Türkiye'nin emekli Washington Büyükelçisi ve eski Dışişleri Bakanlığı Müsteşarı Faruk Loğoğlu, Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) içindeki cunta yapılanmasının gerçekleştirdiği 15 Temmuz darbe girişiminin arkasında olduğu iddiasıyla Türkiye'nin Amerika Birleşik Devletleri'nden (ABD) istediği Fethullah Gülen'in yarattığı krize ilişkin açıklamalarda bulundu. "FETÖ'nün CIA adına çalışan bir örgüt olduğunu önce Özbekistan'ın sonra da Rusya'nın açıkladığını ifade eden Loğoğlu, "165 ülkede ve ülkelerin ücra köşelerinde faaliyet gösteren öğretmen idareci olarak aslında Amerikan vatandaşıdırlar. Bunların CIA ile ilişkisinin olmadığını düşünmek biraz saflıktır" dedi.
Takvim'den Ali Değermenci'nin sorularını yanıtlayan Faruk Loğoğlu'nun açıklamaları şöyle:
Referandum krizi nasıl çıktı?
Barzani Türkiye'den İran'dan diğer bölge ülkelerinden ve kendi Kürt gruplarının uyarılarına rağmen referandumu yapacağım dedi. Arakasında yatan; bölgedeki konjonktürü ve özellikle de uluslararası ülkelerin ABD'nin sempatisinin arkasında olduğunu değerlendirdi. Barzani'yi arka planda kim destekliyordu?
Referandum kararını en açık şekilde destekleyen ülke İsrail'di. İsrail bunu Amerika'dan yeşil ışık almadan kesinlikle yapamaz. Dolayısıyla aynı düşüncenin arkasında orta ve uzun vadede Amerika Birleşik Devletleri'de vardı. Neden referanduma itiraz edildi?
Irak Anayasası'nda Irak'ta yaşayan insanların hangi bölgelerde hangi vilayetlerde yaşayacaklarına karar verme hakkı tanınıyor. Ama bu kendi kaderini tayin etme hakkı değil. Dolayısıyla yaptığı iş Anayasa'ya aykırı. Yani gayrı meşru... Şimdi Barzani bunun sonuçlarına katlanıyor. Referandum ne olacak?
Referandum bitti. Referandum kütüphanedeki kitapların yanına kaldırıldı. Bundan sonra gündeme gelebilir belki de hiçbir zaman gündeme gelmeyebilir. Türkiye, İran ve Irak'ın bir araya gelip bu işi yapmasını nasıl de ğerlendiriyorsunuz?
Yaklaşım itibarı ile doğru bir karardır. Türkiye ilk hamlede biraz sert davrandı Ama çekiç ile kafalarına da vurulmadı. Söylemlerin de biraz sert olması da gerekiyordu. Çünkü dinlemiyor adam. Onun için anlayacağı dilden konuşmak gerekiyordu. Kerkük'e yapılan operasyondan sonra İran'ın bölgede güç elde etmeye başlaması bir risk midir?
Bu bir risktir. Türkiye İran birbirine güvenmeyen ama işbirliği yapabilen iki bölgesel güçtür... İran'ın izlediği politikalar itibariyle bölgede bir mezhep eksenine dayanan bir nüfuz bölgesi yaratma, güçlü bir konumda olma çabası var. Bir noktada Türkiye ile İran aslında bölgede "birbirine rakip" ülkelerdir. Zaman zaman Sayın Cumhurbaşkanı'nın; İran Fars milliyetçiliği yapıyor sözleri doğru laflardır. Türkiye önce Fırat Kalkanı Operasyonunu yaptı ve şimdi de İdlib'e girdi. Nasıl değerlendiriyorsunuz?
Fırat Kalkanı Operasyonunun ilk aşaması Cerablus tamamen doğru bir karardır. Oradan Türkiye'ye yönelik terör saldırıları oluyordu. Türkiye'nin kendi vatandaşlarının güvenliğini sağlamak ve sınır güvenliğini tesis etmek adına bu operasyon doğruydu. Suriye'nin içinde bulunduğu karışıklığı da dikkate alarak Türkiye'nin oraya girmesi fevkalade anlaşılır bir durumdur ve bu başarı ile yapılmıştır. Fakat orada durmadılar ilerlediler. O kadar aşağıya neden inilmiştir? PKK /PYD'nin Akdeniz'e ulaşması engellenmek için yapıldığı söyleniyor ...
Ona da katılıyorum. Türkiye bakımından en önemlisi, İran, Rusya ve Türkiye arasında varılan anlaşmadır. Ben orada bir taktik hata yapıldığını düşünüyorum. İdlib'in çevresini koruma Rusya'ya verilirken iç güvenlik bize verildi. Merkez demek, bütün sıkıntıların kaynadığı kazanın tam ortası demek. Türk askerleri İdlib'e girer ken halkın coşku ile karşılaması ilginç değil mi?
Onlar bizim komşumuz. Komşu ülke onların insanları bize yabancı değiller. Biz onlara yabancı değiliz. Yüzlerce yıl bizim hakimiyetimizde bulunmuşlar. Suriye halkının ta 2011 yılından bu yana 3 milyondan fazla sığınmacıyı ülkemizde barındırıyoruz. Bu alkışla karşılandı. Afrin'e yönelik ne yapılabilir?
Cerablus ile İdlib'i kontrol altına aldığımız zaman Afrin tam ortada kalıyor. O koridoru siz iki kez kırmış ve Akdeniz'e ulaşmalarını da engellemiş oluyorsunuz. Afrin'in sıkıntısı orada YPG'nin olması. Burada ABD'nin aktif, Rusya'nın pasif kenarda duran İran'ın da tribünden bakan ülke olarak, bizi Kürtler ile karşı karşıya getirebilir. Burada ihtiyatlı davranmak gerekir. Türkiye'nin beka sorunu olduğu, Fırat Kalkanı ve İdlib buna karşı başarılı bir hamle midir?
Elbette öyledir. Cerablus büyük ölçüde Türkiye için güvenlik dilimi oluşturmuştur. Bugün sınırdan sızmalar çok azalmıştır. Hem Türkiye'den Suriye'ye, hem de Suriye'den Türkiye'ye. Bunlar elbette başarı hanesine yazılması gerekenlerdir. Amerika'nın PKK terör örgütünü desteklemesini nasıl izah edeceğiz?
ABD bu konuda Türkiye'nin çıkarı ve beklentileri bakımından çok büyük bir yanlış içindedir. 2003'ten itibaren Irak'tan başlayarak sonra Suriye'de Kürtler üzerinden orada var olmaya çalıştı. ABD, terörü de desteklerim diyor. Bunu sadece ABD değil Avrupa da yapıyor. Bunlar bizim için şaşırtıcı değil. Kerkük ve petrolü Bağdat'ın eline geçti. Kürt Koridorunun Akdeniz'e çıkışı Türkiye tarafından engellendi. ABD'nin planı devre dışı mı kaldı?
Şimdilik engellendi. Irak ve Suriye'de olabilecekler ABD'nin oradaki Kürtler'e verdiği yardımlardan bir şey gelmeyebilir. Amerika'nın İran'a yapacaklarından neşet edecektir. Trump için İran ana düşman. ABD bölgede Kürt Koridorunu oluşturmak isterken Türkiye, İran ve Şam Yönetimi bunu engelleyebilir mi?
Türkiye ile İran bir araya gelirse kesinlikle bunu engeller... ABD, İsrail veya Suudi Arabistan'ın bölgede bir Kürt Devleti kurdurtma, idame ettirme gücü ve şansı yoktur. Buna bölge ülkeleri Türkiye ve İran karşı çıktığı sürece ki, karşı çıkacaklardır... Bu sayede iki güç üstün gelecektir. ABD'nin Kürt Koridoruna ilk darbe Bağdat Yönetimin Kerkük ve bölgesini geri alması olabilir mi?
Elbette. İleriye doğru baktığınızda Amerika bu bölgede kaybedecektir. Amerika bir türlü bir işi başlatıp kapatamıyor. Yaşananları görünce 'ABD Türkiye'nin müttefiki değil' diyebilir miyiz?
Türkiye'nin diğer NATO üyeleri ile de aralarında sorunları oldu. Ama bu ittifak ilişkisinin temel dokusunu bence etkilemiyor. İttifak güvenlik ve savunma odaklı bir ilişki var. NATO her zaman ayak sürmüştür. Almanya ile sıkıntılar yaşıyoruz. Bütün bunları dikkate aldığınızda ittifak ilişkilerinde ciddi pürüzler olabilir. Ama ana bağlantıların devam ettiğini görüyoruz. Amerika'dan her türlü düşmanlık bekleyebilir miyiz?
Bunu yazık ki bekleyebiliriz. İzledikleri politikalar ve özellikle vize kararı Türkiye'nin dostunun, Türk halkına olumlu hissiyat içinde olan bir ülkenin yapabileceği şeyler değil. Vize kararını nasıl değerlendiriyorsunuz?
Dostça bir tavır değildir. Çok orantısız yanlış ve haksız bir uygulamadır.
Türkiye'nin aynı yanıtı vermesi gerekiyordu verildi ve doğru yaptı. Böyle bir ülke ile ilişkilerde Türkiye nelere dikkat edilmeli?
Türkiye ulusal güvenliği nedeniyle çok boyutlu bir dış politika izlemek durumundadır. Şangay İşbirliği için AB'yi feda etmek, Rusya için ABD'yi gözden çıkarmak yanlış olur. Türkiye Rusya ile de, ABD ve AB ile de yakın ilişki içinde olacak. Türkiye ABD ilişkilerinin gerçekçi bir zemine oturmak gerekiyor. Yani farklı düşündüğümüz konular, beraber olduğumuz konular var. ABD her istediğini yapabiliyor mu?
Amerika sandığınızdan çok daha acemi bir ülkedir. Amerika girdiği hiçbir savaştan galip çıkmamıştır. Vietnam'ı düşünün, Afganistan'dan hala çıkamadı, Irak'tan galip çıktılar ama ülkeyi mahvettiler. Küba ile baş edemediler. Amerika çok büyük güç ama sanıldığı kadar olgun, sanıldığı kadar herkesten daha iyi düşünen bir ülke değil.
Bir noktada Türkiye daha derinliği olan daha tecrübesi olan, çok yönlü olan bir ülke olduğu için de ABD'ye de Avrupa Birliği'ne de yol gösterebilir.
FETÖ'yü Türkiye'ye iade edecekler mi?
Verebilirler. FETÖ'nün Amerika'daki yapılanması, vergiler, statü bakımından ne kadar yasalara uygundur bunların üzerine gidebilirler. Ama gitmiyorlar... FETÖ ile CIA arasında bir ilişki var mıdır?
165 ülkede, ülkelerin ücra köşelerinde faaliyet gösteren öğretmen idareci olarak aslında Amerikan vatandaşıdırlar. Bunların CIA ile ilişkisinin olmadığını düşünmek biraz saflıktır. O zaman FETÖ'yü bize ver meleri imkansız mı?
Zorlaştıran sebeplerden bir tanesi de budur. FETÖ'nün CIA adına çalışan bir örgüt olduğunu öncelikle Özbekistan sonra da Rusya açıklamıştı.
Avrupa'nın PKK 'ya aleni desteği söz konusu. Frankfurt Polisi resmi sosyal medya hesabında Öcalan 'a özgürlük kavramını nasıl kullanıyor ?
Hemen hemen bütün Avrupa ülkelerinde böyle bir bakış açısı var. Belçika'da Mahkemeler PKK'nın terör örgütü olarak görmediklerini açıkladılar... Amerika ve Avrupa'da ırkçılık, yabancı düşmanlığı, özellikle İslam karşıtlığı nükseden bir hastalık... Zamanında uzak doğulu büyük elçi söylemişti bana; "Avrupalılar Türkler ve Ruslardan çekinir ve korkarlar" diye.
Bir savaş söz konusu mudur?
Evet ve hayır diye cevap vermem gerekirse savaş tamamen ihtimal dışı değildir. Savaş için 2018 yılı belki yakındır ama Trump İran ile imzalanan anlaşmayı tasdik etmedi. Konuyu Kongre'ye havale etti. Muhtemelen Kongre'den de Trump'un isteği doğrultusunda bir karar çıkacaktır. Zaten Trump ilk hamlede İran'ın Devrim Muhafızlarını terör listesine aldı. Peki ne olur?
İran öyle yenilir yutulur bir lokma da değildir. Özellikle İran ile böyle tepişmeye kalkışması çok ciddi sonuçları olabilir. İsrail ve Suudi Arabistan böyle bir durumdan büyük haz duyar, oh oh diye çok da mutlu olacaktır. Bölge için bir felaket olur.
Türkiye burada nasıl bir konumda?
Türkiye bölgede ekonomisi, askeri ve siyaseti ile bölgenin en önemli gücü. Batı dünyası ile, AB ve NATO ile ilişkileri Türkiye'yi apayrı bir noktaya koyuyor. Irak konusunda 'uzlaşın, görüşün, anlaşmaya varın' pozisyonunun arkasında Türkiye durduğu takdirde Irak'a ve kendimize büyük hayır yapmış oluruz. Türkiye bir beka sorununu yaşıyor mu?
Türkiye ciddi sınamalarla karşı karşıya. Sadece PKK ve ülke dışı terör örgütlerinin faaliyetleri değil Suriye ve Irak'taki gelişmeler de Türkiye'nin ulusal güvenliğini tehdit eden gelişmelerdir. Çok ölçülü, hesaplı hareket etmek gerekir. .