Özgürlükçü Demokrasi'de "Türkiye'nin İdlib planında El Nusra'nın kıyafet değiştirerek MİT'in yeni kurduğu 'ulusal ordu' içinde eriteceği" iddiası yer aldı. Haberde, hem Ankara'nın hem de Esad rejimi'nin eş zamanlı olarak Nursa ile görüştüğü ve Cerablus'ta olduğu gibi çatışma olmadan İdlib'in devrinin planlandığı kaydedildi.
Özgürlükçü Demokrasi'de yer alan haber aynen şöyle:
Türk devleti İdlib’de planlı bir şekilde hakimiyeti kurmaya çalışıyor. Bu plana göre Türk devleti El Nusra’ya (Şam’ı Özgürleştirme Konseyi) bağlı çeteleri, emirlerini doğrudan MİT’ten ve Bab El Hewa Eylem Odası’ndan alan diğer taburlara dağıtacak.
Bir aya yakındır ağır ve orta silahlardan oluşan cephane konvoyu, özel kuvvetlerle birlikte Türkiye ile İdlib arasındaki Bab El Hewa Sınır Kapısı’ndan akıyor. Aynı zamanda El Nusra çeteleri Suriye kırsallarından Efrin Cindirêsê karşısında bulunan İdlib eyaletindeki Atmê beldesine cephane ve askeri yardım getirdi. Buradaki cepheyi Demokratik Suriye Güçleri (QSD)’ne karşı durması ve İdlib savaşında olaylara karşı göz yumması amacıyla Feyleq El Şam çeteleri yerleştirilmiş durumda.
Güvenilir bir kaynaktan alınan bilgilere göre, sınır üzerinde konuşlanan tank sayısı 67. Türk ordusu ayrıca 3 bin 500 askeri burada görevlendirdi. Aynı kaynağın verdiği bilgilere göre Ehrar El Şam, Türkistan İslam Partisi, Feyleq El Şam, Mücahitler Ordusu Bileşimi ve Cephet El Şamiye çeteleri, Türk subaylarının denetimi altında Cephet El Nusra’nın İdlib’deki noktalarına yönelik MİT’in ortak hamlesine katılacak. Bu hamlede amaçlanan El Nusra’nın siyasi ve askeri olarak tamamen Türk devletine bağlanması. Türk güçlerinin kolayca İdlib’e girmesi için Suriye’deki bazı şahsiyetlerle görüşmeler yapıyor. El Nusra çeteleri de idamdan kurtulmak için güçlerini sınır bölgesine dağıtıyor.
El Nusra, İdlib ve Halep’in güney kırsalında Nuredîn Zenki Hareketi’ne son savaşa karşı hazırlık yapmak amacıyla İdlib’de askeri taburlarını ve kendisine bağlı 46’ncı alayı Halep’in batı kırsalından Daritizzê Beldesi’ne sevk etti. Türk devletinin planında, tüm taburları Mihemed Faris ve Cewad Ebû Heteb öncülüğünde ‘Ulusal Ordu’ adı altında birleştirip her bir taburu bir bölgeye sevk etme var. Örnek olarak, Feyleq El Şam Cewad Ebû Heteb Taburu ve Türkistan İslam Partisi’ne İdlib düşecek. Ehrar El Şam’a ise Xab Ovası düşecek. Cisir Şixor Beldesi’ne bin 200 İhvanı Müslimin askeri sevk edilecek ve El Nusra’nın tüm çeteleri MİT ve Türk devleti gözetimi altında bu taburlar üzerinden dağıtılacak.
El Nusra çeteleri Hama kırsalında Suriye rejim güçleriyle bir anlaşma imzaladı. Bu anlaşmaya göre Hama ile El Qelha bölgesi arasında bir sınır kapısı açılacak. Ayrıca El Nusra’nın sınır kapısına yakın olan tüm üsleri, noktaları kapatılacak ve Suriye rejiminin elinde esir bulunan 30 El Nusra çetesi serbest bırakılacak. Bunun yanında bu bölgede aralarındaki çatışmalar durdurulacak. 10 Eylül’de ise El Nusra, rejim yanlısı Suriyeli bir parlamenter olan Şêx Ehmed El Derwîş ile Derwîş’in köyü olan Hama’nın doğusundaki Ebu Dilî Köyü’nde kendisini ziyaret etti. Görüşmelerde El Nusra çetelerinin Hama’nın doğu bölgesindeki emirlerinden olan Hec Welîd El Dolanî vardı. Fakat şimdiye kadar anlaşmanın ayrıntıları açıklanmadı.
Öte yandan Hama savaşında El Nusra’ya bağlı bazı üyelerin öldürülmesi ve Ehrar El Şam’dan Bab El Hewa Sınır Kapısı’nda 800 askeri araca el koyması nedeniyle El Nusra çetebaşları arasında çelişki çıkmıştı. Şu an ise Feyleq El Şam ile El Nusra çeteleri arasında işbirliği söz konusu. Feyleq El Şam, El Nusra çeteleri için aylık olarak 4 bin cephanelik temin ediyor. İdlib’de bulunan Ibin Teymiyê ve Hêza 23 taburları, QSD’nin yerleşik olduğu Efrîn Kantonu’nun Cindirêsê bölgesine bağlı Dêrbelût ve Dêwa köyleri cephelerinde yer almak için birçok kişiyi parayla kendi saflarına kattı.
Türk devleti tüm imkanları ve gücüyle El Nusra çetelerini savaştan uzak tutmak ve Suriye’nin kuzey ve batısındaki varlığını bu çeteler yoluyla güvenceye almak istiyor. Üstelik İdlib eyaleti geneline hakimiyetini dayatıyor, bu da Rusya’nın onayı ile olur ve Tük devleti El Nusra’nın askeri gücünü kaybetmeden hakimiyeti altına almaya çalışıyor. Fakat eğer Türk devleti El Nusra’yı hakimiyeti altına alamazsa acaba Rusya İdlib’de yeni bir tutumu ortaya çıkaracak mı? Yoksa Amerika ve QSD bu konuda başka bir tutum mu ortay çıkaracak?
MİT, İdlib’de Savunma Bakanı olarak görev alacağına dair Cewad Ebû Heteb’e söz verdi. Mihemed Faris ise onun yardımcısı. Ayrıca kıyı noktaları da ayrılan subaylara teslim edilecek. Öte yandan El Nusra çeteleri kıyafetlerini değiştirdi ve sakal tıraşı olmaya başladı. Nusra, plan temelinde ÖSO adı altındaki toplantılara katılıyor. Türk devleti bu planla sadece El Nusra çetelerinin kıyafetlerini değiştirmek istiyor.
AKP Genel Başkanı Tayyip Erdoğan, İdlib’in yeniden işgali konusunda açıklama yaptı. Erdoğan, “Putin, Türkiye’deydi. Üçlü mekanizmayı nasıl çalıştıracağımızı görüştük. Bu konuda yol haritamız var. TSK, İdlib sınırları içinde, Rusya Silahlı Kuvvetleri sınırların dışında görev yapacak” dedi. Öte yandan Erdoğan’ın sözcüsü İbrahim Kalın da, “Gerekirse Efrîn’e gireriz” tehdidini yineledi.