İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu, 3 günlük ziyaret kapsamında bulunduğu İngiltere’nin başkenti Londra’da kısa süre önce Hürriyet gazetesinden ayrılan Ayşe Arman’a konuştu.
İstanbul’da göreve geldiği günden bu yana yaptıklarını, yapamadıklarını ve ‘yapmasına izin verilmeyenleri anlatan İmamoğlu, Arman’ın “Peki nasıl delirmiyorsunuz” sorusuna, “Delirmiyorum çünkü on senedir bu insanların garip tavırlarını yaşıyorum! Neler yaşamadım ki? Cumhuriyet Halk Partili bir belediye cami yapıyor diye, cami yapımını engelleyen bir akla ne denebilir ki! Bu kadar ileri seviyede sorgulanacak tavırları var. Bizim bir kamu ahlakına ve terbiyesine ihtiyacımız var. Hiç kimse makamını kendi malı gibi görmeyecek. Ben Büyükşehir Belediye Başkanlığı görevim bittiğinde, ceketimi alır, evime giderim” cevabını verdi.
Ayşe Arman’ın kişisel internet sitesinde yayınlanan söyleşinin ikinci bölümünde CHP’li bir belediye başkanı olarak, merkez hükümet ile aralarında yaşanan ‘itiş-kakış’ın kendisini üzdüğünü ama zorlamadığını belirten İmamoğlu, “Hatta itiraf ediyorum, beni motive bile ediyor! Diyorlar ki, “İmamoğlu, bu kadar zor işi nasıl başaracak?” E kolayı herkes yapar! Zorluklarla mücadele etmek için de bazıları seçilir. Ben öyle seçildim. Ayrıca bu süreçin yaşanmasını, demokrasi adına bir deneyim olarak görüyorum. Tüm bunlar, sadece bana değil, İstanbul’a düşmanlık. Siyaseti, sadece bir oy kazanma olarak görüyorlar. “Benim adamım, benim işletmem, benim param gözü”yle bakıyorlar, yazık!” diye konuştu.
Belediye başkanları toplantısıyla ilgili CHP İstanbul Milletvekili Mehmet Bekaroğlu’nun yaptğı “Aranızda bir tek kadın yok!” eleştirisini de değerlendiren İmamoğlu, şunları söyledi:
“Sadece bir kadın adayımız vardı. Ama bu, bir hazırlık gerektiriyor. Toplumun önüne, kadın aday çıksın diye pat diye koyamıyorsunuz. Çünkü ön saflarda mücadele etmiş, ‘Ben istiyorum’ demiş 5- 10 erkek varken, ‘Hadi, şuraya bir kadın koyalım!’ dediğinizde, o kadına da, işin doğasına da haksızlık yapmış oluyorsunuz. Tabi ki pozitif ayrımcılık mümkün. Ama esas olan hazırlık. Biz şu anda bunu yapıyoruz. Büyükşehir Belediye kadrolarında kadınlara yer verme konusunda özel çaba gösteriyoruz. Mesela İspark’ta sıfırdan onlarca kadın çalışmaya başladı bile. Bu, özel bir çabayla oldu. İspark’ı aldığımızda sıfır kadın çalışan vardı. Şu anda durum farklı. Yönetici kademesinde de kadın var. İki genel sekreter yardımcısı da işe başladı. İstanbul tarihinde bir ilk bu. Yani söylediğiniz eleştiriye katılıyorum ama ben bunun için mücadele veriyorum. Ne yazık ki bizden önceki dönemde çok ihmal edilmiş bir şey bu. Bir kasıt vardı demiyorum ama herhalde hayata bakış açılarıyla ilgili…”
Asıl planının cumhurbaşkanı adayı olmak olduğu yönündeki yorumlarla ilgili de konuşan İmamoğlu, Arman’ın bu konudaki sorusuna “Belli bir konum içindeyken, farklı bir makama oynamak, o makam için kendinize bir yol haritası oluşturmak, toplumsal görev üstlenenler için stratejik hata. Beni insanlar Büyükşehir Belediye Başkanlığı’na uygun gördüler. Organik bir şekilde seçildim ve kabul gördüm. O yüzden şu an için için tek idealim, işimi yapmak” cevabını verirken; “Kapı kapı dolaşıp, kendisi gibi düşünmeyenleri ikna etmekten vazgeçti!” eleştirileriyle ilgili de şu ifadeleri kullandı:
"Strateji değişti tabii. Beylikdüzü ilçesinde kapı kapı gezdiğim doğru. İstanbul’da gezemiyorum ama sosyal medyadan herkese, mesajlarımla ulaşıyorum. Arkadaşlarıma diyorum ki, “Bazı toplantılarımı canlı yayınlayın. İnsanlar beni görsünler!” Bilgilendirme tamam ama bir duygu geçirmek istiyorsanız, vücut dilinizi, gözlerinizi, bakışlarınızı hissetmeleri lazım. Yani ev ev gezemiyoruz ama cep cep geziyoruz. Her cep telefonunda varız!"