TİHV Genel Başkanı Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi cinayetiyle ilgili hazırlanan bilirkişi raporuna ilişkin değerlendirmede bulundu. Korur Fincancı, "Olay yerinden alınan mermi çekirdeklerinin incelenmesi tamamlanmadı. Raporda söylenmesi gereken şu an itibarıyla ve eldeki verilerle araştırmanın sonuca ulaşmak için yeterli olmadığı olabilirdi" dedi.
Diyarbakır Barosu Başkanı Tahir Elçi'nin 28 Kasım günü vurulduğu yerde yapılan son olay yeri inceleme ve keşif çalışmasının bilirkişi raporu tamamlandı. 17 Mart günü yapılan olay yeri incelemesine ilişkin bilirkişi raporu da tamamlandı. Adli Tıp uzmanı Dr. Yusuf Tanrıkulu, Balistik İnceleme uzmanları Erdal Sarıbey ve Mustafa Erdoğan, Teknik Fotoğraf Analiz uzmanı Mustafa Yargı ile Olay Yeri İnceleme Uzmanı Sedat Mert'in hazırladığı 17 sayfalık raporda bilirkişiden, muhtemel ateş edilen yerlerin tespiti, ölüme sebebiyet veren silahın özellikleri ve ateş mesafesinin tespitinin istendiği belirtildi.
Doğan Haber Ajansı’ndan (DHA) Felat Bozarslan’ın haberine göre, raporda Elçi'yi öldüren ateşli silah mermi çekirdeğinin kısa veya uzun namlulu ateşli bir silah ile atıldığı ve uzak atış mesafesinden yapılmış olduğu belirtilirken, ölümü üzerinde ateşli silah yaralanması dışında başka bulgu tarif edilemediği kaydedildi.
Mevcut verilerle kişinin ölümüne neden olan atışın hangi silahtan, hangi açıyla, kişinin hangi vücut pozisyonu ile nasıl gerçekleştiğinin tıbben ve fiziken bilinemeyeceği savunulan raporda şu ifadelere yer verildi: "Olay anında çekilmiş görüntülerde şahısların ateş ettikleri istikamet ve açılardan meydana gelebileceği gibi başka açı ve istikametlerden de meydana gelebileceği, bunlar arasında ayırım yapılamayacağı, bununla birlikte ateşli silah mermi çekirdeğinin vücudun içerisinde izlediği yolun ense soldan kafasına isabet ederek, arkadan öne, hafif aşağıdan yukarıya ve soldan hafif sağa seyirle kafatası kemiklerinde kırıklar meydana getirip, beyin beyincik kanaması ve harabiyeti yaparak sol kaş üzerinden vücudu terk etmiş olduğu sonucuna varıldığı kanaatindeyiz."
Evrensel'den Fatih Polat'ın haberine göre, Adli Tıp Uzmanı Prof. Dr. Şebnem Korur Fincancı, “tıbben ve fiziken bilinemez” belirlemesi için şöyle dedi: “Raporda yer aldığı belirtilen bu ifade bilimsel dayanaktan yoksundur. Özellikle bu ifade de dahil geçen hafta 13. günü yaptığımız Adli Bilimler Kongresi'nde ‘Adli Tıpta Kalıplar Basmakalıplar’ başlıklı bir sunumda da dile getirildiği üzere bilimsel dayanaktan yoksun ancak kalıplaşmış birçok ifadenin raporlarda yanıltıcı biçimde kullanıldığını tartışmıştık.”
Prof.Dr. Fincancı, raporun geneline dair de şu değerlendirmeyi yaptı: “Raporda da dile getirildiği üzere olay yeri incelemesi ile ilgili ciddi ve kuşku uyandırıcı eksiklikler bulunmaktadır. Olay yerinden elde edildiği bildirilen mermi çekirdeklerinin incelemesi henüz tamamlanmamıştır. Bu mermi çekirdeklerinden birinde Tahir Elçi'ye ait doku ve dolayısıyla DNA saptanması halinde mermi çekirdeğinin bulunduğu yer ve vücutta izlediği yol üzerinden bir atış noktası araştırması yapılabileceği düşünüldüğünde, söylenmesi gereken şu an itibarıyla ve eldeki verilerle araştırmanın sonuca ulaşmak için yeterli olmadığı olabilirdi. Silah ile ilgili değerlendirmede de ayrım namlu uzunluğundan çok yaralanma özellikleri değerlendirilerek silahın kinetik enerjisi üzerine olabilecekken, ‘öyle de olur böyle de olur’ çözümsüzlük göstergesidir. Rapor ciddi biçimde yeni bir faili meçhul yaratma çabasını düşündürmektedir.”