T24- Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış, Ergenekon tutuklusu gazeteci Ahmet Şık'ın yayımlanmamış kitabı İmamın Ordusu'nun toplatma kararı için “Savcıların iddianameyi ve delilleri bir an önce netleştirip kamuoyu ile paylaşması gerekir" dedi.
Zeynep Gürcanlı'nın Hürriyet gazetesinde yayımlanan (26 Mart 2011) yazısı şöyle:
Bağış'tan kitap toplatma tepkisi: Savcıların kendilerini izah etmeleri lazım“Savcıların kendilerini izah etmeleri lazım...” Bu sözler, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış’a ait.
Bağış’la, Ergenekon davası çerçevesinde tutuklanan gazeteci Ahmet Şık’ın basılmamış kitabının kopyalarının toplatıldığı, silindiği saatlerde, özel uçakla Konya’dan Üsküp’e gidiyoruz. Gündem “basılmamış kitabın toplatılması” olunca, Bakan’la sohbet konusu da bu oluyor. Bağış son derece açık konuşuyor:
“Savcıların iddianameyi bir an önce netleştirip kamuoyu ile paylaşması, kamuoyunu bilgilendirmesi lazım...”
“Elinde çok güçlü deliller var ki...”
Basılmamış kitabın toplatılması olayının, hükümetle “hiçbir alakası olmadığını”, bu kararın yargı kararı olduğunu da vurgulayan Bağış’tan asıl çarpıcı açıklamalar ise, bundan sonra geliyor:
“Sayin Cumhurbaşkanı da hassasiyetini, tedirginliğini ifade etti. Ardından da Savcı bir açıklama yaptı. Bir savcı, durup dururken bunu söylemez, adeta Cumhurbaşkanı’na cevap verir gibi demeç vermez. Elinde belli ki çok güçlü deliller var. Bu delilleri paylaşıp, kamu vicdanının bilgilendirilmesi, aydınlatılması gerekir.”“Ahmet Şık ve Nedim Şener'e saygı duydum...”Sohbette Devlet Bakanı Egemen Bağış’ın, Ergenekon’un son dalgasında tutuklanan Nedim Şener ve Ahmet Şık’ı da, daha önce tutuklamalardan ayıran bir üslup kullanması da dikkat çekiciydi. Bağış, aynen şöyle dedi;
“Ben Ahmet Şık’ı tanımıyorum. Ama, gıyabında her ikisine de Nedim Şener ve Ahmet Şık’a çok saygı duyuyorum. Çünkü Soner Yalçın gözaltına alındığında hiç kimsenin umurunda olmamıştı. Herkes bir şekilde onun bu işlerle ilgili olabileceği intibaını dile getirdi. Kendi meslektaşları bile bizimle olan özel sohbetlerde dile getirmişti. Ama Nedim Şener ile Ahmet Şık gözaltına alındıktan sonra kendi meslektaşlarından özellikle onları tanıyan, seven insanlardan gelen tepkiler bana en azından şunu gösterdi; Bunlar hakikaten kendilerini insanlara sevdirebilmiş kişiler. O yüzden de dedim ki, helal olsun...”
Bağış'tan TÜSAİD'a çağrı: TÜSAİD kurumlarının başında da başörtülü görmek istiyoruz CHP Genel Başkan Yardımcısı Gürsel Tekin’in “AK Parti başörtülü aday göstersin, Kavakçı muamelesi yapmayız” açıklamasıyla başlayan, TÜSİAD Başkanı Ümit Boyner’in sözleriyle de alevlenen tartışmaya, Devlet Bakanı ve Başmüzakereci Egemen Bağış da katıldı. Bağış, CHP’den “her kafadan bir ses çıktığını”, Gürsel Tekin’in açıklamalarından hemen sonra, CHP Lideri Kemal Kılıçdaroğlu’nun tam aksi yönde sözleri olduğunu hatırlattı. TÜSİAD Başkanı’nın da aynı konuya değindiğine dikkat çeken Bağış, şöyle dedi:“TÜSİAD kurumlarının başında da başörtülü yönetici görmek istiyoruz. Belki böyle yaparlarsa, Meclis’e de örnek olurlar...” Bağış, TÜSİAD’ın yeni anayasa konusundaki görüşlerini açıklamasının olumlu olduğunu belirtti, ancak şöyle devam etti:“Keşke TÜSİAD Türkiye’de rekabeti güçlendirmek, sendika yasasasının Avrupa Birliği standartlarına tışnması, sanayinin önünün açılması gibi konularda da öneriler yapsa. Bu konuda da öneriler bekliyoruz” dedi.