Kudüs'ü" sözlerine yer veriliyor. Waal'in Dağlık Karabağ'ın kaybının Azerbaycan için travmatik olduğu ve şimdi hükümetin askeri harekatla ulusal gururunu yeniden kazanmaya çalıştığı şeklindeki sözleri aktarılıyor.
Haberde, Azerbaycan'ın Ermeni ordusuna karşı başarısı, Rusya, Türkiye ve İsrail'den aldığı ileri teknoloji silahlara bağlanıyor ve Rus askeri analisti Pavel Felgenhauer'in Ermeni ve Azeri ağır silahlarının toplam sayısının şu an aşağı yukarı aynı olduğunu, ancak Azerbaycan ordusunun daha nitelikli teknolojiye sahip olmakla övündüğünü söylediği aktarılıyor.
Azerbaycan'ın videosunda, İsrail yapımı ve radara yakalanmadan saatlerce uçabilen insansız hava aracı Harop'un görüldüğü haberde yer verilen bilgiler arasında.
Haberde bu insansız hava aracıyla 2016'da Ermeni askerlerini taşıyan bir otobüsün vurulduğu belirtiliyor, "Videodan, mevcut çatışmada yeniden kullanıma sokulduğu anlaşılıyor" deniyor.
Ekonomist, bunun "şaşırtıcı" olduğunu yazıyor.
Düşünce kuruluşu Avrupa Dış İlişkiler Konseyi'nden Ulrike Franke, "Uzmanların genel fikri, uçaksavar ateşlerine açık oldukları için insansız hava araçlarının devletler arası savaşlarda büyük bir rol oynamayacağı yönündedir" diyor.
Haberde, "Bu ABD, Çin ve Rusya gibi büyük güçleri içeren savaşlar için doğru olabilir. Bunun yanlış olduğu daha ufak çaplı çatışmalarda kanıtlandı. Türkiye Suriye'nin kuzeyine Şubat ayında bir saldırı başlattığında, TB2 insansız hava araçlarını yüzlerce Suriye zırhlı aracını imha etmek için kullandı. Bu durum, Kafkasya'da kendini tekrar ediyor. Azerbaycan, kendi TB2'lerini kullanarak Ermenistan hava savunmasının, toplarının ve zırhlarının önemli bir kısmını düzenli biçimde yok etti" deniliyor.
İnsansız hava araçlarının savaş uçaklarına göre çok daha az maliyetli olduğu belirtilen haberde, "Türk ve Azeri taktiği daha düşük maliyetli bir hava gücüne işaret ediyor" deniliyor.
Haberde, insansız hava araçlarının sadece yok etme gücüne sahip olmadığı, bunları kayda da geçirebildiği belirtiliyor, "Çatışmanın iki tarafı da düşman tanklarını ve askerlerini imha ettiğini gösteren görüntüler paylaştılar. Bunu, Suriye ve Libya'da hava yoluyla yaptığı istismarları övünerek gösteren Türkiye'den öğrendiler" deniliyor.
Haberde, düşünce kuruluşu Dış Politika Araştırmaları Enstitüsü'nden Aaron Stein'ın "Türkler propagandanın ustası. Bu görüntüleri kullanma, sosyal medyada paylaşma ve hikayeye yön vermede çok iyi iş çıkarıyorlar" sözlerine yer veriliyor.