İyi Parti Kurucu Genel Başkanı Meral Akşener'in basın danışmanlığını da yapan Yeniçağ yazarı Murat İde Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan'ın Papa Franciscus hakkında "Avrupa Birliği üyesi ülkeler, Vatikan'da bir araya geldiler. Haçlı ittifakı kendini eninde sonunda gösterdi" sözleri hatırlattı. İde, "Eeeeey Cumhurbaşkanı, hayırdır yav... Papa'nın huzurunda niye bir araya geldiniz? Haçlı ittifakı o huzurda oluşuyorsa, sizin ne işiniz var orada?" ifadesini kullandı.
İde'nin "Hayırdır, Papa mı değişti?" başlığıyla (6 Şubat 2018) yayımlanan yazısı şöyle:
2 Nisan 2017/Referandumdan 14 gün önce Tayyip Erdoğan;
"Gittiler, Vatikan'da tüm AB üyesi ülkelerin liderleri kuzu kuzu orada oturdular ve Papa'yı dinlediler. AB'ye, Türkiye'yi 54 yıldır niye almıyorlar anladınız mı? Olay, tamamıyla açık ve net söylüyorum; Haçlı ittifakıdır. Yalan üstüne yalan söylediler ve hâlâ yalan söylemeye devam ediyorlar."
27 Kasım 2017 Tayyip Erdoğan;
"Bunlar dürüst değil. Şimdi Avrupa Birliği üyesi ülkeler, Vatikan'da bir araya geldiler. Hayırdır, Vatikan'da niye bir araya geldiniz, Papa'nın huzurunda niye bir araya geldiniz? Papa ne zamandan beri Avrupa Birliği üyesi oldu? Haçlı ittifakı kendini eninde sonunda gösterdi."
5 Şubat 2018...
Erdoğan Vatikan'da.. Ve elimizde her zamanki gibi o acı gerçek;
Mütedeyyin insanlarımız, inançlarına tercüman olduğunu düşündüğü için kredi verdi, oy verdi.. Her alanda olduğu gibi, tertemiz duygularla bu söyleme destek olan, oy veren vatandaşlarımız bir kez daha kandırıldı..
Mevzu "Eeeeey Vatikan.. Eeeey Haçlı ittifakı"ndan, "Vatikan'da dost bir Papa bulacak" noktasına geldi..
Diyor ki içimdeki ses;
-Eeeeey Cumhurbaşkanı, hayırdır yav.. Papa'nın huzurunda niye bir araya geldiniz? Haçlı ittifakı o huzurda oluşuyorsa, sizin ne işiniz var orada?
***
Hep söylüyorum.. AKP iktidarını kimse kandırmadı.. Siyasi menfaat gördüğü her alanda, menfaati gereği üzerine düşeni yaptı, sonra dönüp dedi ki, 'Kandırıldım'..
Oysa kandırılan, kendisine inanıp oy veren vatandaşlarımızdı.. Onlar hep yüz üstü bırakıldı..
Saymakla bitmez;
-Açılım sürecinde, "Terör belası bitsin" diyen tertemiz yürekli insanımızı, akilleri ile birlikte kandırdılar..
-Barzani ile oturduklarında, "Misak-ı Millî"nin yeniden vücut bulabileceğini düşünen, idealist insanlarımızı kandırdılar..
-Şivan'lı, megri megrili, gözyaşlı şovla, dosta eli uzatmayı düstur etmiş insanlarımızı kandırdılar..
-Avrupa Birliği normları diye diye, devletin ve rejimin tüm direklerini yıkarken, "medeni dünya" ile medeni ilişki kurulduğunu zanneden liberalleri kandırdılar.. Şimdi o ekip ya içeride ya yurt dışında..
-Eeeey İsrail diyerek, Müslüman'a zulmedenlere kafa tutuyor pozuyla, inanmış insanlarımızı kandırdılar.. Sonuç, kapı arkasından İsrail ile her ilişki rayında maşallah..
-Vatikan'a vurarak, 'Haçlı ittifakı' diyerek, inanmış, mütedeyyin insanlarımızı kandırdılar.. Bugün o Vatikan'ın huzuruna büyük bir keyifle gidiyorlar..
***
Mütedeyyin, tertemiz duygularla, ağızdan çıkan söz senettir diye yaşamış abilerim, ablalarım, kardeşlerimi kandırıp, güzel şeyler olacağı umuduyla oylarını aldılar..
Ve onları, her yeni dönemde yüz üstü bıraktılar..
Onların samimiyetini dün 'Haçlı ittifakı' diyerek sömürüp oylarını aldılar, bugün o ittifakın merkezinde huzura çıkıyorlar..
Yarın, hiçbir şey olmasa, o tertemiz, o inanmış insanlarımızın ahı ve iki eli, o yakalardan kimse koparamayacak.. Bu dünyada değilse, mahşerde..
Mesele, bu dünyanın işini mahşere bırakmamak.. Aklımız da, Allah'ın bize bunun için verdiği bir nimet..
***
Üzücü olan ne biliyor musunuz, referandum döneminde Tayyip Erdoğan'ın başkanlık hedefi ve şahsi bekası söz konusu olduğunda Papa'nın huzurunda olmak, "Haçlı İttifakı'nın" üyesi olmaktı o günlerde de yedi düvel Türkiye'ye cephe açmış üzerimize yürüyordu Erdoğan'ın bekası söz konusu olduğu için Papa'nın huzurunda olmak tu kakaydı.
Bugünde yedi düvel ülkemize cephe açmış, Türkiye'nin bekası söz konusu, ancak Papa'nın huzurunda olmak sorun değil.
Demem o ki, AKP cephesinde değişen bir şey yok her konuda tavrı ülkenin bekası değil, şahsi beka belirliyor.