Yıllardan beri hem otomotiv sektörü, hem de otoriteler çevreci otomobiller üzerinde kafa yordular, termik motorların çevreye olan etkisini azaltmanın yollarını aradılar. Ancak bugüne dek, sürdürülebilir ve bizi geleceğe taşıyacak kalıcı çözümler henüz üretilebilmiş değil. Belki de elektrik enerjisi en kolay ve en ucuz teknolojiydi, yıllardan beri taşıt araçlarında (tren, troleybüs, tramvay, golf otomobili vs) da kullanılıyordu, üstelik öyle büyük kapsamlı bir altyapıya da ihtiyaç yoktu, altyapı neredeyse hazır sayılırdı. En azından hidrojen enerjisinde olduğu gibi özel istasyonlar kurmak gerekmiyordu, evdeki prizden bile bu araçları şarj etmek mümkündü ama endüstrinin önündeki en büyük engel bataryaların kapasitesinin sınırlı olmasıydı. Teknoloji son dönemde bu sorunun da üstesinden geldi, elektrikli otomobiller için özel olarak geliştirilen yeni lityum-ion bataryalar artık daha fazla güç ve daha fazla menzil sağlayabiliyor. Bu gelişme küçük bağımsız üreticilerin yanı sıra Renault, Nissan, Chevrolet, Mercedes, BMW gibi dev markaları da harekete geçirdi ve kendi elektrikli teknolojilerini geliştirmelerini sağladı. Geleceğin elektrikli otomobilleri çevreci olmakla kalmayacak, günümüz otomobillerine oranla daha düşük kullanım maliyeti (daha az bakım, onarım masrafı, daha düşük enerji maliyeti) sunacakları için kısa sürede tercih sebebi olacaklar. Örneğin bugünkü elektrik fiyatlarıyla hesaplandığında, elektrikli Mercedes B Serisi’nin 200 km yol kat etmek için 2.70 Euro’luk elektrik tüketmesi gerekiyor. Öte yandan benzin motorlu bir B Serisi 200 km’lik yolda ortalama 18 Euro’luk yakıt tüketiyor (hem de bugünün düşük petrol fiyatlarıyla hesaplandığında). Bu ise elektrik enerjisinin benzinden en az 5-6 kat daha ucuz olduğu anlamına geliyor. Eğer günde 200 km’den fazla yol yapmıyorsanız ve aracınızı daha çok şehir içinde kullanıyorsanız, gelecekte bir elektrikli otomobile sahip olabilirsiniz demektir. Bir elektrikli otomobil kullanıyorsunuz ve ayda ortalama 1000 km yol yapıyorsanız, aylık ortalama elektrik gideriniz sadece 15 Euro (30 TL) civarında olacak. Bu rakam, neredeyse evde tükettiğimiz enerji miktarı kadar. Bununla bugün benzinli bir otomobilin dörtte bir deposunu bile doldurmak mümkün değil. Bu ekonomi bile tek başına, çoğu kullanıcının elektrikli otomobilleri tercih etmesi için yeterli bir sebep olabilir. Son dönemde tanıtımı yapılan çevreci otomobillerin bir kısmını bir araya getirdik. Bu otomobillerin çoğu birkaç yıl içerisinde pazara çıkabilir, ancak Toyota Prius gibi hibrid teknolojili araçlar çoktan bir milyon adet satışa ulaştı ve caddelerde boy göstermeye başladı bile. ---------------- Smart fortwo electric drive Kısa süre önce 10. yaşını kutlayan dünyanın en genç kült markası smart, çevreciliğin ve mobilitenin en başarılı örneklerinden birini sunuyor. Arkasındaki çok güçlü marka desteğiyle birlikte smart, kısa süre önce smart cdi modeliyle dünyanın en az CO2 salınımı yapan seri üretim otomobilini piyasaya sürmüştü. 2007 yılından beri de Londra sokaklarında gündelik kullanımdaki 100 adet smart ile gerçek test yapıyor. Kullanıcılar geleneksel bataryalardan güç alan smart electric drive için oldukça iyi yorumlarda bulunuyorlar. Fakat piyasaya sürülecek smart ed (electric drive) ileri teknoloji ürünü lityumiyon bataryalara sahip olacak. Bu bataryalar daha küçük boyutlara, daha yüksek performansa, daha kısa dolum süresine, daha uzun ömre ve dayanıklılığa sahip. Seri üretimin 2009 yılı sonunda başlaması planlanıyor ve o zamana kadar Daimler markası bu teknoloji üzerinde ince ayarlar yapmaya devam edecek. smart ed piyasaya çıktığında başarı şansı çok yüksek çünkü şimdiye kadar 1 milyon adetten fazla smart satıldı ve 2. nesliyle daha fazla seçeneğe ve kullanıcıya ulaşmayı hedefliyor Renault ZE Concept Renault elektrikli otomobil konusuna önem vermesine rağmen 2010 yılı sonundan önce seri üretime geçemeyecek. 3 kapılı Kangoo Be Bop modeli üzerine geliştirilen ZE (Zero Emission) Concept’inde 95 HP ve 225 Nm tork üreten bir elektrik motoru yer alıyor. Sürücülerin klima, aydınlatma ve ısıtma fonksiyonlarını sürekli kullandığını ve bunların da motora ekstra yük getirdiğini bilen Renault, ZE konseptinde tavanda yer alan güneş panelleriyle klima ve ısıtma sistemini beslerken, bu sistemlerin daha az kullanılmasını sağlamak için özel yalıtıma sahip kapı ve gövde panelleri kullanmış. Aerodinamik verimi artırmak ve menzili uzatmak için de ayna yerine geri görüş kameraları kullanılmış. MINI E BMW Group’un sürüş keyfini törpülemeden çevreye saygı politikasının elektrikli kanadını oluşturan MINI E, 204 HP ve 220 Nm tork üreten elektrik motoruyla gücünü tek kademeli sarmal bir şanzıman üzerinden ön tekerleklere aktarıyor. Bu farklı güç ve kavrama sistemi sayesinde MINI E, duruştan 100 km/s hıza 8.5 saniyede ulaşıyor ve elektronik olarak sınırlandırılmış 150 km/s son hıza ulaşıyor. Standart MINI temeli üzerine geliştirilmiş olmasına rağmen MINI E lityum-iyon akülere yer açmak için 2 koltuklu olarak hazırlanmış. 48 modüle toplanmış 5.088 adet hücreden oluşan bataryalar 380V sabit voltaj üretiyor ve MINI E’nin ağırlığını 1.465 kg’a yükseltiyor. Şu an sadece bir proje olarak hazırlanan MINI E, 2008 yılı sonuna kadar 500 adet üretilecek ve seçilmiş müşteriler tarafından gündelik hayatta kullanılarak test edilecek. Projeden alınacak geri bildirime göre MINI E’nin üretim kaderi belirlenecek. Nissan Nuvu Nissan’ın Toyota iQ’ya rakip olarak tasarladığı Nuvu, çevreci özelliklerini sadece teknolojisiyle değil, kullandığı materyallerle de gösteriyor. Kapı ve yan panellerde kullanılan elyaf malzemeler, güneş panellerine sahip cam tavan ve elektrik motora sahip. İç mekânda 2+1 kişilik oturma düzeni seri üretime geçildiğinde, geleneksel 4 kişilik ya da 2 kişi ve bagaj olarak hazırlanacak. Mercedes B Serisi Mercedes’in bir sonraki B serisi tamamen elektrikli bir motor seçeneğine sahip olacak. İlk olarak bu ay içinde Detroit Otomobil Fuarı’nda sergilenecek olan elektrikli B Serisi’nin 100 kW maksimum güç üreten aküleri sandviç zeminin altına gizlenerek B serisinin iç hacminin etkilenmemesi sağlanmış. Konsept modelin iç mekânı 5 kişi için geniş yaşam alanı sunarken 500 litrelik bagaj hacmi de sandviç konseptinin başarısı olarak dikkat çekiyor. Elektrik motorlarının sağladığı sürekli güç 70 kW ve maksimum torku ise 320 Nm. Elektrik motorları en büyük avantajlarını dizeller kadar etkileyici yüksek tork güçleriyle ortaya koyuyor. Böylece elektrikli B serisi 100 km/s hızlanmasını 11 saniyede tamamlıyor ve sınırlandırılmış 150 km/s son hıza ulaşabiliyor. Menzili 200 km olan ECell akülü elektrikli B serisinin F-Cell yakıt hücreli konsept versiyonu 400 km menzile ulaşabiliyor. Bu başarılı konseptlerin yollarda görülmesi ise 4 yıl sonrayı bulacak. Chevrolet Volt Dört kapılı görünümüne rağmen GM’in şimdiye kadar ürettiği en aerodinamik araç olan Chevrolet Volt, kapatılmış ön ızgara, yuvarlatılmış köşeler, yatık ön cam ve uzatılmış ayna kolları dolayısıyla elektrik motorunun gücünü daha uzun menzile taşıyabiliyor. Sadece elektrik motoruyla 65 km menzile ulaşan Volt, daha uzun seyahatler için E85 etanol ile çalışabilen benzinli motora sahip. Benzinli motor gerektiğinde aküleri şarj edebiliyor. 120V şebeke elektriğinden şarj olabilen Volt, 240V ile sadece 3 saatte şarj olabiliyor. Bir buzdolabı kadar elektrik harcayan Volt’un ürettiği toplam güç ise 150 HP ve 370 Nm. Son sürati 160 km/s olan Volt bu hızda mutlak sessizlik sunuyor. Mitsubishi i Miev Mitsubishi’nin yüksek adetlerde (yıllık 10 bin) üretmeyi planladığı i Miev, Mitsubishi’nin lityum-iyon akü üretimi yapan Yuasa markası işbirliğiyle üretilecek. Avrupa ve İngiltere’den gelen olumlu talepler sebebiyle artırılan üretim hedefleriyle 2009 yılında piyasada olacak. 1080 kg ağırlığındaki i Miev 64 HP gücündeki elektrik motoruyla 180 Nm tork ve 160 km menzil sunuyor. Tesla Roadster En sıkı çevre emisyonlarına sahip Amerika’nın Kaliforniya eyaletinde üretilen Tesla Roadster, sahip olduğu lityum- iyon aküsüyle süper spor otomobil performansı sergiliyor. Tek oranlı şanzımanına rağmen 14.000 devir çevirmesine izin veren 250 HP gücündeki motor Tesla Roadster’in 0-100 km/s hızlanmasını 3.9 saniyede tamamlamasını sağlıyor. 380 Nm tork gücünü 0-5.500 d/d aralığında üreten Tesla, standart bir otomobilin bütün gerekli donanımlarına sahip, başarılı bir sporcu. Amerika satış fiyatı 109.000 Dolar olan Tesla Roadster’in Avrupa satış fiyatı ise 89.000 Euro olarak belirlenmiş. Tesla Roadster, diğer pek çok elektrikli araçtan farklı olarak 200 km/s hıza çıkabiliyor ve yaklaşık 350 km menzil sunabiliyor. Venturi Fransız üretici Venturi, 300 HP ve 380 Nm tork üreten yeni nesil Fetish spor otomobili ile Paris Otomobil Fuarı’nda dikkatleri üzerine çekmişti. Güç ünitesinin ağırlığı 350 kg ve böylece Venturi Fetish 100 km/s hızlanmasını 4 saniyede tamamlıyor. Son sürati 180 km/s olan Venturi’nin menzili 290 km. Avrupa satış fiyatı ise 297.000 Euro. Dodge Zeo, JEEP Renegade 2+2 kişilik hazırlanan sportif Zeo, yeni nesil lityum-iyon akülerden güç alıyor ve 340 HP güç üretirken 400 km menzile ulaşabiliyor. 6 saniyeden az sürede 100 km/s’e ulaşan Dodge Zeo boyutlarıyla da sportif bir kimliğe sahip. JEEP Renegade ise speedster’e dönüşen bir SUV görünümüne ve Bluetec dizel motorla birlikte çalışan 85 kW gücündeki elektrik motoruna sahip. Hibrid modunda çalışırken 2,55 litre ortalama yakıt tüketen Renegade’in teknolojisi gelecekte Wrangler’da kullanılabilir. CİTROEN C-Cactus Citroen’in hafif üretim teknolojilerinden yararlandığı HDi-elektrik hibrid motoru sayesinde C-Cactus 100 km’de 2,8 litre yakıt tüketiyor. Çevreci araç, 70 HP HDi motora destek olan 30 HP gücündeki elektrik motoru sayesinde gerektiğinde sadece elektrik motoruyla hareket ederek sıfır emisyon oluşturuyor. 4.2 metre uzunluğundaki C-Cactus 1.000 litrelik yükleme kapasitesi de sunabiliyor. Peugeot Hybrid4 Peugeot’un gelecekte kullanmayı planladığı teknolojileri barındıran konsept modeli HYbrid4, çift şanzımanı, çift motoru (arka tekerleklerde elektrik motoru, önde HDi dizel motorla) 4 tekerlekten çekiş sistemi sunması ve değişken iç mekanı ile yakın geleceğin otomobillerinin nasıl olması gerektiğini gösteriyor. Toplam gücü 200 HP olan iki motordan öndeki 2.0 litre HDi motor 163 HP ve 300 Nm tork üretirken arkadaki elektrikli motor ise 37 HP ve 200 Nm tork üretiyor. 4 tekerlekten çekişli Peugeot HYbrid4, 100 km’de ortalama 4,1 litre yakıt tüketiyor ve kilometrede 109 gr CO2 salınımı yapıyor. Araç sadece elektrik motoru ile ilerlerken mutlak sessizlik ve sıfır değerleriyle dikkat çekiyor. Honda Insight 5 kişilik oturma kapasitesi sunan Insight, Honda’nın IMA hibrid sisteminin daha kompakt ve hafif versiyonu ile donatılmış. Yıllık 200 bin adet satış hedefi olan Insight, Ekolojik Sürüş Destek Sistemi adı verilen interaktif, sürücü odaklı yeni bir yakıt ekonomisi geliştirme sistemi kullanacak. Yeni geribildirim sistemi, sürücüye sürüş performansı hakkında gerçek zamanlı bilgi sağlayacak ve sürücünün yakıt tüketimini ve CO2 emisyonunu düşürebilmesini sağlayacak. Honda Civic Hybrid Ülkemizde üretilen Civic Sedan ile dış görünüş olarak benzer çizgilere sahip olan Civic Hybrid’de 1.3 litrelik 95 HP güç üreten benzinli bir motor ve 20 HP’lik elektrikli bir motor görev yapıyor. Toplam 167 Nm tork üreten hibrid motoruyla 100 km’de ortalama 4,6 litre yakıt tüketim değerine ulaşan Civic Hybrid 49.950 YTL’den satılıyor. İç mekan kapasitesi benzinli modelle aynı. Assystem city car Franco Sbarro’nun yönetiminde genç ve yetenekli tasarımcılardan oluşan bir ekibin hazırladığı Assystem city car, gelenekselin dışına çıkma konusunda oldukça başarılı olmuş. Farklı tekerlek yerleşimi sayesinde şehir içinde başarılı manevra kabiliyetine sahip olan city car, sadece kullandığı elektrik-benzin hibridiyle değil, araç içi ve dışı etkileşim sistemleri, araçsürücü etkileşimi, çevreye olan duyarlılığı ve aktif-pasif güvenlik özellikleriyle de dikkat çekiyor. Aracın önde yer alan tek tekerleğinde 0-50 km/s arasındaki hızlarda 20 kW üreten ve 30 km menzil sağlayan elektrik motoru devredeyken, 50-130 km/s arasındaki hızlarda ise 60 HP güç üreten ve 600 km menzil sağlayan benzinli motor devreye giriyor. Böylece elmas yerleşimli ön ve arka tekerlekler çekiş gücünü sağlıyor. Frenaj sırasında ise hem tekerleklerde yer alan rotorlar açığa çıkan enerjiyi depoluyor, hem de ABS sayesinde denge sağlanıyor. Assystem, city car üzerinde denediği teknolojileri, ileriki dönemde şehirde kullanılabilecek ortak paylaşım aracı “city lib” projesinde de aktaracak. Bu araçta yüzde 100 elektrik gücü ile 90 km/s hız ve gün aşırı şarj gerektirecek, orta menzil sağlayan aküler kullanılacak. Toyota Prius Şimdiye kadar ulaştığı 1 milyonu aşan satışıyla Toyota Prius, elektrik-benzin hibridi araçlar içerisinde dünyada en popüler olan otomobil. 1.5 litre benzinli ve elektrik motoru sayesinde Prius dünyanın en temiz aile otomobili unvanına sahip. JD. Power and Associates’in yaptığı tüketici memnuniyeti araştırmasında Prius kullanıcıları, diğer bütün marka kullanıcılarından daha büyük bir memnuniyete sahip olduklarını belirtiyorlar. Prius sahip olduğu elektrik-benzin hibridi sayesinde km’de 104 gr CO2 salınımı yapıyor ve 100 km’de ortalama 4,3 litre yakıt tüketiyor. Ayrıca Toyota, Prius modelinin hibrid sistemi ve bütün parçalarına 8 yıllık garanti vererek teknolojisine ne kadar güvendiğini gösteriyor. Wallyscar Efsanevi arazi aracı Willys’in daha küçük boyutlu bir kopyasını hatırlatan Wallyscar, 75 HP gücündeki 1.4 litre HDi Peugeot motoruyla hareket ediyor. Wallyscar, piyasaya çıkacağı 2009 yılında 90 km menzile ulaşmasını sağlayan bir elektrikli motorla donatılacak. İ+Sola, İ+Duo Macaristan üretimi olan i+Solo, mükemmel aerodinamik formundan dolayı güncel teknolojiye sahip otomobillerin sadece dörtte biri kadar yakıtla ilerleyebiliyor. CO2 salınımı km’de 20-33 gr arasında olan i+Solo/i+Duo, güncel otomobilerin 90- 140 gr/km CO2 salınımlarının ne kadar yüksek olduğunu ortaya koyuyor. Bio yakıtlar, alkol, sentetik ya da yenilenebilir yakıtlar kullanıldığında ortaya çıkan CO2 miktarı, bir bitkinin solunumu sırasında havaya bıraktığı CO2 miktarına eşit. Bunun yanında hibrid teknolojisi gündelik yaşama kolaylıkla adapte edilebilecek ve çevre koruması artırılabilecek. Macaristanlı Antro Grup’un i+Duo modeli ise iki eş otomobile (i+Solo) ayrılarak her biri 3 yolcu taşıyabilen araçlara dönüşebiliyor. Hafif üretim tekniği, aerodinamik form, yenilenebilir yakıtların elektrik motoruyla hibridlenmesi sonucunda i+Solo ve i+Duo geleceğin mobilitesine Macaristan’dan başarılı bir çözüm olarak görülüyor. Ayrıca tavanda yer alan güneş panelleri de elektrik bataryalarının şarj edilmesine yardımcı oluyor. Bunun yanında hafif üretimin avantajını kullanarak, araçta yer alan pedallar seyahatlerde i+solo’yu “fitnessmobile” e dönüştürüyor. Düşük süratlerde sadece elektrik motoru ve pedal desteği ile sıfır emisyon ve sessiz sürüş yapılabiliyor. Gövdede kullanılan karbon-fiber paneller ve magnezyum alaşım şasi ve sürücü ortada, yolcular iki yanda oturma düzeni ile geleceğin mobilitesine farklı bir bakış kazandırıyor. Sonuçta 350 kg’dan daha az toplam ağırlık, 0.22 cW’den daha düşük aerodinamik katsayı, karmaşık elektrik motoru- güneş panelleri-pedal desteği ile 100 km’de 1,8 litreden az yakıt tüketimi sonucu elde ediliyor ve iki i+solo aracın birleşmesiyle 6 kişilik i+duo araç meydana geliyor. Geliştirme çalışmalarının sonunda araçların 2012-2013 yıllarında üretime geçirilmesi planlanıyor. Heuliez Fransız karoser üreticisi Heuliez, Hindistanlı elektrik motoru üreticisi Reva ile ortaklaşa geliştirdiği Heuliez Reva’da detayları açıklanmayan elektrikli bir motor kullanıyor. Heuliez Friendly modeli ise prizden şarjlı elektrik motoru ile 225 km menzil sunarken, 110 km/s hıza ulaşabiliyor. Friendly’nin 16 kW, 18 kW ve 25 kW motor seçenekleri bulunuyor. Güç nikelmetal hibrid akülerden elde ediliyor ve ev elektriğinden şarj edilebiliyor. 3 farklı uzunluğa sahip olan Friendly’nin 2.10 m, 2.50 m ve 2.90 m uzunluğunda gövde seçenekleri bulunuyor. Şehir içi kullanımı için uygun olan Heuliez Friendly 850 litre ile 1650 litre arasında yükleme hacmi sunuyor ve modelin 2010 yılında piyasaya sunulması planlanıyor. Microcar M. Go Fransız üretici Microcar, elektrikli yeni aracı M.Go’yu Paris Fuarı’nda tanıttı. Microcar’ın ehliyetsiz kullanılabilen versiyonları 45 km/s hız yaparken, kullanıma göre 110- 150 km menzile ulaşabiliyor. Standart versiyonlar ise 70 km/s hıza çıkabilirken, menzili 80-110 km’ye ulaşıyor. Fiyatları henüz belirlenmeyen M.Go’nun 2009’un ilk çeyreğinde Avrupa’da pazara sunulması planlanıyor. Microcor’ın Fransa’da şehir içinde ehliyetsiz olarak kullanılabilen versiyonları da bulunuyor. Mindset Çevreci çalışmaların en heyecan verici örnekleri aslında küçük üreticilerden ve girişimcilerden geliyor. Bunlara en iyi örnek ise Türkiye’nin gururu, dünyaca ünlü başarılı tasarımcı Murat Günak’ın proje ve fikir liderliğini yaptığı Mindset. Sahip olduğu hafif alüminyum iskelet sayesinde ağırlığı 800 kg’da tutulan Mindset, böylece sahip olduğu enerjiyi en verimli şekilde uzun menzile dönüştürebiliyor. Benzin-elektrik hibridi olan Mindset’te yer alan güneş panelleri de hem elektrik motorlarının şarj olmasını sağlıyor, hem de iç mekanda yer alan elektrik sistemini besliyor. 2 silindirli 24 HP gücündeki benzinli motor aküleri doldurarak menzilin 800 km’ye ulaşmasını sağlarken 100 km’de ortalama 3,8 litre yakıt tüketiyor. Elektrikli motorunun gücü 95 HP ve torku 220 Nm olmasına rağmen 155 tabanlı lastikleriyle Mindset 0’dan 100 km/s hıza 6 saniyenin altında ulaşabiliyor. Son sürat ise 140 km/s ile sınırlandırılmış. Projenin hayata geçmesi için İsveçli girişimci SpirtAvert isimli firmanın patronu Lorenzo Schmid ile birlikte çalışan Murat Günak, Mindset’in geleceğin mobilite konseptini en iyi yansıtan araç olduğunu belirtiyor ve 2009 yılı içinde ilk müşterilerine aracı teslim edeceklerini belirtiyor. CT&T e-Zone EV İki ve dört kişilik elektrikli araçlar üreten Koreli bir firma olan CT&T ülkemizde bilinen bir marka değil. Ancak bu durum Autoshow 2008’de Ertex standında firmanın e-Zone EV modelinin sergilenmesiyle değişti. Şehir şebekesinden kolayca şarj edilebilen modelleriyle pratik yapıya sahip olan firmanın araçlarında, mümkün olduğunca az parça kullanılıp sadece en gerekli düğme ve şalterlere yer veriliyor. Bu sayede düşük satış fiyatlarına sahip olan araçlar, şehir içinde kısa mesafelerin kat edilmesi için kullanılıyor. Avrupa’da gittikçe yaygınlaşan CT&T’nin dört kişilik modelleri ise aynı zamanda golf aracı olarak da kullanılıyor. e-Zone Şu an için resmi olarak Türkiye’ye ithal edilen tek elektrikli otomobil olan CT&T e-Zone EV, oldukça küçük boyutlara sahip. İlk bakışta Çinli bir smart kopyası gibi algılanan ancak aslında şehir içi kısa mesafe kullanımları hedeflenerek tasarlanan e-Zone EV iki kişilik bir araç. Arkasında küçük bir bagajı da bulunan EV, şehir şebekesinden kolayca şarj olan pratik bir yapıya sahip... Aracın satış fiyatı Autoshow ’08 fuarında 18 bin TL olarak açıklandı ve ithalatçı firmanın iddiasına göre her gün kısa mesafe kullanılması şartıyla (günde 50-70 km arası) aracın elektrik tüketimi ayda 20 dolar seviyesinde. Auto Show