Muğla Orman Bölge Müdürlüğü'nün raporuna göre Aydın-Muğla bölgesinde geçen yıl yanan ormanların yüzde 25'i elektrik nakil hattı ve trafo kaynaklı yangınlar sonucu kül oldu.Muğla Orman Bölge Müdürlüğü'nün raporu, geçen yıl Türkiye'yi etkisi altına alan orman yangınlarının nedenleri arasında "enerji nakil hatları"nın dikkat çekici bir yer tuttuğunu ortaya koydu. Türkiye genelinde 2021 yılında yanan 118 bin hektarlık alanın 52 bin hektarının tek başına Aydın-Muğla bölgesinde olduğu vurgulanan raporda, bölgedeki yaklaşık 13 bin hektarlık alanın enerji nakil hatları kaynaklı yangınlarda kül olduğu belirtildi. Raporda Türkiye genelinde ise enerji nakil hatları kaynaklı yanan ormanlık alanın miktarının 37 bin hektar olduğuna işaret edildi.Geçen hafta Muğla'nın Datça ilçesinde meydana gelen orman yangınına elektrik trafosu, İzmir'in Çeşme ilçesindeki yangına da enerji nakil hattının sebep olduğu açıklanmıştı.Aydın-Muğla bölgesindeki ormanlar nasıl yandı?Tarım ve Orman Bakanlığı Orman Genel Müdürlüğü'ne bağlı Muğla Orman Bölge Müdürlüğü'nün 2021 Yılı Orman Yangınları Değerlendirme Raporu'nda geçen yıl Türkiye genelinde en az 118 bin hektar ormanlık alanın kül olduğu, yanan ormanlık alanların 52 bin 219,50 hektarının da Aydın-Muğla bölgesinde bulunduğuna dikkat çekildi.Raporda, Aydın ve Muğla illerindeki yangınların çıkış nedenleri de sıralandı. Bura göre 2021 yılındaki yangınların çıkış nedenlerinin yüzde 12 oranında ihmal ve dikkatsizlik, yüzde 2 oranında kasıt, yüzde 29 oranında yıldırım düşmesi kaynaklı olduğu vurgulandı. Yangınların yüzde 57'sinin nedeninin bilinmediği belirtilirken bölgedeki yangınların yüzde 4'ünün ise trafo ve enerji nakil hatttından çıktığı bilgisi yer aldı. Oran olarak daha az olsa da enerji hattı kaynaklı yangınların etkisinin daha büyük olduğu vurgulanan raporda, "2021 yılında enerji nakil hattından çıkan orman yangınları sonucu yanan orman alanı ise yanan orman alanlarının yüzde 25'dir" denildi.Bölgede enerji hakil hattından çıkan orman yangınlarında 12 bin 810,092 hektar orman alanının yandığı belirtilen raporda, enerji nakil hatları ve trafolarının çevresinde betonlama çalışmalarının yapılmasının ise yangınların çıkmasının önlenmesinde önemli katkı sağladığı belirtildi. Raporda enerji nakil hatlarından çıkan orman yangınlarının genellikle havanın rüzgârlı olduğu günlerde tellerin rüzgârın etkisi ile birbirine çarpması sonucu veya havanın aşırı sıcak olduğu günlerde aşırı enerji kullanımından trafolarda ve hatlarda ark meydana gelmesinden çıktığına işaret edildi.Geçen yıl Muğla'nın Milas ilçesinde Kemerköy Termik Santrali'nin boşaltılmasına neden olan yangın da bir trafonun patlaması nedeniyle meydana gelmişti. Uzmanlar, trafoların çevresinde betonlama çalışmalarının yapılması gerektiğine veya trafo merkezlerinin ormanlık alan dışına taşınması gerektiğine işaret ediyor. Enerji nakil hatları nasıl yangına yol açıyor?Raporda yer alan verileri DW Türkçe'ye değerlendiren İstanbul Üniversitesi Cerrahpaşa Orman Fakültesi Öğretim Üyesi ve Orman Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Doğanay Tolunay, özellikle yenilenebilir enerji tesisleri RES ve HES'lerin orman içinde yapıldığı için enerji nakil hatlarının son yıllarda sayısının arttığını kaydetti. 2012-2021 yılları arasında 70 bin hektarlık alanda enerji nakil hatları için izin verildiğini belirten Tolunay, bunun madencilik izinleriyle neredeyse eşdeğer olduğuna işaret etti. Türkiye genelinde geçen yıl yaklaşık 2 bin 700 yangın çıktığını anlatan Tolunay, "Bunlardan 124 tanesi enerji tesisleri kaynaklıydı, ama bu 124 yangından etkilenen orman alanı miktarı 37 bin hektardan fazlaydı" diye konuştu. Orman Yüksek Mühendisi Prof. Dr. Doğanay Tolunay, elektrik bakım hatlarının bakımlarının yapılmadığı zaman özellikle rüzgârlı havalarda tellerin birbirine çarparak yangına neden olduğunu kaydetti. Bunun haricinde yine bakım yapılmadığı zaman direklerden geçiş noktalarına arklar sonucunda da yine yangınların çıktığını belirten Tolunay, elektrik dağıtım hatlarının bakımından kamu ve özel dağıtım şirketlerinin sorumlu olduğunu, denetim görevinin ise Orman Genel Müdürlüğü'nde olduğunu kaydetti.Elektrik hatlarının ormanlık alandan geçirilmemesi gerektiğini ifade eden Prof. Tolunay'a göre önleyici tedbirler almak şart. Tolunay, mevcut hatların bakımlarının yapılması, kaçaklar nedeniyle kıvılcımların önlenmesi gerektiğini kaydetti. Tolunay, "Nakil hatlarının altlarında çıplak toprak yüzeyinin ortaya çıkarılması zorunluluğu var. Bir kıvılcım çıktığında yere düştüğünde burada yanıcı madde olmaması lazım" şeklinde konuştu. Tuncay Neyişçi: OGM denetim yapmıyorTürkiye Ormancılar Derneği Batı Akdeniz Şubesi Yönetim Kurulu Başkanı ve Ekolog Prof. Dr. Tuncay Neyişçi, enerji nakil hatları nedeniyle çıkan yangınların sorumlusunun Orman Genel Müdürlüğü olduğunu savundu. Müdürlüğün yangın verilerini doğru tutmadığını iddia eden Neyişçi, şu ifadeleri kullandı:"Alınması gereken tedbirlerin büyük çoğunluğu Orman Genel Müdürlüğü'nün uzmanlık ve sorumluluk içerisine gelir. Onun için OGM'nin bugüne kadar enerjiyi kim götürüyorsa götürsün bunların standartlarını, buralarda alınması gereken tedbirleri ve bunların eğitimlerini ve denetimlerini çok sıkı ve ciddi bir şekilde yapıyor olması gerekir. Yapılmadığı konusunda iddialarım var."İstanbul Üniversitesi Orman Fakültesi'nden Doç. Dr. Cihan Erdönmez de orman içinde bu kadar enerji tesisi yapılmasını sorguluyor. Orman içinde yapılan RES ve HES'lerin sayısının arttığına işaret eden Erdönmez, "Burada üretilen elektriğin de bir yerlere nakledilmesi lazım. Nakil hatları yollar gibi yoğun bir şekilde ormanları parçalara ayırmış durumda. Temel sorun, bu kadar enerji üretim tesisleri olunca da elektriği nakletmek gerekiyor. O halde bu hatlarda ne tür tedbirler alınmalı" şeklinde konuştu.