Eğitimi dinselleştirme tartışmalarının toplumu gerdiği, geçen hafta 81 ilin valisi ile gerçekleştirilen toplantıda istihbarat uyarısına neden olduğu iddia edildi. Jandarma istihbarat görevlileri, valilere, müfredat ve eğitimde dinselleşme tartışmaları üzerinden sol grupların Gezi eylemlerine benzer eylemler yapabileceği uyarısında bulunduğu öne sürüldü.
Cumhuriyet'te Ozan Çepni imzasıyla yayımlanan haber aynen şöyle:
Milli Eğitim Bakanlığı’nın tartışmalı müfredatı devletin korku listesine girdi. Geçen hafta 81 il valisi ile gerçekleştirilen toplantıda jandarma istihbarat görevlileri tarafından yapılan sunumda, valilere müfredat ve eğitimde dinselleşme tartışmaları üzerinden sol grupların Gezi eylemlerine benzer eylemler planladıkları uyarısında bulunulduğu öğrenildi. Toplantıda ayrıca üniversitelerde siyasi faaliyetlerin önceden engellenmesi ve okullarda uyuşturucu ile etkin mücadele talimatı verildi.
MEB’in Atatürk’e ilişkin bölümlerin daraltıldığı, Evrim Teorisi’nin çıkartıldığı ve cihatın eklendiği dini ağırlıklı yeni müfredatı, sınav sistemi tartışmaları ile gündemden düşse de devletin öncelikleri arasında yer almaya devam ediyor. İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun talimatıyla 11-12 Ekim tarihlerinde 81 ilin valisi ile gerçekleştirilen “2017 Valiler Buluşması” toplantısının gündeminde de eğitime ilişkin konular yer aldı. Edinilen bilgiye göre valilere, ilköğretimden üniversiteye kadar eğitim alanlarındaki ‘tehdit’lere ilişkin uyarılarda bulunuldu. Valilere sol grupların müfredat ve devlet politikasında dinselleşme üzerinden Gezi eylemleri benzeri bir eylem düzenleme planlarının olduğu anlatıldı. Bu kapsamda valilerle, MEB’in yeni müfredatı ve eğitimde dinselleşme tepkilerine karşı önlemler tartışıldı.
Toplantıda yapılan sunumun bir diğer maddesini KHK ile akademisyen ihraçlarının ardından tepkilerin devam ettiği üniversiteler oluşturdu. Bu konuda üniversitelerde herhangi bir olay yaşanmamasını isteyen İçişleri, valilere üniversitelerde siyasi faaliyetleri öncesinden engelleme talimatı verdi.
Valilerin gündemindeki diğer bir konu da okullardaki uyuşturucu ile mücadele oldu. Son dönemde eğitim alanları ve çevresinde uyuşturucuya karşı ciddi adımlar atan İçişleri, bu kapsamda okullara yoğun kamera sistemi talimatını hatırlattı. Her okula koordinatör atanması, okul yönetimi, veliler, öğrenci ve güvenlik güçleri arasında bağlantı kurulması planlandı. Bakanlık ayrıca valilerden okullarda siyasi eylemlere de izin verilmemesini istedi.
Toplantıda eskiden devlet memurundan çekinildiği hatırlatılarak valilerden “devletin sert yüzünü” de hissettirmesinin istendiği de öğrenildi.
Valilere ayrıca Güvenlik ve Acil Durumlar Koordinasyon Merkezleri (GAMER) projesi de tanıltıldı. Proje kapsamında İçişleri Bakanlığı bünyesinde oluşturulan dev izleme ve değerlendirme merkezinin Cumhurbaşkanlığı Koordinasyon Merkezi ile doğrudan iletişime sahip olacağı anlatıldı.
Bilimsel ve Laik Eğitim Hareketi, Milli Eğitim Bakanlığı Talim ve Terbiye Kurulu üyeleri ile ilgili kamu görevlileri hakkında “görevi kötüye kullanma” ve “eğitim ve öğrenim hakkının engellenmesi” suçlaması ile suç duyurusunda bulundu. Sorumlular hakkında kamu davası açılmasını isteyen yurttaşlar, Ankara adliyesine gelerek dilekçelerini teslim etti. Dilekçede, “Atatürk ilke, değer ve devrimlerine eğitim ve öğretim programlarında ya yer verilmemiş ya da verilen yer olabildiğince daraltılmış, hatta içeriği boşaltılmış” denildi.