Emekli büyükelçi Şükrü Elekdağ: Türkiye’nin Libya’da Mısır’la askeri çatışmaya girmesi yanlış olur, Ankara askeri restleşmeden kaçınmalı

Emekli büyükelçi Şükrü Elekdağ: Türkiye’nin Libya’da Mısır’la askeri çatışmaya girmesi yanlış olur, Ankara askeri restleşmeden kaçınmalı

Sözcü yazarı Uğur Dündar, bugünkü köşesinde emekli büyükelçi Şükrü Elekdağ ile Libya'dali duruma ilişkin gerçekleştirdiği röportajı aktardı. "Türkiye’nin Libya’da Mısır’la askeri çatışmaya girmesi çok yanlış olur!.." diyen Elekdağ, "Ankara askeri restleşmeden kesinlikle kaçınmalıdır Böyle bir girişimin Türkiye'ye hem askeri, hem ekonomik bakımdan çok ağır bir bedel ödeteceği açık" ifadesini kullandı.

Elekdağ, Libya'daki son askeri ve siyasi durumu şöyle analiz etti:

UMH ordusu, Trablus'u kuşatan Hafter birliklerini ezici bir yenilgiye uğrattıktan sonra, onların peşine düştü ve Trablus'un 450 km. doğusundaki Sirte kenti yakınındaki Vişke'yi 6 Haziran'da ele geçirdi. Buradan Sirte'ye karşı üç koldan taarruza başlayan UMH ordusu, kentin batı girişine ulaştıysa da bu noktada operasyon tıkandı. Bunun nedeni, Trablus'tan uzaklaşan UMH ordusunun hava savunma sisteminin sağladığı şemsiye dışında kalması ve Hafter birliklerini destekleyen SİHA'ların (Silahlı İnsansız Hava Araçları) yoğun bombardımanına maruz kalarak ciddi kayıplar vermesiydi. Halen cephenin iki tarafında bundan sonraki muharebeler için yığınak ve hazırlık yapılıyor. Sirte ve güneyindeki Jufra çevresindeki arazi bilardo masası gibi dümdüz. Dağ ve orman yok. Bu nedenle de kara unsurları hava saldırılarına karşı “sittingduck” (kolay av) konumunda. Yani tamamen korunaksız. UMH ordusunun yeni bir harekata başlamadan önce kendisine hava savunması ve hava üstünlüğü sağlayacak önlemleri mutlaka alması zorunlu."

"Endeks verilerine bakılırsa, Mısır'ın salt silah gücü bakımından Türkiye'nin arkasında olmadığı anlaşılıyor" diyen Elekdağ, şu değerlendirmede bulundu:

"Mısır'la sınırdaş olsaydık, ulusal çıkarlarımızın gerektirdiği bir durumda bir savaşı hiç tereddütsüz göze alabilirdik. Ancak, Anadolu'dan bin kilometre uzaklıkta bulunan bir coğrafyada sahip olduğumuz askeri imkan ve kabiliyetlerle Mısır ve müttefikleriyle savaşmaya karar vermenin büyük yanlışlık ve basiretsizlik olacağını söylemek için strateji dehası olmaya gerek yok. Böyle bir girişimin Türkiye'ye hem askeri, hem de ekonomik bakımdan çok ağır bir bedel ödeteceği açıktır…"

Röportajın tamamını okumak için tıklayın.