Krizin etkileri ile boğuşan sanayici, yükselen emtia fiyatları ile de kötü günler geçiriyor. Ekonomik kriz sonrasıyatırımcıların finansal sistemden uzaklaşarak emtia ürünlerinialternatif yatırım aracı olarak görmesinin etkileri sanayiciyinin krizfaturasını artırıyor. Referans'ın haberine göre;merkez bankalarının global olarak düşük faizpolitikalarıyla ayakta tutulmaya çalışılan endüstri, şimdi de kenditaleplerinden bağımsız olarak hızla tırmanışa geçen emtia fiyatlarınınbaskısı altına itiliyor.
Özel Tüketim Vergisi ve Katma DeğerVergisi zamları ve faizlerin düşürülmesi ile beraber sanayideki girdimaliyetlerinin de artması enflasyon baskısına neden oluyor.
IMF emtia endeksine göre fiyatlar 86 puan arttı
Küresel ekonomik kriz sonrası temelyatırım araçlarının güven vermemesi ile yıldızı parlayan emtiapiyasaları, talepteki düşüşün yüksek stok yaratmasına rağmen, güvenlibir liman olarak görüldü ve tarihi bir toparlanma seyrine girdi.Finans uzmanlarına göre küresel kriz sonrası ilk toparlanma emareleri bu piyasada görüldü.
Krizin ilk belirtileri ile IMFEmtia Endeksi'ne yansıyan rakamlarda akaryakıtta yüzde 64'lere varan,tarım ürünlerinde yüzde 33, gıdada ise yüzde 33,4'e varan düşüşlergörülmüştü.
2009 haziranında ise aynı emtiaürünlerindeki rakamların tümünün pozitif seyre geçtiği görüldü. Raporayansıyan tablolarda rakamsal olarak yine aynı endekse göre akaryakıtyüzde 42,7, tarım ürünleri 13,6, gıda ise yüzde 19,6 artış tarafınageçti.
Endeksin tüm ürünler üzerindeki ortalaması ise krizin dibinde -55'e kadar varırken haziran 2009'da 31.1 seviyesine kadar çıktı.
Emtia fiyatlarındaki artış enflasyon baskısı yaratır mı
Ancak bu artış sanayiciye "girdimaliyetlerinin artması" olarak yansıdı. Siparişleri kriz nedeniylezaten düşen endüstriyel üreticiler mevcut talebi karşılamak içinyapabildikleri kısmi alımlarda dahi yüksek fiyat ile karşılaşıyorlar.Bu gelişmeler toplamda sanayiye girdi maliyetlerin artması nedeniyleenflasyon baskısını artıracak etkenlerden görülüyor.
Uzmanlar, hükümetin "kur veithalatta artış olacak o nedenle artacak" dediği KDV ve ÖTV'nin deenflasyonu artıracağı yönündeki tahminlere girdi maliyetlerinin deeklenmesinin yukarı yönlü etki yaratacağını belirtiyorlar. Bu yılekonomi daraldığı için gerileyen söz konusu iki vergi türünün, gelecekyıl önemli oranda artaması öngörülüyor. Akaryakıt, sigara ve içki gibiürünlerden alınan ÖTV gelirleri, gelecek yıl yüzde 31,6, her türlü malüzerinden kesilen KDV ise yüzde 19 oranında artacak. Bu yıl önemlioranda gerileyen ithal ürünlerden kesilen KDV'nin de gelecek yıl yüzde23,7 oranında artacağı tahmin ediliyor. ÖTV oranının özellikleakaryakıtta artması yine sanayiye girdi olarak yansıyan bir diğer etkenolacak.
Artışlar spekülatif
Prof. Dr. Mehmet Emin Karaaslan (Işık Üniversitesi Ekonomi Bölümü Başkanı)Temel olarak emtia piyasalarınınfinansallaştığını söyleyebiliriz. Krizin etkisiyle bu piyasaya bir ilgioluştu. Kriz nedeniyle düşen talep bütün fiyatları düşürmüştü. Dahasonra ise artışa geçti. Şu andaki yükseliş de, krizden çıkmabeklentisiyle spekülatif yatırımcıların fiyatları yukarı çekmesinedeniyle yaşanıyor. Bu durumu bir düzelme belirtisi olarak görenlerekatılmıyorum. Ancak gerçek talep arttığında emtia fiyatları artarsa bubir düzelme belirtisi olabilir. Bu nedenle fiyat artışları kısa dönemlietkiler yaratacaktır. Tek tek sektörleri elbette etkileyecektir fakatbunun da uzun ömürlü olduğunu düşünmüyorum.
Endüstri maliyetlerrini arttırırMahfi Eğilmez (Bilgi Üniversitesi-Radikal Gazetesi yazarı) Emtia ürünlerindeki artışıntemelinde talep artışı yok. Diğer bir deyişle örnek olarak 'büyükiletişim hatları kuruluyor o nedenle bakır fiyatları artıyor'diyemeyiz. Spekülatif yatırımcıların dolar gibi temel yatırımaraçlarını güvenli bulmaması nedeniyle emtia ürünlerinde bu krizdöneminde yatırım yaptıklarını gördük. Bu spekülatif ataklar nedeniylefiyatların arttığını görüyoruz. Dolayısıyla dolar yeniden artmayabaşladığında bu ürünlerin de yeniden düşeceğini göreceğimizidüşünüyorum. Bu nedenle enflasyona uzun vadede bir etkisi olmaz bence.Endüstri maliyetlerini mutlaka artıracaktır ama yine kısıtlı bir etkisiolacaktır.
Hangi üründeki artış hangi sektörün maliyetini ne kadar etkiliyor?Alüminyum
Dayanıklılığı, kolayişlenebilirliği, iyi bir iletken olması nedeniyle birçok sektördekullanılıyor. Toplam endüstriyel kullanımının yüzde 26'sı otomotiv,yüzde 22'si ambalaj, yüzde 8'i elektrik, yüzde 8'i makina imalat veyüzde 14'ü de diğer sektörlerde tüketiliyor.
Petrol
Dünyada endüstriyel kullanımıkeşfedildiği 19. yüzyıldan itibaren hızla artan petrol, çok bilinenenerji dışında, taşımacılık başta olmak üzere ilaç sanayiinden,tarımsal besin maddelerine, ambalajdan, kimyasallar ve yapıendüstrisinde çok yaygın olarak kullanılıyor.
Doğalgaz
Enerji sektöründe ve özellekle deelektrik enerjisi üretiminde petrola dayalı teknolojilerin yerini hızlaalsa da, son 50 yılda ağırlıklı olarak konut ısınma alanlarında önemlibir pay sahibi olurken, özellikle gübre üretiminde artan kullanımıdoğalgaz tarımın da vazgeçilmezlerinden.
Çelik
Yeryüzünde ilk kullanılan madenlerarasında sayılan demirden elde edilen çelik birçok endüstrinin temelgirdisi durumundadır. Özellikle inşaat, yol, köprü baraj gibi altyapıve makina imalat sanayiindeki etkin kullanımı çeliği hemen tümsektörlerde en önemli girdi durumuna getiriyor.
Bakır
Demir gibi Bronz Çağı'ndan bu yanakullanılan bakır yüksek iletkenlik özellliği nedeniyle elektriğinendüstriyel kullanımından bu yana elektrik akımı ile birlikteanılmaktadır. Bakırın yüzde 42'si elektrik, elektronik sektöründe,yüzde 28 yapı sektöründe, yüzde 12'si otomotiv, yüzde 9'u küçük evaletleri ve yüzde 9'u da makina imalat sanayiinde kullanılıyor.
Nikel
İlk olarak 18. yüzyıl ortalarındaayrı bir metal olarak ayrıştırılarak kullanılmaya başlanan nikelkorozyona karşı yüksek dayanıklılığı nedeniyle, çevresel etkileraltındaki alet-araç yapımında kullanılıyor. Bu nedenle nikel'in yüzde65'i paslanmaz çelik, yüzde 8'i elektrokaplama, yüzde 5'i kimya veyüzde 22'si de diğer alaşımların yapımında kullanılıyor.
Çinko
Çinko, başta demir olmak üzerekorozyona dayanıksız metalleri iletkenliğini engellemeder koruyucuözelliği ile biliniyor. Bu özellikleri çinkonun yüzde 47 ile hemenyarısı galvanizleme işlemlerinde kullanılıyor. Çinko'nun yüzde 19'ubronz/pirinç, yüzde 14'ü çeşitli alaşımlar, yüzde 9'u kimya, yüzde 8'ikalıpçılık ve yüzde 3'ü de diğer endüstri kollarında kullanılıyor.
Gıda ürünleri (Mısır, buğday, şeker)
Dünyanın en çok üretilen tarımsalürünleri arasında yer alan buğday ve mısır ile şeker, tarıma dayalıendüstrinin en önemli girdileri olarak kabul ediliyor. Hemen tüm gıdaürünlerinin ana hammaddesi oldukları kadar, katkı ürünleri olarak dayer alan hububat ve şeker, en gelişmiş sanayilerden, yoksul tarımülkelerine kadar tüm dünyada yaşamsal önem taşıyor.