"Eğer harcamazlarsa yakın gelecekte CHP, Muharrem İnce'nindir; kazansaydı tozu dumana katardı"

Yeniçağ yazarı Burhan Ayeri, CHP genel başkanlığına adaylığını koyan Yalova Milletevekili Muharrem İnce kurultaydaki konuşması için, "Konuşması tam halk tipi. Karaoğlan'dan esintiler taşıyor. Eğer harcamazlarsa yakın gelecekte CHP onundur" dedi. Ayeri, "Kılıçdaroğlu'nun devam etmesi iktidarın hoşuna gitmekte. Kazara Muharrem İnce kazansaydı tozu dumana katardı" ifadesini kullandı. 

Ayeri'nin "Gazeteci Büyükerşen" başlığıyla yayımlanan (5 Şubat 2018) yazısı şöyle: 

Medyanın böylesi teknik imkânlara sahip olmadığı yıllarda gazetelerin gece sorumluları önemliydi. İçlerinde efsane diyebileceğim adlarla çalıştım. Örneğin, üniversitede daktilo-steno hocalığı da yapan Ertum Öcal. Cumhuriyet'in beyni idi. Haberi iyi koklar, değişiklikleri mükemmel yapardı. Milliyet'te ise iki isim vardı. İlhan Banguoğlu ve Yılmaz Büyükerşen. O akademik kariyerini, gazetecilikten daha ön planda tuttu. Genel Yayın Müdürü olacak iken profesörlüğü tercih etti. Belki de esas hedefi siyasetti. Neticede ona yöneldi. Bildiğiniz gibi Eskişehir Belediye Başkanlığı'na demir attı. Şimdi de Cumhurbaşkanlığı adaylığı için nabız yokluyor. Gerek parti içinde gerek Kemal Kılıçdaroğlu'nun kafasında önemli konumda. Tek handikabı yaşının 81'i geçmesi. Bu yüzden Cumhurbaşkanlığına işaret edilmesi zor. "Nasılsa seçilemez. Yine de gösterelim" diyenlerin sayısı az değil.

Hatası

Eskişehir Belediye Başkanı Yılmaz Büyükerşen 36. Olağan Kurultay'da Divan Başkanlığı yaptı. Çatlak ses çıkmaması, onun adına olumluydu. Ancak tarihi bir tüzük hatası yaptı. Adaylardan Muharrem İnce'yi işaret edenlerin mükerrer imzalarında tüzüğü uygulamadı. Çifte imza sahiplerinin durumunu inceletmeliydi. Adlarını okutarak tek tek "kesin tercihlerinin kimden yana olduğunu sordurmalıydı". Yaptırdığı tüzük dışıydı. Sonuçta Kemal Kılıçdaroğlu'nu "Demokrasi kahramanı gibi gösterdi". Şimdi herhangi bir delegenin mahkemeye başvurusu halinde "bu seçim mutlaka yenilenecektir". Buna gerek var mıydı? Kimilerine göre yoktu. Ama, demek ki Büyükerşen kafasındaki en büyük saplantının  yani "Cumhurbaşkanlığı"nın yatırımını yaptı. Anlaşıldığına göre hedefine gitmeye kararlı

Ya ötekiler

Bu arada İstanbul Barosu'nun eski başkanlarından Ümit Kocasakal ile eski YARSAV Başkanı Ömer Faruk Eminağaoğlu'nun durumu da ortada. Adaylık için bile gerekli imzaları bulamadılar. Delege sayısının yüzde onunu bile sağlayamayanların ortalara dökülmesini anlayabilmiş değilim.

Size samimi bir itirafta bulunmak istiyorum. CHP, Ankara Arena Spor Salonu'na ümit bağlayan seyyar satıcıların bile yüzünü güldürmedi.

Karaoğlan'lık

En önemli tespitim ise Muharrem İnce'nin konuşmasıyla ilgili. Adaylık için gerekli imzayı toplamakta zorlanan Yalova Milletvekili, sandıktan 447 oy çıkarmışsa iyi düşünmeliyiz. Demek ki sıra "gizli oy, açık tasnif"e gelince "gönüllerin şampiyonu". Konuşması tam halk tipi. Karaoğlan'dan esintiler taşıyor. Eğer harcamazlarsa yakın gelecekte CHP onundur. Tabii, illerdeki kadrolaşmayı temizleyebilirse.

CHP'nin 36. Olağan Kongresi'nden çıkacak sonuç belliydi. Bunu sizlerle çok önceden paylaşmıştım. Unuttuğum konuyu şimdi ifade edeyim. Durumdan en mutlu olanlar Ak Partililer. Kılıçdaroğlu'nun devam etmesi iktidarın hoşuna gitmekte. Kazara Muharrem İnce kazansaydı tozu dumana katardı. Mutluların başında ise Erdoğan gelmekte!

Canımız yanmaya başladı

Afrin Operasyonu derinleştikçe şehit sayımız artıyor. Toplam 6 yiğidimizi kaybettiğimiz tanka saldırı olayı yüreğimizi yaktı. Hep söyledim, yazdım; "Güçlü ordu, güçlü ülke". Bunun da tek yolu var "Millî Savaş Sanayii". Kendi yağımızla kavrulduğumuz gün sesimiz daha gür çıkacaktır.

Nihayet bitirildi

"O Ses Türkiye" hızlı bir akışla sona erdirildi. Son günlerin önemli farkı Acun Ilıcalı'nın dönüşüydü. Onun boşluğunu başarıyla dolduran Jess Molho'ya teşekkür etmeyi unutmadı. Canlı yayın ve SMS'lerle tamamlanan 7. sezondan geriye kalanları hatırlıyor musunuz? Çok değil birkaç hafta sonra finalistlerden de kimse akılda kalmaz.

Bundan sonra varsa yoksa Survivor. Seçilen yarışmacılara bakınca, "Yeni-yenidenler"i görüyoruz. Özgecan öldürüldüğünde saçma sapan mesajlar atan Nihat Doğan'ı affetmek hangi geri zekâlının fikri.

Aynı şekilde iki defa kazanmış Turabi'yi tekrar ekrana sürmek ayrı problem. Onun içinde bulunduğu hiç bir bölümden söz etmemeye kararlıyım. Turabi, her zaman karşısındakini aşağılayan bir tip.

...

BAŞARI: Gecikmiş bile olsam bir konuyu dile getirmek istiyorum. Son Orhan Ayhan'la programındaki akışı çok beğendim. Nitekim, TRT'nin ölçümleri içerisinde 4. sırayı aldı. 50.Yıl kutlamalarındaki bu gözlem, sporun öneminin belgesi.