El Hamra ve Topkapı sarayları birleşiyor

El Hamra ve Topkapı sarayları birleşiyor
İstanbul'da 6-7 Nisanda gerçekleştirilecek "II. Medeniyetler İttifakı Forumu" kapsamında, aynı dönemde inşa edilen, birbirine benzer siyasal ve simgesel anlamlar yüklü Topkapı ve ElHamra saraylarını konu alan "Aynı Denizin Uçlarında Doğu'ya Yolculuğun Fotoğrafında El Hamra ve Topkapı Sarayları" adlı sergi açılacak. Alınan bilgiye göre, forum çerçevesinde 5 Nisanda Topkapı Sarayı'nda açılacak sergi, Başbakan Recep Tayyip Erdoğan ve İspanya Başbakanı Jose Luis Rodriguez Zapatero'nun himayelerinde, Topkapı Sarayı Müzesi, İspanya Devlet Uluslararası Kültür Tanıtım Vakfı, İstanbul Cervantes Enstitüsü, El Hamra ve Generalife Konseyi tarafından ortak düzenlendi. Küratörlüğünü Javier Pinar ve Carlos Sanchez'in yaptığı sergi, 31 Mayısa kadar ziyaret edilebilecek. Jean Laurent ve Abdullah Biraderler gibi fotoğrafçıların 19. yüzyıla ait fotoğraflarının yer aldığı bir koleksiyon aracılığıyla El Hamra ve Topkapı sarayları arasında diyalog kurmayı amaçlayan sergi, ziyaretçilerini, etraflarını çevreleyen muhteşem şehir manzaralarının ortasındaki bu 2 sarayın avlularına, odalarına, süsleme detaylarına bakmaya davet ederken, 2 sarayın o dönem ticari fotoğrafçılık aracılığıyla resmediliş yollarına da dikkati çekmeyi hedefliyor. "Seyahatler, Anıtlar ve Görsel Bellek", "Şehirdeki Saraylar", "Zamanın İçerisinde Saraylar" ve "Belirgin Bakış" adlı 4 bölümden oluşan sergide, şehirlerin panoramik görüntüleri, saray detaylarının fotoğrafik ifadeleri birbiriyle diyalog halinde kurgulandı. Benzer bir diyalog da kopyaları çıkarılarak dünyaya yayılan fotoğraflar ile onlara referans veren gerçek objelerin sergilenmesiyle yakalanmaya çalışıldı. 126 orjinal eser sergilenecek Aralarında fotoğrafların, haritaların, planların, litografilerin, seyahat kitaplarının, maketlerin, alçıdan röprodüksiyonların, Nasri ve Osmanlı dönemlerine ait orijinal parçaların bulunduğu toplam 126 eser, bu çerçevede bir araya getirildi. Sergide, özellikle manzaralarında sarayların vazgeçilmez bir referans oluşturduğu Granada ve İstanbul'un panoramik görüntüleri öne çıkacak. Bu kapsamda James Robertson ve Abdullah Biraderler'in çektiği İstanbul fotoğrafları ile Jean Laurent'ın hazırladığı Granada panoramikleri gibi özel değer taşıyan parçalar seçildi. Şu anda İstanbul Üniversitesi tarafından korunan, Sultan Abdülhamid'in koleksiyonundan çok değerli fotoğrafik malzemeler ve İstanbul fatihi, Topkapı Sarayı'nın kurucusu Fatih Sultan Mehmet'in kılıcının orijinalı ve Granada'nın son Nasri hükümdarı Ebu Abdullah'ın kılıcının gerçek büyüklükteki fotoğrafı gibi her 2 saray için sembolik anlamı çok olan imge ve objeler de sergiye dahil edildi. Sergide, Granada'ya ait 2 maket ile 2 sarayın 19. yüzyıla ait tasvirlerini grafik olarak veren görsel-işitsel malzeme de sergilenecek. Eserler, El Hamra ve Generalife Konseyi Arşivi, İstanbul Üniversitesi Kütüphanesi, Suna ve İnan Kıraç Vakfı - İstanbul Araştırma Enstitüsü, TopkapıMüzesi,WashingtonKongreKütüphanesi ve Granada Rodriguez-Acosta Vakfı'ndan derlendi. Sergi, tekrarı niteliği taşımasa da El Hamra ve Generalife Konseyi tarafından Granada'da 2007'de V. Karl Sarayı'nda düzenlenen ve büyük başarı kazanan "Kağıt Üzerine Işık: Jean Laurent'ın Fotoğraflarında Granada ve El Hamra Sarayı" başlıklı sergiyi kaynak alarak hazırlandı. Birbirinden uzakta benzer iki saray El Hamra ve Topkapı, kısa zaman arayla inşa edilen, birbirine benzer siyasal ve simgesel anlamlar yüklü 2 saray olma özelliği taşıyor. Yapımları sırasıyla XIV. ve XV. yüzyıllarda tamamlanan saraylar, geçmişten günümüze dek ayakta kalmayı başararak, 2 ülkenin kültür sembolü, farklı unsurları uzlaştıran bir uygarlığın tanıkları haline geldi. Saraylar, zaman içinde sadece birer tarihi anıt olmaktan çıktı, turistler tarafından yeniden keşfedilen yerlere dönüştü. Başlangıcından bu yana kuruldukları şehirlerde birer özerk yerleşimbirimiolarakdüşünüldükleri için bu 2 sarayın sınırları kesin olarak belirlendi. Topkapı Sarayı, eski Bizans'ın merkezi üzerinde, şehre sırtını dönüp bakışını İstanbul Boğazı ve Haliç'e çevirecek şekilde konumlandı. Granada şehrine hükmettiği Sabika tepesinden yüzünü yeşil alana dönen El Hamra Sarayı da Darro Nehri vadisinin oluşturduğu doğal yarığı güçlendiren sağlamsurlarlabitişiğindekiAlbaicin semtinden ayrıldı. Her 2 yapının mimarisinde, bünyelerinde cisimleştirdikleri iktidarın izleri görülürken,fotoğraflara da estetik benzerlikleri yansıdı. Sivil İslam mimarisinin pek çok tipik özelliğini paylaşan ElHamra ve Topkapı saraylarının, dünyaya ün salmalarında İslam sanatının, hatta genel anlamda Doğu sanatının en görkemli temel eserleri olarak algılanmaları belirleyici oldu.