Ekonomik krizin eğitim sektörüne yansımalarını değerlendiren Eğitim ve Bilim Emekçileri Sendikası (Eğitim Sen) Genel Başkanı Zübeyde Kılıç, ekonomik krizin eğitim emekçilerini derinden yaraladığını, kriz nedeniyle öğretmenlerin alım gücünün giderek zayıfladığını savundu. Krizin söylenilenin aksine Türkiye'yi teğet geçmediğini kaydeden Zübeyde Kılıç, öğretmenlerin yoksulluk sınırının altında yaşamaya mahkum edildiğini ileri sürerek şunları söyledi: "Günümüzde bir öğretmen iki kere yoksul. Çünkü bir öğretmenin aldığı maaş tespit edilen yoksulluk rakamının yarısına bile ulaşmış değil. Alınan maaş, temel giderlerin yüzde 49'unu ancak karşılayabilir durumda. Bazı kesimler, öğretmenlerin az çalıştıklarını belirterek, aldıkları ücretin normal olduğunu savunuyor. OECD ülkeleri arasında yapılan bir araştırmaya göre, Türkiye'deki öğretmenler, ortalamanın çok üzerinde çalışıyor. Buna karşın diğer ülkelerin 1/3'ü kadar maaş alıyor. Ülkemizde bir öğretmenin ayakkabı alabilmesi için ayda 16,5 saat çalışması gerekirken, bu rakam Yunanistan'da 8 saattir. Ağustos ayından şubat ayına kadar maaşlarımız artmış gibi görülse de bir öğretmenin maaşında 207 dolar, bir araştırma görevlisinin maaşında ise 153 dolarlık azalma var." ‘Sorunları Ankara’ya taşıyacağız’ OECD ülkeleri arasında öğrenci başına yapılan harcamalarda da önemli farklar bulunduğuna dikkat çeken Kılıç, Yunanistan'ın öğrenci başına yıllık harcamasının 5 bin 135 dolar olmasına rağmen, Türkiye'de öğrenci başına 1527 dolar harcama yapıldığını söyledi. Eğitim masraflarının öğrenci velilerinin sırtına yüklendiğini öne süren Kılıç, 2002 ve 2008 yılları arasında dershane sayısının iki kat arttığını belirterek, "Kamusal hizmet olarak verilmesi gereken eğitim, piyasa koşullarına terk edilmektedir. Çok somut bir ifadeyle parası olan eğitim satın alabilecek, parası olmayan ise ne yazık ki eğitim süreçlerinde bulunamayacak" diye konuştu. Öğretmenlerin kadrosuz çalışmak zorunda bırakıldığını savunan Kılıç, resmi rakamlara göre 140 bin öğretmen açığı bulunmasına rağmen, öğretmen ataması yapılmadığını savundu. Seslerini yetkililere duyurmak için eylem planı hazırladıklarını belirten Kılıç, mart ayında 81 ilde çeşitli eylemler yapacaklarını belirterek, şunları söyledi: "81 ildeki 17 milyon öğrenci ve 800 bin eğitim emekçisinin sorunlarını Ankara'ya taşıyacağız. Milli Eğitim Bakanı ile basın ve kamuoyu önünde açık bir görüşme yapmak istiyoruz. 12 Martta 6 ana ilimiz dışındaki illerde illerin öznel sorunlarına dair basın açıklamaları yapılacak. 13 Martta 6 büyük ilimizde de diğer illerin dosyalarının teslim edilmesi biçiminde basın açıklaması yapılacak. 14 Martta ise İstanbul'da kitlesel basın açıklaması yapacağız. 16 Martta da 81 ilden gelen dosyaları, Milli Eğitim Bakanı Hüseyin Çelik'e teslim etmek için Ankara'da olacağız."