Uzun yıllardır güvenli liman olarak görülen altının son 3 senede yatırımcısına verdiği zarar şoke ediyor. Altını Eylül 2011’deki zirvesinden alıp bugüne kadar tutanlar yüzde 38,9 zarar etti. Özellikle büyük şirketler milyon dolarlık portföylerini altından yeni güvenli liman olarak görülen Amerikan tahvillerine aktarıyor. Uzmanlar reel faizin kısa ve orta vadede düşmesiyle altının daha da düşebileceğini ancak uzun vadede yükselecek faizlerle birlikte altın için yeniden alım fırsatı doğacağına dikkat çekiyor.
1980’li yıllardan beri istikrarlı bir şekilde yükselip yatırımcısının yüzünü güldüren altın 2011’de tarihi zirveyi gördükten sonra son 3 yıl içinde büyük bir düşüş yaşadı. ABD Merkez Bankası’nın 2008 küresel finans krizinin ardından art arda açıkladığı 3 parasal genişleme programı ile yükseldikçe yükselen ve 2011 Eylül ayında ons başına 1920 dolarla tarihi zirveyi gören altın 1160 dolara kadar gerileyerek yatırımcısını üzdü.
Barış Balcı’nın Hürriyet’teki analizine göre, altını 1920 dolarlık tarihi zirvesinden satın alan yatırımcılar 3 sene içinde yüzde 38,9 zarar etti. Aynı dönem içinde dolar/TL kurunda yüzde 30’un üstünde değer kazancı yaşanırken, BİST 100 endeksi ise yüzde 48 gibi dudak uçuklatan bir kazanç sağladı.
Altında önlenemeyen bu düşüş bir yatırım aracı olarak ‘güvenli liman’ imajını sarsmışa benziyor. Özellikle enflasyondan korunmak için ideal bir yatırım aracı olan altın Türkiye’de de yüksek enflasyon dönemlerinin ardından ilk akla gelen yatırım araçlarından biri olmuştu. Ancak yatırım uzmanları son 3 yılda bu kadar para kaybettiren bir yatırım enstrümanı için ‘güvenli liman’ yakıştırmasının yapılmasının çok zor olduğunu belirtiyor.
Noor Capital Market Uluslararası Piyasalar Uzmanı Ahmet Uluhan, altının onsunun 1.100 dolar, ardından da 1.050, 1.000 dolar seviyelerine gerileyebileceğini kaydetti. Altının kritik olan 1.180-1.200 dolar bandına hızlı girdiğini ifade eden Uluhan, mevcut koşullarda altının düşüşünün daha da derinleşebileceğini söyledi. Uluhan, dolardaki güçlenme devam ettiği sürece altındaki düşüşün süreceğini belirterek, altının seyrinin, Fed'in faiz artırımına yönelik politikasını ne kadar erkene alacağı ya da ne kadar öteleyeceğine bağlı olduğunu ifade etti. Altındaki düşüşün devam edebileceğini dile getiren Uluhan, ons fiyatının 1.100 dolar, ardından da 1.050, 1.000 dolar seviyelerine gerileyebileceğini vurguladı. Uluhan, altında bundan sonra Fed'in politikalarının belirleyici olacağını kaydetti.
Son 4 yılın en düşük seviyesini görse de altın fiyatlarını daha da aşağı çekebilecek riskler hala canlı. Fed’in para musluklarını kapamasıyla altın çok sert bir şekilde düşmüştü. Ancak asıl düşüşün Fed’in politika faizini 2015 Haziran öncesinde artırması ile gelebileceğini düşünenlerin sayısı da hiç az değil. Fed’in bu hamleyi yapması ise ABD ekonomisinin ne kadar çabuk toparlanabileceğine bağlı olacak. 2014 3. çeyrekte yüzde 3.5 büyüyen ABD ekonomisi aylık 200 binin üzerinde yeni tarım dışı istihdam yaratmaya devam ederse erken faiz artırımı gündeme gelebilir. Bu karar ABD tahvillerini altından daha çekici ve güvenli görülmesini tetikleyebilir. Bu durumda analistlerin konuştuğu yeni dip fiyatlar 950-1050 dolar bant aralığı olarak görülüyor.
Yüksek enflasyon ve hiper enflasyonun neredeyse hiçbir ülke ekonomisinin gündeminde olmaması altının yakın dönem görünümünü de karamsar hale getiriyor. Özellikle Mayıs 2013’te Fed’in parasal genişlemeye son vereceğini açıklamasının ardından büyük şirketler ve sermaye milyar dolarlarla ölçülen yatırımlarını ABD tahvillerine kaydırdı. Bu da en azından içinde bulunduğumuz dönemde ‘güvenli liman’ sıfatını geçici de olsa ABD tahvillerine kazandırıyor.
Altının geleceği hakkında iyimser olmak ise dünya ekonomisine ne kadar kötümser baktığınızla ilintili. Savaş ve ekonomik durgunluk dönemlerinde altının tekrar güvenli liman olarak görülmesi, enflasyona karşı korunak sunması açısından geçerli olacak. Bu durumda da ufukta gözüken Avrupa borçlanma krizi altın için yeni bir çıkış fırsatı olabilir.
İş Yatırım Uluslararası Piyasalar Müdürü Şant Manukyan altın fiyatlarının 950-1050 dolar aralığına gerilediğinde mükemmel bir alım fırsatı doğacağını belirtiyor. Bir diğer alternatifin altının 1160 dolar seviyesinden dönerek 1340 doları aşması olacağını söyleyen Manukyan “Bu da dip yaptığını onaylamış olur. Önümüzdeki yıllarda çok daha yükseleceğini düşünüyorum, zira Avrupa’da devlet borçlanma krizi yeniden ortaya çıktığında güven kaybı yaşanacak. Reel faizlerin yeniden düşmesi ile de altın öne çıkacak” diye konuştu.