Macar 3D sanatçısı Adam Nemeth, bir yıllık çalışmanın sonunda İzmir’deki Efes Antik Kenti'ni bundan 2 bin 44 yıl önceki haline benzetti. Celsus Kütüphanesi’ni, Agora’yı, Artemis Tapınağı’nı, yamaç evleri MÖ 27’deki haliyle ayağa kaldıran sanatçı, bilginin büyük bölümünün yok olduğundan dolayı böyle bir proje gerçekleştirdiklerini ifade etti.
Hürriyet'ten Banu Tuna'nın haberi şöyle:
Atina Kralı Kodros’un oğlu Androklos, MÖ 1000’li yıllarda, yeni bir şehir kurmak için denize açılır ve güzel bir koya gelir. Burada adacıklar, tepeler, vadiler vardır. Arkalarındaysa geniş arazileri sulayan bir ırmak... Androklos ve arkadaşları, yeni şehri burada kurmak ister ancak tanrılardan ve kâhinlerden onay almak gerekmektedir. Delfi’deki tapınağın kâhinleri, yeni kurulacak şehir için “Balık sıçrayacak, domuz kaçacak ve sen orada geleceği parlak bir kent kuracaksın” kehanetinde bulunur.
Dünyanın yedi harikasından biri olan Artemis Tapınağı, heykeller, altın ve gümüşle bezenmiş kolonlarla donatılmıştı
Bir gün Androklos ve arkadaşları tuttukları balıkları kızartırken tavadaki yağ patlar, balık sıçrar ve balıklarla sıçrayan ateş çevredeki çalıları tutuşturur.Çalılar arasında saklanan domuz da kaçmaya başlar. Efsane gerçekleşmiş olur...
Yüzyıllar boyu Doğu’yla Batı’nın en önemli şehirlerinden biri olan Efes’in kuruluş efsanesi böyle. Bugün, yılda iki milyona yakın ziyaretçi ağırlayan antik kent; zamanında ticaret, kültür ve dinin merkeziydi. En parlak dönemini ise MÖ 27-14 arasında, İmparator Augustus döneminde yaşadı. Bugün o ihtişamdan geriye, tek sütunu ayakta kalmayı başarmış Artemis Tapınağı, ihtişamlı bir cepheden ibaret Celsus Kütüphanesi, ev hayatının gölgesini yansıtan yamaç evlerle tiyatro ve mermer yol kaldı. İnsanın, bir zamanlar 200 binden fazla kişinin yaşadığı bu canlı kenti gözünde canlandırması zor.
Macar 3D sanatçısı Adam Nemeth’in işi tam da bu: Bugün geriye birkaç taş ve sütundan başka bir şey kalmamış antik kentleri, bilgisayar teknolojisinden faydalanarak canlandırmak. Budapeşte’de yaşayan Nemeth’in ilgi alanı, Roma Dönemi. Onun ilgisini çeken, hayatı filmlere konu olmuş tarihi karakterler değil, sıradan insanların günlük hayatı. “Canlandırma yapmak dedektiflik gibi” diyor. Çalışmaya başlamadan evvel her tür kaynaktaki tüm veriyi topluyor, elindekilere bakarak en olası tezi ortaya koyuyor.
Kendini Roma şehirlerini ziyaret eden bir zaman yolcusu gibi hayal ettiğini söyleyen Nemeth, Türkiye’ye hiç gelmemiş. Efes’le ilgili çalışmaları veriler üzerinden yapmış.
Efes’i canlandırma işini ise İspanyol bir yayıncıdan almış. Modellerinin santimetresine kadar aslına uygun olduğunu söylüyor. Renklendirmelere garanti vermiyor. “Efes’te kullanılan boyalar üzerine bir inceleme bulamadım. Zaten bilginin büyük bölümü yok olduğundan bu canlandırmalara ihtiyaç duyuyoruz.”